~10.BÖLÜM~

5.7K 305 6
                                    

Medya nasıl olmuş aslında Selena Gomez i istememiştim de bu kadar oluyor yani.  Umarım beğenmişsinizdir. Bu arada onlar Bade ve Gökalp tahmin etmişsinizdir zaten 
BADE'DEN

Evlenmek mi? Kimle, kim, nasıl, niçin, ne zaman? Aklımda deli sorularr. Beynimde 4N 1K soruları dönüyor Rabbim sen hayırlısı neyse onu nasip et.
Hâlâ inanamıyorum. Buraya ölümümü düşünerek gelmiştim bu adam ne diyor kafayı sıyırmış olmalı kesinlikle.
"Eee cevap vermeyecek misin?"dedi. Bilmem vercek miydim. Vermeli miydim. Ne demeliydim mesela. Ben kendime cevap verememişken.
"Sadece zaman. anlamlandirmaya çalışıyorum tüm bu olanları."
"Bak gerçekten bilmemen gereken yerler var sadece seni ve sevdiklerini korumak için"
"İyi de benim iyiliğim sizi niçin ilgilendirsin ki?"
"Seni anlıyorum benim için de çok ani oldu fakat bilmemen gerek. Lütfen ben sana tekrar mesaj atana kadar düşün"

"Son bir şey sormak istiyorum. Madem benimle bir derdiniz yok neden o tehtit mesajlarını attınız?"

"Durumun ciddiyetini anlaman için. Detayları kararını verdiğin zaman konuşuruz. Benden haber bekle." ve çekip gitti. Bir insan nasıl bir cumlede bu kadar emir verebilir anlamıyorum cidden ya. 

Dalgın bir şekilde eve girdim. İyiliğim için demişti. Ne oluyor neler dönüyor anlayamıyorum. Şu son günlerde bir şey anlamaz olup çıktım. Lokman aleyisselamın bir ögüdü çınladı kulaklarımda " Ey evlat! Dünya derin bir denizdir. Pek çok insan onda boğuldu. Gemin takva yükün iman hâlin tevekkül olsun umulur ki kurtulursun" bende tevekkül edecektim. Sadece mantıklı düşünmem gerek bir süre. Ahh be Leyla bak ne haldeyim. Varlığına çok ihtiyacımvar be kuzum. Ama mantıklı bir karar verene kadar ona bir şey söylememeliyim. 

Biraz Leyla ile sohbet ettikten sonra telefonu kapatıp namaza durdum. Namazımı da kıldıktan sonra. Kur-an'ımı okudum. Ve bol bol dua. Her şeyin hayırlısı... 

Ancak 3-4 saat uyuyabildikten sonra güneş bile dogmadan uyanıp biraz ibadet ettim. Allahtan hayırlısını diledim. Biraz da vakit geçirmek için sosyal medyaya girdim ve gözüme ilk çarpan hikaye beni baya etkilemişti:

Bir zamanlar adamın biri Allah(c.c.)'tan bir kelebek ve bir tırtıl istedi. Bunun yrine Allah(c.c.) ona bir kaktüs ve bir tırtıl verdi. Adam üzüldü. Bir zaman sonra kaktüs çiçek açtı tırtıl kelebek oldu. İstedikleriniz her zaman ihtiyaçlarınız değildir. Bugünün dikeni yarının çiçeğidir ve bugünün böceği yarının kelebeği... Allah(c.c.) seçimi ona bırakanlara en iyisini verir. 

Sanırım benim durumum da tam olarak böyleydi ve ben de seçimi Rabb'ime bırakmalıyım deyip iş için daha erken olduğunu fark edip biraz daha uyumak için yatağıma geçtim. 

°°°°°°°°°°°°°°°°°

Sonunda düz bir vadiye varmıştım. Artık koşmaktan yorulmuş mecalim kalmamıştı. Ayağım bir taşa takıldı tam düşecekken peşimdeki siyah maskeli adamlar yakaladılar beni kollarımdan. Çok korkuyordum. Sonra beni kolumdan çekiştirmeye başladılar. Bir yere doğru sürüyorlardı. Daha neler olduğunu anlamadan bir uçurumun yanına getirdiler beni. Ben hıckıra hıçkıra ağlıyor bir yandan da yardım bekliyordum. Çok geçmeden heybetli birisi geldi. Yüzü uzaktan seçilmiyordu. Ama yaklaştıkça netleşiyordu. Evet bu bu oydu. Adını bile sormayı akıl edemediğim ama evlenmek gibi bir mevzuyu konuştuğum adam gelmişti.  Sahi adı neydi acaba ? sonra adımlarını hızlandırdı. Ve koşarak gelip beni tam adamların elinden alıyordu ki dengem bozuldu ve tam düşecekken bir yere tutundum. Uçurumun kenarında sallanıyordum. İyice yaklaştı ve bana elini uzattı

"Hadi gel elimi tut seni kurtarayım haydi"

Ve ben nefes nefese uyandım. O rüya da neydi. Allahım acaba bir işaret felan mı? Bana elini uzatmıştı. Beni kurtarsa kurtarsa o kurtaracaktı. Yani öyle mi olmalıydı. Sanırım öyleydi. Ben kararımı vermiştim. Sonra şu ayetleri mırıldandım "Kararını verdiğin zaman Allah'a dayanıp güven. Çünkü Allah kendisine dayanıp güvenenleri sever / Al-i İmran 159."

Ve ben bana gelecek haberi beklemeye başladım.

♪♪♪♪♪♪

YAZARDAN

O günden sonra üç gün geçmişti. Ve Bade kararını vermişti. Gökalp ise çok uzadığını bu kadar düşünmenin yeterli olduğunu düşünüyordu. Düşüncelerini eyleme dökmek için oturduğu yerden doğruldu ve telefonunu alıp Bade'yi aradı. Bade arayan kişiyi görünce masasında dikleşip derin bir nefes aldı ve besmele çekerek telefonu açtı

"Alo?" Gökalp bir anlığına Bade'nin sesinin telefonda bile çok güzel olduğunu düşündü,

"Konum atacağım oraya gel ve kararını açıkla." Bade bir an kendisine haram olan bir erkekle buluşup konuşmasının doğru olamdığı düşündü ve kendinden emin bir ses tonuyla

"İkimizin baş başa olması doğru olmaz. Telefonda konuşalım" dedi. Gökalp ondan  böyle bir cevabı bekler gibiydi ve 

"Telefonda olmaz zaten kalabalık bir yerde buluşacağız." Bade mecbur kabullendi ve 

"Tamam o zaman" diyerek iki tarafta telefonu kapattı. İkisi de birbirlerine karsı çok soğuklardı.

Bade aldığı mesajla hemen buluşacakları cafeye gitti. Gerçekten dediği gibiydi. Tenha bir yer değildi. 

Daha sonra Gökalp'i gördü ve mesafeli bir şekilde oturdu. 

"Ee kararın nedir?"

"Tamam kabul ediyorum." diyince Gökalp rahat bir nefes aldı. Gökalp emin olmak için 

"Son kararın mi sonra zorlanmayasın." Bade bu lafa sinirlenmişti sebepsizce

"Tevvekkül edene Allah kâfidir" dedi. Bu kız gerçekten çok dik başlıydı. 

"Senin adın ne?" diye sordu birden Bade. Rüyasından etkilenmiş olsa gerek. Gökalp gülümsedi ve

"Gökalp ÖZTÜRK" Dedi. Badenin -sonradan pişman olsa da- g9zleri bir an Gökalpe kaymıştı. O an gülümsemesinin muhteşem olduğunu düşündü. Sonra tövbe estağfirullah diyerek iç sesine azar çekti. Gökalp oyunun kurallarını anlatmaya başladı

"En yakın arkadaşın, benim arkadaşlarım dahil olmak üzere kimse bunun oyun olduğunu bilmeyecek ve gerçek evli bir çift gibi olacağız. Benim her şeyim kuzenim ablam tek yâdigarım hasta ve benim evlenmemi çok istiyordu. Bu yüzden onlar da gerçek zannedecek. Benim seni korumam gerek. Tehlikedesin, tehlikedesiniz. Başka aklına takılan bir şey var mı?" Bade konuşmayı uzatmak istemediği için yok deyip geçiştirdi ve hastaneye geçti. 

Gökalp ise  arkadaşlarına Badeye aşık olduğunu evleneceğini söyledi. Onalar Badenin egenin-Gökalpin ölen kardeşi- katili olduğunu hatırlatınca öyle bir şeyin olmadıgını kısaca acıkladı. Bazı yerleri atlayarak tabii. 

GÖKALP'TEN

Bizimkiler benim aşık olduğumu felan duyunca baya şasırdılar. Benden beklemiyorlarmış. Niye en insan değil miyim? Zaten şu evlilik işi hemen hallolup aradan çıkmalıydı. Aklıma gelenle önce haince sırıttım sonra da Badeye mesaj attım

"Biliyorsun acele etmemiz gerek.ama benim seni istemem lazım o yüzden 2 gün sonra yani Cuma'ya hazır ol MÜSTAKBEL KARICIĞIM"

_______________________

Bu bölümde çok bi heyecan yoktu da neyse. lütfen sizlerden oyy ve yorum istiyorummmm. Gece gündüz boş ne zaman vaktim olsa bunla uğraşıyorum ve ancak bu kadar olabiliyor. Sizleri seviyorum. En güzeline  emanetsinizz :)

_______________________

VUSLATI BEKLERKEN #TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin