2014 Holmes Chapel
İşte onu izliyordum. Yine. Zaman ona bakarken akıp geçiyordu. Kitaba bakarken öne doğru sarkan dolgun dudakları, her ses duyduğunda kitaptan kafasını kaldırıp etrafa boş boş bakışı, her şeyiyle karşımdaydı.
Onu hep izlerdim zaten. Benim için yeni bir şey değildi. Sadece 4 sene önce olduğu gibi hala onu takip ediyordum. Babam öldüğünden beri kalbim sadece ona aitti. Ama artık bundan sıkıldım. Onun uzaktan hayranı olmaktan bıktım. 4 senedir hiçbir defa gözlerine bakamamaktan bıktım. Ondan nefret ederken bir yandan onu böylesine istemekten bıktım.
Delia'nın Ağzından
Patch gibi birini bulmak için her şeyimi verirdim. Keşke benim de böyle koruyucu bir erkeğim olsaydı. Babam öldüğünden beri kendimi oldukça korumasız hissediyorum. Her sesten korkuyorum. Evde her yalnız kaldığımda ödüm kopuyor.
Babam öldüğünde bütün şirket anneme kaldı. Annem pek güçlü bir kadın değildi ve şirketi ilerletemedi. Herkesten borç aldı. Daha sonra her şeyin altından kalkamadı ve intahar etti. Ben de koruyucu aileye verildim. İşte hikayem böyle. Hayatımı seviyordum, sadece nefret ettiğim tek biri vardı. Bir katil. Beni ailemden ayırdı. Babamı vurarak her şeyi mahvetti. Onu bulup hapse tıkmak için her şeyimi verirdim. Her şeyden çok sevdiğim babamı, annemi ve lüks içindeki hayatımın içine etmişti.
Gözlerimin dolduğunu hissettiğimde kitabı kapattım ve düşüncelerimi bir kenara attım. Kitabı çantama koydum ve çıkışa doğru yöneldim. Kapıyı açmamla beraber soğuk hava bedenime çarptı. Soğuktan nefret ederdim.
Yükselen AC/DC sesiyle telefonumun çaldığını anladım. Rock seviyorum. Hem de çok! Telefonumun ekranında Kelly ismi çıkınca gülümseyerek açtım.
"Alo?"
"Ahh, Delia James ile çıkıyorum!"
"James?"
"Şu sporcu çocuk!"
"Ah, hatırladım!"Aslında hatırlamadım.
"Tanrım, beni bu akşam evine çağırıyor! Hemen gelmelisin! Kıyafet seçmen gerek! Straplez mi yoksa sade ve şık bir elbise mi giymeliyim? Belki elbise bile giymemeliyimdir!"
"Kelly, bu oldukça basit. Siyah kısa elbise. Hem şık, hem basit, hem de asi görünürsün. Hem "çok asiyim!" havası vermek istiyorsam altına siyah converse ve ve üstüne de deri ceket geçir. Oldu bitti!"
"Ahhhh, sen bir tanesin! Baaaaaay!"Telefonu kapadım ve evime yürümeye başladım. Merak etmeyin. Bir sonraki kışa mutlaka araba alacağım! Tıpkı bir önceki kış söylediğim gibi.
Eve geldiğimde Kristen yemek yapıyordu. Ahh, yine mi bamya! Kış, yaz hep bamya! Hem kışın ortasındayız! Neden hormonlu yaz sebzesi yiyiyoruz ki! Sanki çok iyi bir şeymiş gibi "Oleeey, bamyaa!" diye bağırdım. Sırf Kristen biraz olsun sevinsin diye. Bu arada Kristen benim üvey annem oluyor ama ben ona anne demek yerine Kristen diyorum. Her neyse.
Kristen yaptığı iğrenç yemeklerin güzel olduğunu sandığı için mutlu oldu. Billy ise muhtemelen odasına kapanmış bir şekilde kitabını yazmaya devam ediyordu.
Beni evlat edinmek isteyen Kristen'dı. Eve neşe getirecek yeni bir üye istiyordu. O üye de ben oluyorum. Pek neşeli olduğum söylenemez çünkü bilirsiniz işte. Ev, okul, kütüphane. Hayatın döngüsü. Eskiden hayatımın her dakikası dolu geçerdi ama artık sıkıntım baya arttı. Zaten evde neşeli olmam gerekiyor yoksa benim bu evde olmam için tek bir sebep yok.
Yemeğimi yedikten -zorlukla yedikten- sonra odama çıktım. Odam çok küçüktü. Eskisine kıyasla bitlerin bitinin biti kadardı. Eski odam prensesler gibiydi. Şimdiki sadece Kurtuluş Savaşı dönemlerinden kalmış gibiydi. Hayalimdeki oda sadece defterlerimde çiziliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TIME (Harry Styles)
FanfictionDelia Oscar ünlü bir film yapımcısının kızıdır. Harry Styles ise parasını insanları öldürerek kazanan ve babasına sonsuz bir hizmette bulunan bir çocuktur. Delia'yı görmesiyle her şey değişir. Çünkü Delia felsefeyi ve insanlara hayat dersleri vermey...