DELIA OSCAR
"İşte bu şekilde Newton'un teorisi gerçekleşiyor."
Yaptığım araştırmadan memnun olan Profesör Hillmant, başını onaylarcasına salladı.
"İyi bir araştırma Delia. Sanırım artık Evrim Teorisi'ne geçebiliriz."
"Aslında ben buna inanmıyorum ama öğrenmekten zarar gelmez."
"Neye inanmıyorsun?"
"Evrime. Yani, koskoca Dünya tesadüfen birleşen atom parçacıklarından mı ibaret(?) Hiç sanmıyorum. Ayrıca insanların maymunlardan çıkması... Saçma."
"Bu senin yorumun. Biz bilimi dinleyeceğiz. Hem bu teorinin maddelereni iyice öğrenmeliyiz. Gerçek olsa da, olmasa da."
"Pekala."
Bana gülümseyip sandalyeden kalktı. Ardından iyi günler dileyip dersimizi bitirdi. Ben de ödevlerimi bitirdiğime göre yapacak bir şeyler bulmalıydım. Mesela babamla vakit geçirebilirdim.
Babamın çalışma odasının yanına gittim. Oda bir salon kadar büyüktü. Belki daha bile büyük.
"Baba! Baba!"
"Bakın kimler gelmiş."
Okuma gözlüklerini çıkarıp bana sarıldı. 1.75 santimlik boyum olmasına rağmen hala kucağına oturuyordum. Babam oldukça uzundu. Her neyse...
"Yarınki gala için annen sana çok güzel bir elbise seçti."
"Gerçekten mi?!"
"Evet. Orada çok güzel görüneceksin. Hem kuzeninin doğum günü hediyesini de aldık. Hani şu seçti-"
"Gitarı mı!? Oleeey! O gitar çok güzel. Eminim bayılacak! Peki Justin Bieber'ı da getirttirebilir miyiz? Lütfeeen."
"Menejeriyle konuşurum. Hem sanırım Believe filmini biz çekeceğiz."
"Oleeey!"
Dudaklarımı yanağına bastırdım ve sulu bir öpücük kondurdum. Sonra babam beni kucağından indirdi. Ardından "Benim biraz daha işim var. Sonra toplantıya katılacağım. Sen de ödevlerini falan bitirirsin. Anlaştık mı prenses?" dedi. Ben de "Ödevlerim bitti ama anlaştık prensim." dedim. Gülümsediğinde ben de gülümsedim. Ardından kapıya adımladım. Elbisemi çok merak ediyordum.
*****
Back In Black-AC/DC
"Back in black
(Siyahlarla döndüm)
I hit the sack
(Çuvalı ittim)
I've been too long I'm glad to be back
(Uzun zamandır yoktum, geldiğime memnunum)
Yes, I'm let loose
(Evet, serbestliğe izin veriyorum)
From the noose
(İlmikten)
That's kept me hanging about
(Beni sallanırken tuttu)
I've been looking at the sky
(Gökyüzüne bakıyordum.)"Gitarda şarkımı söylerken yatağımda zıplıyordum. Sonra gitar solomu yaptım. Deli gibi eğlenirken kapım çaldı. Gitarı elimden bırakıp "Geel!" diye seslendim.
İçeriye Kayra girmişti. Kendisi kuzenim. Ardından "Highway To Hell'i ne zaman çalacaksın?" diye sordu espriyle. Gülüp ona sarıldım. Onu görmeyeli uzun zaman olmuştu. Ardından konuşmaya başladı.
"Sebastian'la konuşuyordum da ikiniz kaçmışsınız. Söylesene bir şeyler oldu mu?"
O arsızca sırıtırken başımı sağ-sola oynattım.
"Yalancı! Haydi ama, en azından biraz aksiyon olmuştur."
İsteksizce nefesimi verdim ve cevap verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TIME (Harry Styles)
FanfictionDelia Oscar ünlü bir film yapımcısının kızıdır. Harry Styles ise parasını insanları öldürerek kazanan ve babasına sonsuz bir hizmette bulunan bir çocuktur. Delia'yı görmesiyle her şey değişir. Çünkü Delia felsefeyi ve insanlara hayat dersleri vermey...