TO TEXAS

1.2K 66 12
                                    

Yoğun cinsel istek üzerine az da olsa bir şeyler yazmaya çalıştım. İsteyenler o bölümü geçsin ki kimsenin geçeceğini sanmıyorum:) İyi okumalar azgın danettelerim:D

HARRY STYLES

"Şuna bak!"

Blake ve Lou bana döndü. Büyükannemin doğum günü davetiyesi elimdeydi! Onu çok özlemiştim. Onu, kuzenlerimi, dayımı, halamı, kalan bütün ailemi! Sadece tek bir sorun var, onlar Texas'ta yaşıyorlar.

Delia'nın ayak seslerini duydum. Merdivenden ikişer ikişer indi ve yanıma geldi. Davetiyeyi elimden aldı ve okumaya başladı. Okuduktan sonra gülümseyerek bana döndü.

"Buna inanamıyorum! Bu çok iyi Harry!"

Ben de ona gülümsediğimde çocuklar da bakmaya geldiler. Bugün cuma akşamıydı. Yani, film gecesi. Liam konuşmaya başladı.

"Ne zamanmış?"

"Pazar günü."

"Kesin gitmelisin."

"Emm, sanmıyorum."

Umutsuzca koltuğa oturdum. Oraya gidemezdim. Delia'yı ilk bıraktığımda kaçmıştı, ikinci bıraktığımda tecavüze uğruyordu ve kibar bir prenses bile çocukların elinden kayıp gitmişti. Onu yalnız bırakamazdım. Ed'in sesini duymamla anılarımdan kurtuldum.

"Neden gitmiyorsun?"

"Delia'yı sizinle bırakamam. En son neler olduğunu gördük."

Zayn gülmeye başladı. Ardından "Onu da yanında götür. Hem sizin için tatil gibi olur. Aynı zamanda senin ailenle tanışmış olur bir bakıma." dedi. Herkes onaylayan sesler çıkardı. Aslında fena fikir değildi. Texas güzel yerdir. Delia ile belki- Allah'ın izniyle lütfen lütfen lütfeeeen- romantik bir şeyler yaşayabilirdik.

"Pekala. Texas'a gidiyoruz."

*****

DELIA OSCAR

"Lütfen telefonlarınızı kapayın."

Hostesin bilmem kaçıncı defa bunu söylemesine karşılık hala telefonuyla oynayan insanlar vardı. Bu duruma istemeden kaşlarımı çattım.

"Bir şey mi oldu?"

Harry'nin sesiyle düşüncelerimden sıyrıldım.

"Hayır, hayır. Sadece telefonlarını kapamayanlar sinirlerimi bozdu da."

Harry yavaşça başını yukarı-aşağıya salladı. Yakınımızda tekefonuyla oynayan çocuğu görünce onu "Telefonunu kapa!" diye uyardı. Etrafına bakındı ve oynayan birkaç kişiyi daha görünce ayağa kalkıp "Bütün herkes telefonunu kapasın! Kapamayanlar belasını bulur!" diye bağırdı. Anında herkes telefonlarını kapadı. Oturup bana döndü.

"Bak, herkes kapadı."

"Şey, böyle bir şey yapmana gerek yoktu."

"Neden boşu boşuna sinirlerimizi bozalım ki? Shrek ne der? 'Gazın içinde kalacağına dışarıya çıksın' der. Bu da bunun sinir versiyonu."

Dediği şeye gülümserken kendi dediğine inanamayıp bir süre yüzünü buruşturdu. Bu dediği saçma şeylerin kötü olduğunu sanıyordu. Oysaki yanılıyordu.

Uyuyakalmıştım. Uyandığımda başım Harry'nin omzuna yaslıydı. Kaldırıp etrafıma bakındım.

"Günaydın."

Esnedikten sonra ben de Harry'e "Günaydın." dedim. Birkaç dakika sonra önümüzde bir tepsi koydular. İçindekileri yerken gözüm Harry'nin tatlısına kaydı. Ne?!

TIME (Harry Styles)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin