DON'T WORRY, HE GET WHAT YOU WANT

1.6K 97 2
                                    

ÖNEMLİ!!! Merhaba Danetteler!:3 Ben bir ameliyat geçireceğim. Kafadan bişeyler!:D O yüzden pek yazma fırsatım olamayacak. Maalesef:( Ame ben yine de yazmak için elimden geleni yapacağım. Ameliyattan sonra hikayeyi unuturmuşum hafıza kaybından:d Ahahah merak etmeyin! Pek büyük bir ameliyat olmayacak ama ameliyat ameliyattır. Neyse, sizinle yeni bölümümle karşınızdayım. İyi okumalar! (Danette yerken okumanız tavsiye edilir:D O yüzden kendinizi yiyin:D)

DELIA OSCAR

Harry'nin yanağını öpmüştüm ve o buna kutup ayılarıyla karşılık vermişti. Hem ben onun yanağından neden öpmüştüm ki? O bir katildi. Hem de babamın katili. Bunu düşünmeden edemiyorum. Hem sanırım benimle dalga geçmişti. Onu öpmemin onun hoşuna gitmediğini düşünüyordum. Yoksa gitmiş miydi? Ahh, bilmiyorum. Şuan çimenlerde bekli- ben neden kaçmıyorum!? Harry bana zorluk çıkarmamamı söylemişti ama şuan dediklerinin canı cehenneme!

Koşmaya karar vereceğim sırada kalabalık ortamın arasında kıvırcık bir kafa gördüm. Haydi Delia, başka şansın yok! Bas gaza!

Arkamı dönüp koşmaya başladım. Koşarken arkama baktığımda Harry'nin de koştuğunu görmüştüm. Kaçma girişiminde bulunmuştum. Eğer Harry beni yakalarsa yine hücreye girebilirdim. Kaçmaktan başka şansım yoktu!

Bana yaklaştığını fark ettiğimde bu gidişle beni yakalayacağını fark ettim. Onu bir şekilde oyalamalıydım. Ah, karşımdaki korku tüneli mi? Tam aradığım şey!

Görevli adamı iterek içine girdim ve mümkün olduğunca hızlı koşmaya başladım. Burada raylı bir sistem vardı o yüzden benim koşmam pek doğru ve güvenli sayılmazdı.

HARRY STYLES

Korku tünelinin giriş kapısının önünde durdum. Bu kız gire gire buraya mı girmişti!? Lanet olsun! Ben buraya giremezdim! Babamdan yaşadıklarımdan sonra lunaparka bile hiç gelmemiştim! Of, Delia!

Güvenlik görevlisini itip içeri girdim. Biraz koşup etrafıma bakarak yürüyordum. Arada sırada "Delia!" diye bağırıyordum.

Çıkan palyaçoyla kalbim yerinden fırladı. Palyaçoya küfrettikten sonra o cadı çıktı ve bana "Sen öldün, gezgin!" dedi. Aynı çocukluğumdaki gibi...

Anılarım canlandıkça burası benim için daha korkunç bir yer haline geliyordu. Derin nefesler almaya çalışarak yine onun ismini bağırdım. Ses gelmemişti. Ardında kırmızı gözlü bir yaratık karanlıkta belirdi. Onun belirmesiyle koşmaya başladım. Tünelin yolunu takip edip çıkışa ulaşmak istiyordum. Çıkışa vardığımda Delia'dan iz yoktu. Onu bulamamıştım ama anılarım beni onu bırakmam için bağırıyordu. Tam dışarı çıkacaktim ki içeriden bir çığlık sesi duydum. Bu Delia'ydı! Onun çığlığıydı bu...

Bakışlarım tünelin arkamda kalan karanlığı ve çıkış arasında kalırken, anılarımı bir kutuya hapseden kalbim atmaya başladı. Tünel boyunca sadece korku ve anılarımın baskısı yüzünden atmıştı kalbim. Ama o çığlığı duyduğumda kalbim öyle bir pompalamıştı ki kanı vücuduma, yenilenmiş ve güçlü hissetmiştim. Çünkü o korkmuştu ve onun korkusuz bir şekilde korunması gerekiyordu.

Tünelin içine tekrardan girdiğimde çıkan korkutucu şeylere bakma zahmetinde bile bulunmuyordum. Sadece onun nerede olabileceğini düşünüyordum. Karanlıkta koşarken bir adam gördüm. Bu da kimdi?! Elindeki bıçağı benim kızıma tutuyordu. Bu yıllardır bulunamayan katildi. Babam onunla ortaklaşa çalışırdı. Tabi o ölmüştü. Demekki ölmemiş. Ah, seni salak!

Beni gördüğünde gülümsedi. Delia ise ağlıyordu. Adama doğru gittiğimde tünelin giriş tarafına koşmaya başladı. Benden uzaklaşmıştı. Delia'ya yaklaştığımda kollarını belime sardı. O kadar korkmuştu ki benden kaçmak yerine bana sarılmıştı. Hıçkırarak ağlarken ağzından şu kelimelerin çıktığını duydum.

"O beni öldürüyordu. Ona bunu sen mi söyledin?"
"Hayır. Ben söylemedim."
"Bana, beni öldürmen için emir verdiğini söyledi. O senin adamlarından mı?"

Hıçkırıklarının arasından ağzından çıkan kelimeleri zar zor seçiyordum. Korkudan sorular sayıklıyordu. Çok korkmuştu! Lanet olsun! Ben bu adam öldü sanıyordum. Bunu bana Ariana söylemişti. Hastanede öldüğünü söylemişti. Yalancı pis sürtük! Ona o kadar kızmıştım ki!? Ben o olmadığı yıl o kadar acı çekmiştim ki! Çünkü babamla beraber hep eğlenip gezerlerdi akşam. Geldiklerinde babam beni döverdi. Sırf zevk için. Çünkü o kadar sarhoş olurdu ki! Benimle sadece çocuklar ilgilenmişti. Beni ölümden uzak tutan tek şey Delia olmuştu. Başka yaşama amacım yoktu. Ariana sürtüğünü sabaha kadar becerecektim!

Ağlayan Delia'yı sakinleştirmeye çalışırken bir yandan ben de kendimi sakinleştirmeye çalışıyordum. Çok sinirliydim! Kendi kendime düşünürken bir yandan onunla konuşmaya başladım.

"O adam, ölmüştü Delia. Şimdi ise hayatta. Sana bıçak kaldırdığına göre sanırım benim onu öldürmemi istiyor. Merak etme, istediğini alacak."

TIME (Harry Styles)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin