Gözlerini bu sıcak sabaha ilk aralayan Anastasia oldu.
Göğsünde yattığı adamın yüzüne çevirdi başını. Onun huzurlu uyuyuşunu seyretti.
Kapaklarının ardına gizlediği mavi gözlerini düşündü. Şuan uykunun tesiriyle kapalıydı. Oysa açıkken ne kadar deliciydi. Onun derin mavi gözlerinde kaybolmak Anastasia ya ilk defa tattığı duygulara karşı isteğini arttırıyordu. Hep ona baksın istiyordu. Adını koymakta zorlandığı şey şimdi kalbinde besleniyordu. Aşk onunda kalbine uğramıştı. Artık masallarda duyduğu şeye oda sahipti. Yanı başındayken öylesine gerçekti ki bu duygu…
Leonardo nun beline doladığı kolunu yavaşça kendi göğsüne çekti.
Genç adam kollarının arasından bırakmadığı kızı bu hareketiyle daha da sarmaladı. Sanki yanından kaçmasından korkuyordu. Anastasia Leonardo nun uyandığını düşünerek yüzüne baktı. Hala nefesi derindi. Gözleri açılmamıştı. Onu incelemeye devam etti. Burnuna gelen losyonunun kokusu onu bir kere daha mest etti. Leonardo ya dair her şey neden bu kadar çekici geliyordu? Esmer teni, kokusu, gözleri… Daha önce bir çok erkek görmüştü. Ama Leonardo bambaşkaydı… Adeta onun kollarında sarhoş olmuştu. Onun yanındayken hızla çarpan kalbinin ritmini ayarlayamıyordu.
Elini göğsüne götürdü. Sanki yerinden fırlayacaktı. Bunu Leonardo nun hissetmesini istemiyordu. Bu yüzden birbirlerine yapışık bedenlerinin arasına elini yerleştirdi.
Gözlerini bir an olsun ondan ayırmıyordu. Çünkü o uyanıkken böylesine serbestçe gezinemiyordu. Dün gece yaşadıkları yakınlaşmadan sonra bu durum biraz daha zorlanmıştı. Şuan çok utanıyordu. Dün tıpkı bir korkak gibi davranmıştı. Titremesine mani olamamıştı. Yoksa onunla birlikte olmayı oda isterdi. Gözlerini kırpıştırıp hasretle seyretmeyi sürdürdü. Neredeyse yanındayken bile onu özleyecekti. Elini yavaşça yanağına götürdü. Hafifçe baş gösteren kirli sakalları elini kaşındırdı.
Tam geri çekecekken Leonardo ellerinden tuttu. Anastasia bu hareketle irkildi.
“Leonardo!”
“Beni mi izliyordun? Gizlice?” Leonardo gözlerini açmadan konuştu. Sonra da tuttuğu eli nazikçe öptü.
“Ben mi?”
“Evet sen.”
“Şey… hayır.”
“Saklamana gerek yok. Bende gece boyu seni seyrettim. Gizlice.”
Elini başının altına koyup doğruldu. Yanında uzanan Anastasia nın saçlarını kızıl saçlarını okşadı.
“Sen gerçeksin ve… ve karşımdasın.”
Leonardo için hayal kurmak sonlanmıştı artık. Anastasia yanındaydı. Yüreğin de hissettiği mutluluk paha biçilemezdi.
Anastasia uyanmasını dilediği mavi gözlerden kaçırdı ürkek bakışlarını. Hiç utanmadığı kadar utanıyordu. Kimse ona daha önce dokunmamıştı. Daha önce kimseyle bu kadar yakın sabahlamamıştı.
Utanç dolu saniyeler bir ömür gibi geçerken kapı çaldı.
“Ben bakarım.” Deyip ayağa kalktığı sırada Leonardo tuttu. “Hayır ben hallederim.”
Üzerine geçirdiği hırkayı giyindikten sonra kapıya yöneldi. Kapı açılır açılmaz içeriye giren soğuk hava Leonardo yu titretti.
Kar hız kesmeden yağmaya devam ediyordu. Leonardo soğuğu sevmezdi. Ama Anastasia sayesinde buna da alışmıştı. Ve nihayetinde onu kimsenin göremeyeceği bir dağ evine getirmişti.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Anastasia (Tr)
RomanceDün gece yarım bıraktığı işi tamamladı. Yavaşça dudaklarını ona yaklaştırmasını beklemeden genç kızın ensesinden tutarak kendine çekti ve tek harekette onu kendine hapsetti. Yumuşak dudakları kendi dudaklarında kaybolurken Anastasia da Leonardo da k...