Bölüm 23: Kötü Haber

1.5K 103 1
                                    

Bölüm 23: Kötü Haber

 

Galin ve Archanger, bir ellerinde matara, diğer elleri ise birbirinin beline dolanmış şekilde tapınağa girdiler. Galapagos’un odasına gitmek için bir kat aşağı indiler.

Merdivenlerin bittiği noktada eski bir kapı vardı. Archanger kapıyı çalmak için elini kaldırdığı sırada Direniş’in alt katına oldukça benzediğini fark etti.

Galin aniden kapıyı açarak odaya daldı. Eliyle Galapagos’u göstererek, “Seni yakaladım!” diye bağırdı. Sonra suratı anlamsızlaştı ve ekledi. “İyi de, ne yapıyorsun?” Galapagos gülümsedi. “Bu ne hoş bir sürpriz, Fırtına! Dürüst olmak gerekirse, gelmeni beklemiyordum.”

Galin ciddileşti. “Evet, ben de beklemiyordum. Ama bilmeniz gereken bir şey var.” Dikkatle Archanger’a baktı. “Buraya gelirken biraz haylazlık yaptınız anlaşılan.” dedi ve omzuna yavaş bir tokat attı.

“Çıkar ağzındaki baklayı Fırtına. Ne oldu?” Galin arkasına bakmadan oturdu ve Galapagos’un eski sallanan sandalyesinde sallanmaya başladı.

“Camprich’den geliyorum. Direniş’e uğradım –Dixion konusuna sonra döneceğim- ve haberler pek de iyi değil. Batıdan girip doğudan çıkmak, doğrudan bir hedef göstermek olur Arch. Devamını tahmin edebiliyorsundur herhalde.” diye çıkıştı.

Galapagos Archanger’a döndü. “Gerçekten böyle bir şey yaptın mı?” Archanger başıyla doğruladı. “Hadi ama Archanger, bu kadar saf olamazsın! Onları doğrudan buraya getirdin.” dedi ve çalışma masasının etrafında dönmeye başladı. Galin, matarasından bir yudum daha aldı ve sarhoş gibi konuştu. “Belat’a saldırmak zordur, bilirim. Ama daha iyi bildiğim bir şey var: Belat’ı savunmak, en zorudur.”

“Sağ ol ya. Çok iyi moral verdin.” diye somurttu Archanger. “Bir şey değil.” dedi ve kendine has bir şekilde güldü Galin.

Gözleri kısılıyor, boynu geriye gidiyordu. Üst dudağı bir V oluşturuyor ve burnunun etrafından kavisleniyordu. “Rica etsem Port’u çağırır mısın?” dedi Galapagos, Galin’e hitaben.

Galin sandalyeden kalktı ve üst kata çıktı. “Bu çok kötü oldu.” diye kendi kendine söylendi Galapagos. Archanger yaptığı hatanın farkındaydı ve Kintaro’yu duydu. “Belat’a saldıramazlar. Öyle bir şey olursa, tüm Kardeşlik olaya girer. Özellikle de sen... Kardeşlik’in başındasın Arch. Buna cesaret edemezler.”

“Beni öldürmek için koca bir orduyu feda etmek... Pek mantıklı değil ha?”

Galin ve Port aceleyle odaya daldı. Port boynunu eğerek Galapagos’u selamladı. “Usta.” Yanında duran Archanger’a döndü. “Efendim.” Galin tekrar sandalyeye oturdu ve arkasına yaslanarak sanki hiçbir şey olmamış gibi sallanmaya devam etti.

“Port adamlarını hazırla. Başımız dertte.” Bunu söyleyen Galapagos olunca, Port ciddileşti. “Tam olarak nasıl bir dertten bahsediyoruz?” Galin oturduğu yerden lafa karıştı. “Abartmaya gerek yok. Hepsi Camprich askeri: Korkak ve beceriksiz.”

 Archanger kızdı. “Haklı olabilirsin. Ama ordumdan bahsederken daha dikkatli konuş.” Galin gözlerini devirdi ve bıkkın bir sesle, “Sanki ordunun başına geçti. Havaya bak.” dedi.

Port Archanger’a döndü ve tartışmayı bitirmek istercesine araya girdi. “Kadimler toplanacak mı?” Archanger cevap vermek üzereyken Galin bir kez daha araya girdi. “Buna vaktiniz yok. Yarın şafakla birlikte, Camprich donanması kıyılarımızda olacak. En hızlı ejderhayla bile yeteri kadar çabuk ulaşamayız. Ulaşsak bile, yetişemezler.”

Archanger tekrar çıkıştı. “Neden bu kadar karamsarsın? Biraz umursamayı düşün.”

“Yo, ben böyle iyiyim.” diye sürdürdü Galin.

“Fırtına haklı, Kadimler’in toplanmasına yetecek kadar vaktimiz yok. Kendi başımızın çaresine bakmalıyız.” Port’a dönüp devam etti Galapagos “Yukarıdaki süvarilere haber ver. Bizimle harita odasında buluşsunlar. Sen de onlarla gel.” Port selamladı ve koşarak odadan çıktı.

“Aklından neler geçiyor, ihtiyar?” diye sordu Archanger.

“Soru sormayı bırak da biraz şarap ver.” diye gerginliğini belli etti Galapagos. Archanger ciddileşti. “Onları yenebiliriz.” Galin ise dalga geçti. “Koca bir ordudan bahsediyoruz Arch gerçekçi ol; hiç adamın yok.” Archanger kahkaha attı. “Ama ejderhalarımız var.”

Archanger Destanı: Birinci Kısım (Kitap Oldu)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin