3: Karışıklıklar..

6.2K 312 16
                                    

Yvona duyduğu erkeksi kokunun artık öncekinden daha yakın olduğunu hissedince irkildi. O bir rahibeydi! Tanrı biliyor ya hayatı boyunca hiç bir erkeğe yan gözle bakmamıştı.. Birbirlerinin gözlerine kilitlenmişken at arabasının aniden durmasından dolayı Yvona dengesini kaybedib Leonard'ın kolları arasına düşünce onu sıkıca tutmuştu Leonard. İkili iyice birbirine sokulmuşken Leonard at arabasının kapısını açıp dışarı çıktı. Ne kadar da çok istiyordu içeride kalmayı oysa ki.. Şimdi önemli olan önlerindeki eli silahlı hırsızlardı. Ya gerçekten öyleler miydi? Leonard önünde, gözlerinin tam içine bakan mavileri tanıyor gibiydi. Bir yerlerden tanıdık geldiğine emindi ama nereden? At arabasının içinden gelen bebek ağlama sesiyse, karşıdaki maskeli adamı her ne kadar yüzünü görmese de sırıtma sebebiydi. Bunu biliyordu Leonard.

Vincent:

-Dük Westmoreland. Evlendiğinizi bilmiyordum.

Leonard bu gözlerin sahibini tanıdığına emindi. Ve yanılmamıştıda. Vincent tam Sofia'ya hayatının dersini verecekken biricik abisi Dük Westmoreland'la karşılaşmayı düşünmüyordu tabi. Kahrolsun ki, tüm soyluların at arabalarında kendi işareleri vardı. Ve normal olarak abi-kardeş de aynı oluyordu.

Leonard:

- Şimdide yol kesemeğe mi başladın, Dük Mansfield..

Vincent bunun üzerine yerinde kıpırdadıktan sonra Leonard'ın zümrütlerine dikti kendi gökyüzülerini.

Vincent:

-Aşk olsun, Dük Westmoreland! Ne zaman bir hatamı gördün?!

Aslında bu iki dükün aileleri çok yakındı. Babaları eski arkadaşlardı. Ne var ki, babaları öldükten sonra oğulları arasındaki ilişki keslimişti. İkisi de güç istiyordu.

Leonard:

-Hata? Artık sizin yaptıklarınızı hata olarak bile kabul etmiyor camia haklısınız.

Yvona at arabasından dışarı ilk adımını attıktan sonra tam olarak indi ve derin nefes aldı. Kim bilir bu katil ne zamandan tutuyordu onları. Leonard sert bir şekilde Yvona'nın yüzüne bakıyordu.

Leonad:

-Sana izin verdim mi?

Yvona ise adımlarını Düke taraf doğrulturken ne kadar da cesur görüküyordu öyle.. Oysa ki şu an içindeki titreme tam aksini söylüyordu. Leonard ise kızın durmasını ve ne yumurtlayacağını bekledi.

Yvona:

-Leydim acıktı..

Leonard gözlerini küçük bebeğe dikerken ellerini durmadan ağzına sokan bir leydiyle karşılaşmanın verdiği zevkle gülümsedi. Yvona at arabasında sabahtan beri gülümseyen adamı görmüştü. Falat bu farklıydı. Sanki çok mu masum?

Leonard:

-Git, geliyorum!

Yvona at arabasının içine girirken Vincent konuşmadan edemedi.

Vincent:

-Bu güzelliği nereden buldun, Leo! Bu muazzam.

Leonard öfke saçan gözlerini Vincent'e dikerken Vincent ellerini hayır anlamında yaptı.

Vincent:

-Yanlış anlama Leo! Sadece tebrik amaçlı. Zaten ben deli kızlardan hoşlanırım. Ve de şımarık, kendini beğenmiş..

Vincent kime işare ettiğini anlayınca kendi kendine sinirlenmeden edemedi. Resmen bir tek "Leydi Sofia Westmoreland'dan bahsediyorum. Sevgili kardeşin" demediği kalmıştı.

Leonard:

-Fazla ayağımın altında dolanma, Vin!

Aniden oraya gelen üzerinde kocaman bir "W" olayları bir nebze çözmüştü. Tabi içerisinden inen ışık saçan zümrütler olayları iyice rayından çıkarmıştı. Bu karışıklığa da Leydi Sonfia Westmoreland'ı oğluna eş edeceğine yemin eden Leydi Glodia Mansfield gelirse..

Glodia:

-Biliyordum, Florida! Görüyor musun? Sana bebeklerimizin birbirleri için yaratıldıklarını söylemiştim.

Çalılıkların arasından bağıra-bağıra konuşan kadın acaba gerçektende duyulmadığını mı sanıyordu, saklanmış mıydü yani diye düşünmeye başlamıştı Yvona. Tabi sert bir ses olayların üzerine düşünceye kadar.

Leonard:

-Bunlar ne demek oluyor, Sofia!

Sofia abisini görünce zümrütleri aniden büyümeğe başladı. Dehşetli bir yaratık görmüş bir ceylan gibi görüntü verirken Vincent'e hazz yaşattığının farkında bile değildi.

(Yorumlarınızı bekliyorum💕)

sırlar ve tesadüflerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin