Yvona olup bitenlere bir anlam vermek ister gibi hesaplamalar yapıyordu aklında. O sırada banyodan çıkan Leonard hazırdı bile. Oldukça yakışıklı olduğunu düşünmeye başlamıştı Yvona. Giyidiği beyaz gömlek büyük ihtimalle Yvona'nın 3 katı olurdu. Heleki boş bir gömlek olduğunu da hesaba katarsak ve de yarıya kadar önü açıktı. Tamam yatak odaları sıcaktı evet ama.. Bu adam hastalanacağını hiç mi düşünmüyordu acaba? Ve o yakışıklı şu an üzerine doğru geliyordu.Yvona:
-Üzerime mi?..
Aniden oturduğu koltuktan kalkınca hâlâ gecelikte olduğunu fark edip yeniden oturdu ve geceliğini çekiştirmeye başladı. Bu geceliği hizmetçi acele ile gece getirmişti. Nedeni de az sonra belli olmuştu zaten. Yvona her ne kadar giyinmek istemese de çantasını da almışlardı. Ve elinde sadece bu gecelik kalmıştı. Ha bir de kenarda tozlu kıyafetleri. Banyo yapmış bir kadın olarak o kıyafetleri yeniden giyinemezdi. Leonard Yvona'nın utangaç tavırlarını oldukça tatlı buluyordu. Aslında onu bu şekilde görmek hayalleri kurarken şu anda önündeydi ve dün gece.. Leonard bu düşüncelerin kahvaltıyı kaçırmakla sonuçlanacağının farkındaydı. Boğazını temizledi ve koltuktaki kadına doğru gelmeye başladı.
Leonard:
-Yvony kahvaltıya inmemiz gerek.
Yvona:
-Evet lordum.. Fakat kıyafetlerimi bulamıyorum. Galiba çantamı kaybettim.
Leonard sehpaya yaslanmış genç kadının her haraketini tek-tek aklına kazıyordu. Yvona'nın konuşması bitince masum bir şekilde Leonard'a baktı. Fakat Leonard onu dinlemediği için ne diyeceğini bilmiyordu. Aniden çalınan kapı dikkatleri kendine çekmişken gelen ses Leonard'ı kızdırmaya yetiyordu.
Fredy:
-Düküm Düşesimizin çantasını getirdik.
Leonard karısının kıyafetlerine başka bir adamın dokunmuş olması iyice sinirlerini oynatmaya yetiyordu. Hızla kapıya taraf geldi ve büyük kapıyı açtı. Yvona bu sinirin nedenini merak ediyordu. Acaba kendisine mi kızacaktı elbiselerine sahib çıkamadığı için? Leonard hızla çantanı alıp kapıyı kapatınca Yvona'ya taraf yürüdü ve çantanı Yvona'nın koltuğunun kenarına koydu.
Yvona:
-Ben.. Ben üzgünüm..
Yvona kafasını dikip bir şeyler mırıldanınca Leonard gitmeye hazırlanmişken aniden yerinde durdu ve Yvona'ya taraf döndü.
Leonard:
-Neden sevgilim?
Yvona yutkunduktan sonra çantasına baktı.
Yvona:
-Bana kızmadın mı?
Leonard adımlarını Yvona'ya taraf ilerletti. Ve çömelerek şu anda kalçalarının uzerindeki ellerini avucunun arasına aldı ve dudağına öpücük kondurdu.
Leonard:
-Kıskandım..
Yvona bu sesin bu kadar yumşak olduğu zamanları nadiren buluyorken dün geceden beri sesin aslında ne kadar da huzur verici olduğu düşüncesine dalmıştı. Ve de Beni kıskandın mı? dedi içinden. Bunu yapmıştımı? Sonunda ikisi de cehennemi boylayacaktı. İçinden Leonard'ın yerine de cehennemde yanmaya hazır olduğu ile ilgili bir şeyler gevelerken Leonard boğazını temizledi. Karşısında şaşkınlıkla bürünmüş gözlerle bakan genç kadını her ne kadar izlemeye devam etmek istese de şimdilik onu açlıktan öldüremezdi.
Leonard:
-Aslına bakarsan.. Şu anda kahvaltıya inmemiz gerek Yvony..
Yvona kafasını sallamakla yetindi. Ayağa kalktıktan sonra çantasını yerden kaldırarak yatağa doğru yurümeye başladı. Leonard da hemen ardından ayağa kalktı ve yavaş bir şekilde Yvona'ya doğru yürüdü. Yvona durup çantasını yatağa koyduktan sonra içinden sade elbiselerden birisini çıkarttı. Kolları dirseklerinde sonlanan mavi renkli kıyafeti yatağa bıraktıktan sonra dönerek ondan bir adım ötede duran adama baktı.
Leonard:
-Kıyafetlerini acilen yenilememiz gerekli.
Yvona:
-Çıkarsanız kıyafetlerimi değişeceğim.
Leonard kafasıyla onayladıktan sonra banyoya taraf yürüdü.
Leonard:
-Çıkamam fakat banyoya gire bilirim. İşin bitince beni çağır.
Yvona banyonun kapisı kapandıktan sonra biraz tereddüde kalsa da sonra geceliğini soyundu ve içlik giyindikten sonra sade mavi renkli kıyafeti üzerine geçirdi. Işi bitdikten sonra kocaman aynanın önüne geçti. Evet aynanın önünde sade duruyordu. Fakat bunu seviyordu. Sade ve özgür olmak iyi bir hissdi. Saçma rahibe kıyafetinden ve leydi elbiselerinden daha da güzel gorüküyordu bu mavi ve sade kıyafet gözünde Yvona'nın. Banyoya taraf döndü.
Yvona:
-Düküm..
Leonard duyduğu huzur verici melodik sesle banyodan çıktı. Keşke bu huzur verici melodik ses onun ismini de söyleseydi. Yvona'ya yaklaşınca kızın bedenini kolları arasına aldı.
Leonard:
-Bana Leonard de..
Yvona:
-Şimdilik böyle daha iyi Düküm..
İkili yemek masasına inince aile çoktan yerini almıştı bile. Leonard en başa geçerken Yvona da Leonard'ın sağına geçti. Masada büyük bir sessizlik hakimdi. Ve bu oldukça huzur bozucuydu. Yvona teker-teker her kesi incelemeye koyuldu. Catelin her zamankinden daha suskundu ve tabağındaki yemeklere adeta işkence veriyordu. Yemediği belliydi. Sofia öylesine gözlerini tabağına dikmişti ve yemeğini sakince yiyordu. Ve 'Büyüleyici leydi' ise masaya oturduğundan beri Yvona'yı inceliyordu. Oldukça rahatsız görünüyordu. Yvona Catelin'e bakarak kafasında sabahtan dolaşan fakat bir türlü 'Büyüleyici leydi'-nin malikanede olduğu gerçeği ile yanına gidemediğinden söyleyemediği cümleyi kurdu.
Yvona:
-Leydi Catelin acaba küçük leydimiz nerede?
Catelin tabaktan kafasını kaldırıncaya kadar 'Büyüleyici leydi' merakını gidermişti Yvona'nın hem de en korkutucu şekilde.
Florida:
-Leydi Lucy Hamilton annesinin yanında..
(Yorumlarınızı bekliyorum💕)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sırlar ve tesadüfler
Ficción históricaİngilterenin en zengin, genç ve bir o kadarda yakışıklı Düklerinden Dük Westmoreland. Kaderine bir tren istasyonunda acımasızca karar verilen bir Rahibe. Dük Westmoreland ablasının düşmanına kaçmasından doğan Leydiyi ararken, Leydi Rahibe Yvona'ya...