Leonard Kashia ile birlikte koridorda yalnız kalınca bir şeyler farketti. Artık eskisi gibi hissetmediğinin.. Tuhaf bir duyğuydu ilk aşkına karşı hiç bir şey hissetmemek. Farkındaydı evet. Yvona onu değiştirmişti. Hem de 3 yıl boyunca her yastığa kafasını koyduğunda bu işi düşüncelerinde yavaş ve usulca yapıyordu genç kadın.. Kendisi bilmeden.. İlk aşkını unutmuştu belki evet ama ya hayatının aşkı? .. İşte bu tuhaf bir deyimdi.. Hayatımın aşkı..Kashia bir kaç adım geldikten sonra Leonard'ın önünde durdu.
Kashia:
-Aşkım.. Seni o kadar.. o kadar..
Leonard:
-NEDEN!
Leonard'ın sert sesi Kashia'nın tüylerini ürpertirken Kashia sadece yutkuna bildi..
Kashia:
-Ben korktum Leo.. Annenden, etrafındaki insanlardan, en önemlisi de evlilikten..
Leonard bu saçma konuşmayı dinlemek istemiyordu. Onun için en önemlisiydi dürüstlük ve sadakat... Maalesef ki, onu yanlış kadında aramıştı. Madem istemiyordu en azından bunu söyleye bilirdi. Leonard kimseyle zorla evlenmezdi (Yvona istisna tabi) . Zaten burada durmanında pek anlamı yoktu onun için. Önemli olan Yvona'yken neden buradaydı ki?
Leonard:
-Bu sana öldüm deyipte beni kandırmak hakkı tanımazdı Kashia!
Kashia:
-Ama.. Düküm.. Eskisi gibi ola biliriz..
Leonard kolundan tutan ele ters bir şekilde bakınca Kashia da elini çekmesi gerektiğini anlamıştı. Zaten Leonard'ı kızdırmaya gelmiyordu. Bu da pek kendi tarafından iyi olmazdı. Leonard sırıttı.
Leonard:
-Gerçekten mi? Beraber mi olalım dedin?
Kashia:
-Evet.. Kesinlikle.. Ben her daim sizi düşün..
Leonard:
-Yeter Kashia! Çık evimden!
Kashia şaşırarak Leonard'a bakarken Leonard sanki bir sey hatırlamış gibi sırıttı.
Leonard:
-Ah doğru ya senin ailen.. akrabaların.. Hepsi yalan söylediler! Kashia buna hangi mantık? hangi akıl?
Kashia tekrar koluna yapışınca bu defa tereddüd etmeden itti Kashia'nı. Yere düşen kadın ağlıyorken Leonard burada zaman kaybettiğinin farkındaydı. Gidip Yvona'yı kollarına sarmalı ve öperek yalvarmalıydı.. Affetmesi için özür dilemeliydi..
Koşmasını hızlandırırken Kashia ardından baktı sadece. Yapacak bir şey yoktu.. Leonard onu silmişti. Evlilik.. İstediği özgürce yaşmak, istediği lordla eğlenmekti Kashia'nın. Fakat Dük Westmoreland gibi bir Dükün adını lekelememesi gerekiyordu. Leonard gibi kıskanç bir adamla hayat nasıl geçerdi ki? Şu anda dönmesinin tek sebebi Düşes Florida'nın emiriydi. Ve emir demiri keserdi..
Leonard hızla basamakları teker teker çıkıyorken Yvona'nı bulmak için dua ediyordu. Odalarının kapısını açtıktaysa yatağın üzerindeki kadına yaklaştı. Burnu kızarmış ve .. ve si yoktu işte.. Ağlamak bile bu kadar yakışırken onun gülüşlerini ve kahkahalarını daha çok görmek isteği hissetti Leonard. Bu kadına ihtiyaçı vardı. Hem de tüm benliyiyle.. Yvona'nın belini kolları arasına alıp ipek gibi kahvenin en çekici tonunda olan saçları arasına gömdü kafasını...
Yvona uyandığında ilk gordüğü şey pencereydi. Gece olmuştu belliki.. Daha sonra sırtında hissettiği ağırlık ve önemlisi üzerindeki kol.. Bedenini sırtının durduğu yöne doğru çevirince Leonard'ı gördü. Ne kadarda masum uyuyordu. Eliyle Leonard'ın yüzünü okşarken Leonard gözleri kapalı gülümseyip Yvona'yı daha da kendisine çekti. Kolları arasına aldıktan sonra gözlerini yarım bir şekilde açtı.
Yvona:
-Geldin..
Leonard:
-Geldim.
(Yorumlarınızı bekliyorum💕)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sırlar ve tesadüfler
Historical Fictionİngilterenin en zengin, genç ve bir o kadarda yakışıklı Düklerinden Dük Westmoreland. Kaderine bir tren istasyonunda acımasızca karar verilen bir Rahibe. Dük Westmoreland ablasının düşmanına kaçmasından doğan Leydiyi ararken, Leydi Rahibe Yvona'ya...