21.Bölüm

2.7K 249 86
                                    

 İyi okumalar...   Medya El-Afrah, bayılıyorum bu şarkıya. Mutlaka dinleyin canlar kıpır kıpır ve Adala'nın oynadığı şarkı ;)))                                              

                                             ***

Gece, sar beni kalbine.

 Bir rıkk nağmesi ile ruhumu talan ederken sen,

Güzelliğin sarhoşluğumun müsebbibi. 

Zira bir yudum şarapsın  yüreği acıyla bağlayan, gecenin kızı. 

Bilmeden mi sevdim seni? 

Yoksa göz göre göre, can yaka yaka mı işledin içime.

 Hangi gündü beni tutsak ettiğin? 

Seni kumlara hapsettiğimin intikamı mı bu aşk? 

Sen de bırakma beni kelamlarım zehirli olsada. 

Başka gönüllerden çal ruhumu, cehenneme mahkumsa da.

                                             ***

Adala heyecanla bakıyordu kollarına kadar yakılan kınanın iç içe geçmiş motiflerine. Kalbi duracaktı heyecan ve mutluluktan. Asla inanamayacağı, olmayacağını düşündüğü tek düşü gerçekleşiyordu yarın. Çevresinde ona acıyarak bakan gözlere gülüp geçmek, bağıra çağıra evlendiğini -hem de gözlerinde ruhunu yitirdiği adamla evlendiğini- bildirmek geçiyordu aşkla sarmalanan kalbinden.

"Abla, üzülme olur mu? Yoksa korkuyor musun o adamdan?" diyen Lanazir'in yüzünde kocaman bir kahkaha patlattığında kendisine dönen bakışlara aldırmadı bile. "Asla korkmuyorum kardeşim, hem efendimizin emri gönlümüz üzre bilmez misin?" dedi, mağduru oynamaya çalışarak. On beş yaşındaki kız bile bir tuhaflık sezinlemişti bu acıklı serzenişte.

Ablası sanki isyan etmiyor da, şükrediyor gibiydi. "Abla, ağabeyimizin karısı gerçekten gebe mi? Sarayda dolaşan dedikoduları sen de duydun mu?" Adala alt dudağını ısırdı tedirginlikle, çünkü bu dedikoduyu yayan kendisiydi ve bu öğrenilsin istemiyordu. Ahh başını yine belaya sokmuş olabilirdi düğününün öncesinde.... "Allah beni o kötü sultanın gazabından korusun" dedi titreyerek. 

 Ve turkuaz gözlerini yere indirerek masum bir hal takındı yeninden. "Bilmiyorum Lanazir, bu gece benim el-hana şenliğim var, hadi oyna" derken amacı kız kardeşini başından savmaktı.  Ortada raks eden kızları gördüğünde derin derin iç çekti Adala.  Ahh kendisi de raks etmek istiyordu ama mecburdu isteksiz gelini oynamaya.

Sonra aklına yaydığı dedikodu geldi. İnşallah bu yaramazlığının bedeli kendisine ağır olmazdı...

Kalilah ortada oynayan ve erkeklerin yaptığı gibi hayat halkası kuran genç kızlara baktı gülümseyerek. Ezrak kendisi ile konuştuktan sonra göğsünün üzerinden bir yük kalkmıştı genç kadının. Kızı, o adamı seviyordu neyse ki ve mutluluğu onun turkuaz bakışlarından okunuyordu. Kalilah, oturduğu yerde incecik omuzlarını sallayan kızını gördüğünde zarif elini ağzına kapattı ve gülümsemesini gizledi. Kızı sevinçten yerinde bile duramıyordu, iyi de neden kalkıp kızlara katılmıyordu ki?

Aaa... Tabii ya, gecenin kızı zorla evlendiriliyordu değil mi?

Önce görmezden gelmek istese de kızının bu hallerine acıdı ve yanına gidip "Kalk ve el-hana şenliğini kutla. Asık yüzlü bir gelin hanemize kınama getirir, sakın üzgün olduğunu belli etme gecenin kızı. Sen bir Esved'sin yenilgiye uğradığını düşündürtme kimselere" dedi.

Çöl Kırağı (Kum Diyarı Aşkları-2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin