2.9

7.1K 511 227
                                    


"Doğa bak, sakin ol tamam mı? Belki yakın arkadaşlardır  ya da belki sadece-"

"Çiğdem, tamam. Konuşmana gerek yok."

"Ama Doğa-"

"Çiğdem, lütfen."

Omuzlarını düşürerek yavaşça yanıma oturdu. Her şey açık ve net bir şekilde ortadaydı. Fotoğrafı geçen onunla gördüğüm o maydanoz kız paylaşmıştı. Ona sarılmıştı ve gülümsüyorlardı. Üstelik bir de altına kalp koymuştu. Kimse böyle bir durumda onların arkadaş olduğunu söyleyemezdi. Şu an bunu ikimiz de gayet iyi biliyorduk. Söyleyecek başka bir şey yoktu.

Bir süre hiç konuşmadan bankta oturduktan sonra çalan zil aramızdaki sessizliği bozdu. Birlikte kalkarak binaya doğru ilerledik. Dersin ne olduğunu bilmiyordum. Zaten hiç ders dinleyecek kafamda değildim. Sadece kafamı sıraya koyup uyumayı düşünüyordum. Umarım hoca sorun etmezdi. Çünkü şu an kimseyle uğraşamazdım.

  ...

Beşinci ders bitmiş, sonunda öğle arası gelmişti. Tüm derslerde uyumuştum ve kimse bir şey dememişti. Şimdi de Çiğdem'le birlikte toparlanıyorduk. Biraz yalnız kalmak istiyordum ve bunu ona söylemem gerekiyordu. Beni anlayacağını ve sorun etmeyeceğini biliyordum.

"Çiğdem, ben biraz hava  alacağım tamam mı? Aç da değilim zaten. Bir şey yemeyeceğim."

"Emin misin?"

Sıkıntılı bir şekilde sorduğu soruyu kafamı sallayarak onayladım.

"Tamam o zaman ben kantinde takılırım. Ama bir şey olursa ara ona göre. Mal gibi telefonunu kapatma sakın. Yapmadığın şeyler değil yani."

"Of, tamam anne!"

"Hadi hadi itiraz etme git."

"İyi git tıkın sen de."

"Tıkınırım sen merak etme."

Gülerek çıkış kapısına doğru ilerlemeye başladım. Nereye gideceğimi gayet iyi biliyordum. Büyük ihtimal orada olmayacaktı çünkü artık bir soğuk nevale değildi. O kızla birlikte olduğuna göre de artık sosyal bir hayatı vardı. Çoktan bir sürü kişiyle tanışıp bir arkadaş ortamına girmişti belki de. Ama onu o şekilde hayal edemiyordum. Benim gözümde hiç de öyle değildi.

Ne ironikti! Eskiden soğuk olmasından şikayet eden ben şu an eski haline dönsün istiyordum. Herkese karşı soğuk olsun istiyordum. Bana da  soğuk davranabilirdi. O da kabulümdü. Çünkü o zaman  bu kadar canım acımamıştı. Hayatında ben yoktum ama başkaları da yoktu. Öylesi çok daha iyiydi.

Bir süre yürüdükten sonra tanıdık yere  gelince merdivenden çıkmaya başladım. Birkaç dakika sonra tepedeydim. Tahmin ettiğim gibi burada değildi.  Büyük ihtimalle uzun zamandır da uğramıyordu.
Binanın en uç kısmına doğru gidip oraya oturdum. Spreyle yazdığım şey hemen yanımda duruyordu. O gün aklıma gelince  gülümsedim. Onu şaşırtmıştım ve bu beni çok gururlandırmıştı. Şimdi ise elimden hiçbir  bok gelmiyordu. Salak salak bekliyordum.

Çantamdan kulaklıklarımı çıkartıp telefonuma taktım ve müzik açtım. Tekrar geldiğimde yanımda sprey boya getirmeyi unutmasam iyi olacaktı. Bu yazının artık silinmesi gerekiyordu, çünkü bir anlamı kalmamıştı.

Şimdi ne olacaktı? Ne yapacaktım ben? Bir yanım ona kısa bir mesaj yazıp iletişimimi kesmemi söylese de  kim olduğumu açıklayacağımı demiştim artık. Sözümde durmamış gibi görünmek istemezdim ama bu şekilde devam da ettiremezdim. Karşısına çıkmaya cesaretim yoktu. Bunu yapamazdım. Gözünde bir korkak gibi gözükecektim ama artık umrumda değildi.

Anonim&iddiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin