GÖREV (Askıya Alındı)

Yandık!!!

Herkese kocaman bir merhabaa!!! Evett, nasılsınız bakalım benim sabırlı okuyucularım? Ne kadar özledim bir bilseniz❤

Sizi beklettiğim için özür diliyorum ve beklediğiniz içinde size teşekkür ediyorum🌻

Zaten sizi fazlasıyla beklettim o yüzden lafı uzatmıyor ve sizi bizimkilerle baş başa bırakıyorum.

İyi okumalar😊

Gözlerim kapıda, aklım koca oğlanda derin bir nefes aldım. Yerini yadırgar mı acaba? Of Dolunay! Niye yadırgasın kızım yerini! Ay o değil de şaka maka Ömer benim odam daha doğrusu eski odamda yatıyor. Şam şeytanları adına ben bugünleri de mi görecektim Yarrab!

Arkamı döndüm ve oturma odasına doğru adımladım. Annemin gözleri beni bulunca o sormadan ben yanıtladım.

"Uyumuş" Yüzünde beliren anne şefkatiyle

"Örtün mü üstünü? Üşemesin çocuk" dedi.

"Örtüm anne üşümez"

"İyi bari"

"Anne bana da çay koysana!" Gözlerini ekrandan ayırmayan Koray'a dedikodu yandaşcısı Belinay'dan cevap gecikmedi.

"Kalk kendin koy! Hizmetçi mi o kadın?" Koray ablama 'bir karışmasan olmaz zaten' diye mırıldanırken kucağındaki yastığı ondan beklenmeyecek bir kibarlıkla kenara koydu. Kalkmak için hazırlanırken kıvırcığım dayanamayıp

"Otur evladım ben koyarım" diyerek ayaklandı. Annem kıy biraz şu çocuğa! Oyuncu bu oyuncu!

"Seviyorum seni kadın"

Cümlesinin ardından gelen öpücükle geri yerine yerleşen Koray, ablama nispet yaparcasına bakıp televizyonuna döndü. Ben de boş koltukta yerimi aldım. Babamın attığı kaçamak bakışlar ağzındaki baklanın sebebini ele veriyordu. Çayımı tam içecektim ki babam tahminimden erken davranıp konuştu.

"Dolunay" Evet, başlıyoruz! Bilmiş bir edayla babama döndüm.

"Diyeceklerini biliyorum baba" Gözlerini kısıp beni test etmek ister gibi

"Ne diyecekmişim?" dedi, bizi izleyen 3 çift göz eşliğinde.

"Kız isteme, düğün, ev gibi şeyler" Testi geçmiş olacağım ki güldü.

"Bu zeka sende nasıl bulunuyor şaşmalı valla!" Yakınmadan edemedim. Baba benim ben kızın! Ne gıcık adam oldu bu böyle! Bizimkiler kıkırdamasına aldırmadan alınmış gibi konuştum.

"Salakta de tam olsun deli Oğuz"

"Sus kız! Seni ben yaptım, istediğimi derim. Sen sorularıma cevap ver Dolunay. Onun ailesi biliyormuş damat dedi. Düğün yapmak lazım size." Düğün mü? Babacığım özür dileyerek söylüyorum ama ben gelin oldum. Hem de hiç bilmediğim bir yerde.

"Kına gecesi de var bunun" Bir o eksikti zaten abla!

"Gelip seni istemeliler usulünce" Annem sen de mi? O değil bir de kız isteme çıktı. Deli Oğuz babalık damarını kabartıp

"İpeğim doğru diyor. Gelip seni benden isteyecekler" dediğinde annemden babama doğru bir öpücük gönderildi. Olaya el at Dolunay! Bunlar fena hem de çok fena gaza geldiler kızım. Görev mörev unutulur düğün alışverişine başlanır haberine olsun.

"Durun durun durun! Ne düğün istiyoruz ne de kız isteme! Görevlerimiz var zamanımız yok bizim. O yüzden üzgünüm. Hayallerinize elveda" Ablam üzgün bir halde bana baktı.