Deli Kız ve Ağa Bozuntusu...

2.9

Gözlerim yavaşça açılırken ne zaman uyuduğumu anlamaya çalışıyordum. Beni saran kollara baktığımda uyuyan Toprak ile huzurla tekrar gözlerimi kapattım. Hava çok sıcaktı ki sevgilimin kolları da iyice beni yakıyordu. Ne kadar sıcak olsa da şu halimizi seviyordum. 

Ön tarafa baktığımda karavanı hala Emre kullanıyordu. Yanında ise Gökçe vardı. Ağabeyim ve Berin görünürde yoklardı ki bu ikisinin arasındaki durumları daha da merak etmeme neden oluyordu. Allah aşkına meraklı bir insandım ben ne yapabilirim?

"Toprak."

"Hıı..."

"Toprak."

"Hıı..."

"Sevgilim hadi ama uyanmalısın ya."

"O niye güzelim?"derken çıkan uykulu sesine bayılmıştım.

"Çok fazla sarılmışsın ki daraldım biraz." Kaşlarını çattı benim dediğim ile. Oyun yapıyordu biliyordum. 

"Rahatsız ettim sanırım. Kusura bakmayın Su Hanım." Yanağını öptüğümde daha fazla sürdüremedi oyununu.

"Neredeyiz ki şu an?" Toprak da camdan dışarı bakmıştı. Uyandığımızı fark etmeyen Emrelere döndü.

"Kolay gelsin Emre. Nereye kadar geldik?"

"Şanlıurfaya az kaldı kuzen. Valla iki saattir fosur fosur uyudunuz yemin ederim ya!"

"İsyan etme oğlum birazdan ben geçerim işte. Rotamız Balıklıgöl biliyorsun değil mi?"

"Tamamdır kuzen." Yüzümde bu araştırmaları daha doğrusu planları ne zaman yaptıklarına dair sorular elbette vardı. Boş vererek göğsüne yaslandım.

"Berin ile Aslan neredeler acaba?"

"Evet ya bende sana onu soracaktım. Toprak biliyorum Berin kız kardeşin ama sanırım ağabeyim."

"Biliyorum yavrum. Aslan benimle açık açık konuştu derdini anlattı. yani bu geçen arada da gözlemlediğime göre Berin ile arasını düzeltmiş gibi görünüyor. Yani sana yalan söylemeyeceğim. Kardeşim üzülmesin diye ki hep bir adım arkada tetikte bekleyeceğim. Aynı Aslan'ın yaptığı gibi."

Yanağından öpmem ile şaşkınlıkla bana bakakaldı.

"Bu ney içindi güzelim?"

"Sen öyle muhteşemsin ki. İyi'kim olacaksın be Toprak." 

"Seni seviyorum güzelim."

"Ben de seni seviyorum." 

Aramızdaki güzel atmosfer yine bozulmuştu ki bilin bakalım kimin yüzünden. Evet evet doğru bildiniz. Emre. Hayır adam kuzenini benden falan mı kıskanıyor anlamıyorum ki. Tam en güzel zamanlarımızın içine limon gibi ekşiyor arkadaş. 

"Toprak."

"Efendim yavrum."

"Bir gün şu kuzenini öldürebilirim haberin olsun."

"O nereden çıktı ki?"

"Ya adam bence seni kıskanıyor. Her güzel anımızda araya giriyor ya. Derdi ne ki bunun?"

Burnumu iki parmağının arasına alıp sıkıştırarak seven sevgilim ile yüzümü buruşturdum.

"Paylaşılamaz olduğum gerçeği doğrudur ama ilk defa bu derece paylaşılamamazlık yaşayacağım sanırım."

"Ha ve ha Toprak Bey."

"Şanlıurfa'ya girmiş bulunmaktayız arkadaşlar. Yolculuğumuz Balıklıgölde son bulanacaktır. İyi yolculuklar." Emre'nin söyledikleri ile ciddi anlamda kahkaha attım ve açıkçası ona laf atmadan da duramamıştım.