1.0

23.5K 931 19
                                    



Terasta yenilen yemekten sonrasında bir türlü Toprak'ın şirket işleri bitmemiş, bize katılamamıştı. Onun katılamadığı kadar da Emre yanımızdan ayrılmamıştı. Ki ayrılmamasının sabrı sonuçta meyvesini vermiş ve Gökçe ile sevgili olmuşlardı. Bizde öncesinde oteli ayarlayamadıkları için dönemezken şimdi yeni sevgililer ayrılmak istemedikleri için konaktan ayrılmıyorduk. Emre resmen ayaklarıma kapanacaktı, deli çocuk ya.

Şu geçen üç günde Mardin'de gezilecek yerleri gezmiştik.Mardin Evleri, Mardin Ulu Camii, Mardin Müzesi...Daha vardı elbette gezilecek yerler. Ki şunun şurasında bir hafta sonra tekrar İstanbul yolcusuyuz. Gökçe ve Emre ise bunun bilincinde olarak ilişkilerini yoluna koymaya çalışıyorlar. Bunun da ilk adımını sürekli yan yana olmak  olarak görüyorlardı. 

"Kızlar Toprak'ın işi uzamış biraz, siz şirkete gelin. Buradan yemeğe geçelim diyor."

"Olur Emre."dedikten sonra ben tekrar telefonuma dönerken iki sevgili de beni takmayarak muhabbetlerine geri dönmüşlerdi. Muhabbet mi dedim? Kıskançlık tartışmalarına diyecektim. Şirkete doğru giderken mutluydum. Toprak'ı özlemiştim. Yani özlemiştim derken bu ikilinin yanında sıkılmıştım. Çok fazla çalışıyordu ve onu akşam bile belki on beş dakika görebiliyorduk.

Araba durduğunda uzun, görkemli binaya bakmıştım. Bir anda içimi saran huzursuzluk ile gözlerimi kapattım. Nedense içimden bir ses içeri girmemi istemiyordu. Oysaki buraya gelene kadar herhangi bir sıkıntı yoktu. Bildiğim kadarı yükseklik korkum da yoktu ki.

"Hadi bakalım güzellikler, içeri girelim. Toprak Beyi alıp yemeğe gidelim. Çok açım."

Sessizce Emre'ye uyarken binanın içinin dışı kadar görkemli olduğuna kanaat getirmiştim. Dışından ben burdayım derken aynı şey içi içinde geçerliydi. 

Asansöre binip, onuncu kata geldiğimizde oldukça sade bir koridor ile karşılaşmıştık.Giriş kata göre çok fazla sadeydi. 

Toprak'ın odasının önüne gelip, kapıdan içeri baktığımızda Toprak'ın sarışın bir kızla olduğunu, kızın ellerinin Toprak'ın çıplak göğsünde olduğunu görmek ise tam bir şok etkisi yaratmıştı.

Bu adam bana seninle denemek istiyorum demiyor muydu? Diyordu. Peki, şimdi karşılaştığım manzara neydi ki? 

Peki, benim niye gözlerim acımaya başlamıştı? Ben ne zaman onu kabullenmeye başlamıştım ki şimdi canım acıyordu yok yere. 

Toprak'ın kapı ağzında bizi görmesi ve adımı fısıldaması aynı saniye içerisinde gerçekleşmişti.

"Su"

Onu duymamazlıktan gelip Emre ve Gökçeye döndüm. Toprak'ın da duyabileceği bir sesle söylemiştim sözlerimi. Canım acımıyormuş gibi umursamaz davranmak istemiştim. Ne kadat yapabilmiştim gerçi bilemiyorum. 

"Toprak beyimizin işi daha var gibi ben gidiyorum."

Arkamı dönmüştüm. Aklımda ise tek bir soru vardı. 'Ben ne görmüştüm.'

Arkamdan bana bağırışlarını duyuyordum. Tam asansöre doğru koşarken asansör kapısının kapanması ise benim şansımdı sanırım. Onunla şimdi aynı ortamda bulunmak istemiyordum. Şu an o bana ne dese ben onu duymazdım ki. Şu an çok kızgındım, kırgındım...

Her ne kadar şanslı olduğumu düşünsem de adam tazı mübarek yetişmişti bana. Hani kapanmıştı bu kapı? Ben mi yanlış görmüştüm yoksa?

"Su Allah aşkına dur. Yanlış anladın gördüklerini."

"Bana niye açıklama yapıyorsun Toprak? Beni ilgilendirmiyor. Kiminle olursan olursun."

Bunları öylesine bir soğukkanlılık ile söylemiştim ki sahiden hiç umurumda değilmiş gibi. Başarmıştım sanırım ha.

"Emin misin?"

"Evet, eminim artık eve gitmek istiyorum. Bugün gezerken bayağı yorulmuşum."

Kırgınlıkla baktı bana. Benim sana kırgın bakmam lazım Toprak, benim sana. 

"Peki, nasıl istiyorsan öyle olsun. Eve gidelim."

Hangi ara giydiğini bilmediğim gömleğine bakıyordum. Yanlış iliklenmişti düğmeleri. Nasıl acele ettiyse.  Bana baktığını hissettiğimde ise başımı çevirdim. Gökçe ve Emre'nin gelmesi ile arabaya geçmiştik. Gözlerimi kapatıp, düşünceler silsilesinin beni yemelerine izin verdim. Bir de bir kaç damla gözyaşı benden izin almadan yanaklarıma doğru yolculuğa çıkmışlardı. 

********

Evet. Bu hafta o kadar etkili geçti ki bu kitabım.

İnşallah her hafta böyle devam edebilirim.

Herkese hayırlı geceler...

Deli Kız ve Ağa Bozuntusu...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin