TAKIMIZ BE ABİ! (TAMAMLANDI.)

♤ 13. ♤

-Ramazan özel bölümü! Hepinize iyi okumalar.. ❤❤

Efecan'dan; (3 gün sonra)

Bahçede sadece ben oturuyordum. Etrafıma baktım ayaklarımı sallarken. Saat sabah 9'du. Herkes içerideydi. Ben ise bahçede, uzun salıncakta oturmuş; hafifçe sallanıyordum. Aklıma çatışma anı geldi. Nefesimi tuttum nedensizce. Omzuma dokunan kişi ile korkuyla irkildim. Arkamı döndüm hızla. Görüntüm netleştiği anda rahat bir nefes aldım. Leyla'ydı gelen. "Oturabilir miyim?" Dedi merakla. Başımı salladım gülümseyerek. Derin bir nefes aldı. Yanıma oturdu.

Gözlerimi zor da olsa kıvırcık saçlarından çekip önüme döndüm. Göl manzarasını izlemeye devam ettim huzurla. Yaptığım öküzlük dank etti kafama. Doğru ya! Yanına kaydım hafifçe. Üzerimdeki örtünün altına aldım onu. Bana yaklaştı. Biz.. dip dibeydik! Yutkundum. Önüme döndüm tekrar. "Neden?" Duyduğum beklenmedik soru bedenimi titretti. Ona çevirdim gözlerimi.

Bana döndü hışımla. "Neden benimle evlenmek istiyorsun?" Dedi merakla. Yutkundum. Bana öyle bakma be kıvırcık yarim.. "Sen.. sen çok yakışıklısın!" Aldığım ani iltifat ile afalladım. "Gözlerin çok güzel, güldüğün zaman insanın içinde anlatımı çok zor olan duygulara yol açıyorsun, esprilisin, tatlısın, cömertsin, göstermesende zekisin ve en önemlisi de.." dedi sonuna doğru titreyen sesiyle. Şaşkındım. İlk defa bir karşı cinsi geç, bir varlıktan iltifat alıyordum. Ne yapacaktım bilm- bedeninin titrediğini fark ettiğim zaman onu kendime çekip sarıldım.

Söyleyeceği şeye odaklandım şaşkınlığı kenara bırakarak. "İnsanlara çok güzel değer veriyorsun.." dedi aklına gelen şeyler onu titretirken. Yakamı tuttu güçsüzce. "Neden ben? Neden benimle evlenmek istiyorsun?" Dedi acıyla. Kuruyan boğazıma rağmen konuştum. "Çünkü senin hayatının tehlikede olduğunu hissediyorum.. seni korumayı kendime görev bildim nedense." diye fısıldadım. Başını kaldırdı yavaşça. Gözlerime baktı acıyla. Gülümsedim.

"Hayatımdaki tek şansımsın.." diye fısıldadı. Gözlerimden ayrıldı gözleri. Dudaklarıma baktı. Dudağının hareketi çekti dikkatimi. Dolgun dudaklarına odaklandım. Derin bir nefes aldım. "Çok güzel kokuyorsun.." diye fısıldadım dudaklarına yaklaşırken. Gözlerini kapattığını görünce bende gözlerimi kapattım. "Sende öyle.." Dediği anda uzun süredir istediğim şeyi gerçekleştirdim. Dudaklarına bastırdım dudaklarımı. Durduk.

Başımı yana eğdim hafifçe. Dudaklarını öpmeye başladım istekle. İç çekti. Elimi yanağına yasladım. Boştaki elimi bacağına koydum. Ellerini göğsümde hissettim. Hadi canım! Leyla daha acemiydi! İçimdeki mutluluk artarken öpüşümü derinleştirdim. Yüzümdeki gülümsemeyi, leyla'mı öptüğüm için silmeye çalıştım. Ama yapamıyordum. Çünkü bu kadar güzel bir yerde ilk öpücüğünü bana vermişti.

Göğsümdeki ellerini kollarıma çıkarttı. Ellerinin her hareketini hissediyordum. Elleri yukarıya çıktı yavaşça. Dudaklarına daha çok bastırdım dudaklarımı. Yanaklarımda durdu elleri. Dudaklarımı araladım. Dilimi soktum devreye. Bedeni titredi. Bacağındaki elimi, bacağında gezdirdim yavaşça. Kahretsin! Doyamıyordum! Bedenimi tamamen ona döndürdüm. Ona doğru eğildim. Geriye yaslandı ben üzerine giderken. Ayak uydurmaya başlamıştı ba- duyduğumuz ıslık sesi ile leyla beni itti hızla. Nefeslerim birbirine karışırken sesin geldiği yöne baktık aynı anda.

Kim çalm- yuh! Herkes buradaydı. Leyla ile beni mi izliyorlardı dakikalardır? Leyla başına örtüyü geçirdi hızla. Derin nefesler alırken anneme baktım sırıtarak. Güldü. Babama çevirdim gözlerimi. Kollarını çaprazlamış, dalgınlıkla bana bakıyordu. "Rahatsız mı ettik? Dedik ki; bunlar daha fazla ileriye gitmeden durduralım. Sonuçta düğün 2 gün sonra." Dedi cem amca keyifle. Yalvarırcasına halama baktım. "Hala.. lütfen leyla'yı al yanımdan. Yoksa hiç sağlıklı şeyler olmayacak." Dedim boğuk çıkan sesimle.