PRİSONER OF PASSİON-55

51 31 8
                                    

KAİ

Genç adam leila'yı seyrederken düşüncelere dalmıştı. Leila az ileride kızlarla muhabbet ediyordu.neden sürekli kendini onu izlerken buluyordu?

Bardağı sertçe masaya koyup yanından geçen garsonu durdurup çekti.

"içki ver."

Çocuk gergin bir şekilde;

"ne alırdınız efendim?"

"viski,"diyebildi kai.

"scotch mu yoksa bourbon mı?"

"scotch,"

"su mu, buz mu tercih edersiniz?"

"buz,"dedi. Oysa o an sek de verse rahatlıkla içerdi.

Buzlu viskisinden bir yudum aldı. Hemen ardından bir yudum daha. Leila az önce ona ne kadar kaba ve düşüncesiz olduğunu söylemişti. Kai nedense o kelimeleri aklından atamıyordu. Söylediklerini duymazdan gelebilirdi, ama ciddiye almıştı. Bu aralar ciddiye aldığı tek şey bu kızdı. Ne sinir bozucu diye inledi.

Çapkınlığıyla, korkutan görüntüsüyle ün salmış büyük lider kai, onu tanıdıktan sonra kedi gibi sinmiş, tutuk ve pasif kalmıştı.

Kafamı toparlamalı,dikkatimi önümüzde ki problemlere vermeliyim diye düşündü.

Leila, dönüp omuzunun üzerinden onu kesen kai'ye baktı. İçine bir ürperti yayılmış ve nefes almakta zorlanmıştı. O hançer gibi keskin bakışların altında can çekişiyordu genç kız.

"eh, belli oldu leila'nın neden sessiz kaldığı."diyerek koluna dokundu emma.

Kız dönüp onlara baktı. Hepsi sırıtıyordu.

"bu ne kadar doğru bilmiyorum."diye mırıldandı freya onun yüzüne.

Kai'nin kıza olan bakışlarını yakalamıştı.

Genç adam konuşulanları dinlerken bunu belli etmemeye çaba gösterdi. Ne tuhaf diye iç çekti. Yeniden hissediyor olabilir miydi?

Üstelik bu sefer karşılık bulma imkanı var gibiydi.

.............

MARK TUAN

Genç adam bardağı masaya bırakırken calista'nın yaklaşık on beş dakikadır dönmemiş olduğunu fark etti. Hemen yanında duran mok'u dürtükleyerek kalabalığa göz attı.

Mok yanındaki kızı gönderip mark'ın endişe yüklü ifadesine kaşlarını çattı.

"ne oluyor?"

"calista yok,"

"calista yok,"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"buralardadır."diyen mok'a öfkeyle baktı.

"tuvalete gideceğini söyledi ama dönmedi mok! Yok işte."

BLOOD AND LOVEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin