DEATH ORDER-50

83 44 19
                                    

MARK TUAN

Mark ne olduğunu anlayamadan otuz saniyeden kısa sürede yanlarına üç iri adam geldi. Yine ne olduğunu anlayamamıştı ki bay wesley kısa sürede etkisiz bırakıp kıpırdamayacak hale getirdi onları.

"bunlar kim?"dedi şaşkınca.

Wesley,"takip ediliyordun aptal çocuk!neyse ki laf taşıyamayacaklar."

Mark yine hiç bir halt anlamamıştı ve artık sinirleniyordu.

"bana bir açıklama yapacak mısınız sizin yüzünüzden hope'u kaçırdım ve bu benim için oldukça önemliydi."

"bazen dedikodulara ve söylentilere inanmalısın mark tuan,"dedi yaşlı adam, yürümeye devam ettikleri sırada.

"ne demek istiyorsunuz?"

"herkes işaretli liderlerden birinin olağanüstü hal sergilediğini söylüyordu. Şehirdekiler ve bir çok doğa üstü. Hatta sizin çaylaklarınız bile onun eski hope olmadığını söylüyor ve tartışıyordu. Eğer çoğu aynı şeyi söylüyorsa kendinize gelip dikkatli olmak zorundaydınız.ne demeye çalıştığımı merak ediyorsundur herhalde?"

"evet, merak ediyorum,"diye karşılık verdi mark sonunda.

"o j hope değil."

"ne?"

"rahab, onunla yer değiştirmiş ve aranıza sızmış. Okulda her ne oluyorsa kral dragon'a yetiştiriyor. Onun askerlerinden biri."

"bir dakika, o bizi kaçıran herif! Calista'yı öldürmek isteyen."

Bay Wesley, yürümeye devam ediyordu ve mark duydukları karşısında şoka girmişti.

"evet,"

"bir dakika ne?"diye sordu mark yeniden ona yetişmek için acele ederken.

" ne demek istiyorsun? Neden? Neden hope karşı koyamadı?"

"rahab onu vurduğunda ölmüştü. Geri getirmek için yapılan büyüleri kendi aleyhine kullandı. Eğer büyü esnasında karşıt bir büyü gerçekleştiyse hope bunu durduracak bir şey yapamazdı.bildiğin üzere vampirler öldüğü zaman ruhları cennet yada cehenneme gitmez. Arafta sıkışıp kalır."dedi.

Mark'ın içinde ki kötü his katlanarak arttı.

"tüm bunları nereden biliyorsun?"

"sandığının aksine senden daha dikkatliyim. Dağa geldiğiniz gece durumu araştırmaya başladım."

"peki şimdi nereye gittiler?"

"bilmiyorum ama her nereye gittiyse bırak. Yapman gereken tek şey amaçlarını öğrenene kadar rahab'a anladığını hissettirmemek. Onu hala hope sandığını farz etsin ki, araştırmak kolay olsun."

"yani benden rol yapmamı mı istiyorsun? Yüzüne baka baka oyunu sürdürmemi? Okul için ne kadar tehlikeli olduğunun farkında mısın? Bunu okula ve halkıma yapamam. Onlara asla yalan söyleyemem."

Bay wesley mark'ın bu özverisine, kendinden önce takımını düşünmesine hayran kalmıştı elbette ama bazen bazı sebeplerden ötürü onları ve kendini korumak için yalana alet olabilirdi.

"eğer biri daha bunu öğrenirse hepinizi yok edip oradan giderler ve istediklerini çoktan almış olurlar. Üstelik bunu kendi ellerinle teslim etmiş olursun. Bak evlat vampirlerin dünyasında strateji ne demek bilmiyorum ama bu yaşıma kadar öğrendiğim tek şey adım atmadan önce bin kere düşünmek oldu."dedi.

"dedi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
BLOOD AND LOVEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin