63. Bölüm

5.8K 403 146
                                    

Adrian Lux- Damaged ile dinleyin!

Justin'in ağzından

arabayı durdurdum ve hızla dışarı çıktım. kalabalığı iterek Serra'nın yerde yatan bedenine ulaştım.

eğildim ve baygın bedenini kucağıma alırken bacaklarındaki kanı fark ettim.

kanaması vardı.

sessizce lanet okurken koşar adımlarla arabaya gidiyordum.

kollarıma yığılmış bedenini koltuğa nazikçe bıraktım. kapısını kapattıktan sonra hızla kendi koltuğuma geçtim.  bir yandan gazı köklerken bir yandan da bilincinin açık mı olduğunu kontrol ediyordum.

"Serra bebeğim aç gözlerini."

cevap vermiyordu. vucut ısısı normaldi. kanaması hala devam ediyordu ama azalmıştı.

hız yapmama rağmen hastaneye gelmemiz yarım saati buldu. hastanenin önünde gelişigüzel durdurdum arabayı.

"yardım edin!" diye bağırırken Serra'yı kucağıma aldım. birkaç hastane görevlisi ve iki doktor beyaz bir sedyeyle hızla geldiler.

doktorlardan biri "ne oldu?" diye sordu. bu sırada hızla içeri giriyorduk. saçlarımı çekiştirirken cevap verdim. "bilmiyorum. yanına geldiğimde baygındı ve kanaması var."

doktorlar kendi aralarında anlamadığım birkaç tıp terimi söyledi.

birden önüme bir hemşire geçti ve beni durdurdu. "buraya giremezsiniz."

sakin kalmaya çalışıp nefes alışverişlerimi kontrol altında tuttum.

kırmızı renkteki hastane koltuklarından birine oturdum. ellerimi ensemde birleştirdim ve ayaklarımla sinir bozucu bir ritim tutarak yerdeki mozaikleri inceledim.

bekle

bekle

bekle

saniyeler yıllara dönüşüyordu.

soununda çikolata tenli şişman bayan bir doktor çıktı. yaptığı işten bıkmış gibi bir hali vardı. hızla yanına gittim. beni görünce "siz hastanın nesi oluyorsunuz?" diye sordu.

"eşiyim."

"pekala, endişelenecek birşey yok. Sadece kendini fazla yormuş. anne de bebek de gayet iyi."

biraz

önce

bebek

mi

dedi

o

?!?!

"bebek mi dediniz?" diye sordum gözlerimi kısarak.

"eşiniz bir haftalık hamile."

bir haftalık hamile

hamile

hamile

hamile!

"hamile mi?" dedim bağırarak.

doktor gözlerini devirerek "ah Tanrım, şu klişe anlara dayanamayacağım. eşin hamile. bebeğiniz olacak. bayılma sebebi ise kendini fazla yormuş. Bayan herneyse normal hamile kadınlara göre biraz daha dikkatli olması gerekiyor. ağırlık kaldırmasın, fazla merdiven inmesin ve ani duygu değişikliği yaşamasın. bunlara dikkat et." dedi ve uzaklaştı.

birkaç dakika böylece kaldım. baba oluyordum.

"baba oluyorum." diye mırıldandım.

kocaman bir gülümseme ile odaya girdim. Serra'yı yatakta uzanırken buldum. anneliğin ona ne kadar çok yakışıcağını düşünürken kapıda öylece dikildiğimi fark ettim.  yanına gittim ve gülümseyerek dudaklarına yöneldim.

nefessiz kalana kadar öptüm onu.

dudaklarını bıraktığımda sadece hızla nefes alıp veriyorduk. alnım alnına yaslıydı.

"baba oluyorum." diye fısıldadım gülerek.

"evet." dedi boğuk bir sesle. gözleri dolmuştu. bir kaç damla süzülürken gülümsedi.

"ne oldu?" diye sordum.

"duygulandım." dedi gülümseyerek.

bana verebileceği en güzel hediyeydi bu.

Biliyorum kısa bi bölüm oldu. telafisini yapıcam.

@PoopeyBiebs

ve

@KIDRAUHLL__

için ;)

+150 vote

+ 130 yorum

OYUN (Justin Bieber Fan Fiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin