Resimdeki: Özgür Çelik
Rüya bir süre bana bakıp elindeki oyuncakla oynamaya devam etti. Alışır diye düşünüyorum. Yatağa oturup, Emre'de işe yarayan bir yöntem denemeye karar verdim. Ellerimi uzatıp minik gövdesini gıdıklamaya başladım. Kendini yatağa bıraktı ve gülmeye başladı. Ben de gülüyordum, o da gülüyordu.
Birlikte gülmeye başladık. Nefessiz kalmasın diye ellerimi çektim ama o gülmeye devam ediyordu. Sonra gülmesini kesti ve bana bakmaya başladı. Ellerinden tutup onu oturur vaziyete getirdim. O ise tek tük çıkmaya başlayan dişlerini bana gösterip güldü. Allah'ım bu nasıl bir tatlılık? Bir süre keyifle oynadık. Sanırım beni sevmişti. Umarım sevmiştir yani.
Rüya ile oynamaya devam ederken içeriye birinin girdiğini duydum. Kapıya kafamı çevirdiğimde ela gözlü yakışıklı bir adam girdiğini gördüm.
''Demek kardeşimin yeni bakıcısı sensin. Anlaşmışa benziyorsunuz, hayırlı olsun.''
''Teşekkür ederim.''
''Özgür ben, Rüya'nın abisi.''
''Beril ben de. Memnun oldum Özgür bey.''
''Ben de memnun oldum da, beyi kaldıralım. Şirket dışında hoşlanmam ben öyle şeylerden.''
Yanıma gelip elimi sıktı. Sonra da yatağa yanımıza oturdu.
''Abim, sevdin mi sen Beril ablanı?''
Rüya gülmeye başlayınca biz de gülmeye başladık. Sonra Özgür'ün telefonu çaldı. Yanımda konuştuğu için konuşmalarına kulak misafiri oldum.
''Efendim Çağla?''
''Hayır yok o ihalenin belgeleri bende.''
''Tamam akşam üstü gelirim, üstünden geçeriz.''
Telefonu kapatıp cebine koydu.
''Ben artık gideyim. Sana kolay gelsin.''
''Teşekkürler Özgür'' Kapıya doğru ilerledi. Sonra birden bana döndü.
''Bu arada Çınar'a dikkat et.''
''Çınar?''
''İkiz kardeşim. İşlerle alakası olmayan biri. İkiziz falan ama huylarımız çok farklıdır.''
''Rüya'nın ikiz abileri mi var?''
Hafif bir kahkaha attı. ''Evet.''
Ben de gülümsedim. ''Bu arada, neden Çınar'a dikkat edeyim ki?''
Duraksadı. ''Yakında büyük ihtimalle öğrenirsin.''
Kafa salladım. O da son kez Rüya'ya bakıp odadan çıktı. Ben de Rüya ile oynamaya devam ettim. Sanırım bu işi sevmiştim.
.....
Akşama kadar Rüya ile oynadık. Saatin 18:00'a geldiğini görünce geliş, gidiş saatlerini sormak için Çisil hanıma gittim. Rüya'yı da kucağıma alıp mutfağa geçtim. Daha Rüya'nın odasının yerini bile bilmiyordum.
''Derya, Rüya'ya bakabilir misin? Ben Çisil hanımla detaylar hakkında konuşmalıyım.''
''Tabi ki Beril. Ver bakalım küçük prensesi.''
Rüya'yı Derya'ya bırakıp salon kısmına yöneldim. Çisil hanım koltukta elinde ipad ile ilgileniyordu.
''Nasıl geçti Rüya ile günün bakalım Beril'cim.''
''Gayet eğlenceliydi.''
''Sana da alışmışa benziyor, siz oynarken sizi izledim.''
Gülümsedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardeşimin Bakıcısı
JugendliteraturKapı durmaksızın çalarken yerimden zorla ayağa kalktım. Kapıya yaklaşıp, kapıyı açtım. Kapıyı açmam ile yere doğru bir adet Çınar yığıldı. "Çınar?!" "B-Beril.." Yere hızla çömeldim. Yoğun alkol kokusu burnumu doldurunca yüzümü ekşittim. "Çınar sen i...