Resimdeki: Beril Özer
Gecenin ilerlerleyen saatlerinde ne kadar sarhoş olmaya çalışsam da olamamıştım. Bünye alışık olduğu için 10 bardak da içsem istediğim kadar sarhoş olalamıştım.
Çınar ve Özgür'ün, Ahmet'in eski bir dostu olduğunu öğrenmiştim. Serdar 2 bardaktan fazla içmemişti. Bana da içirmemeye çalışmıştı fakat ben içmiştim. Artık yavaş yavaş kafa yapmaya başladığında Serdar'ın koluna tutundum.
"Beril kaç bardak içtin?"
Elimi çeneme götürüp kaç bardak içtiğinmi düşündüm. Aklıma gelince gülerek Serdar'a baktım.
"14."
"Oha Beril 14 bardak içki mi içtin?"
"Hee."
"Değişiksin kızım sen."
"Ya ben alışık olmasam 3. bardakta sarhoş olurdum."
Dengemi kaybedip Serdar'ın koluna iyice sarıldım.
"Gel artık eve gidelim saat gece yarısını geçti."
"Ya ben sarhoş hâlimle eve girsem annem beni öldürür. Beni başka yere götür."
"Of Beril. Aldık mı başımıza belayı."
"Aa İrem'i dövüyo mal adam."
Uzaktan bulanık gözlerle sevgilisi olarak tanıdığımız çocuğun İrem'i sarstığını gördüm. Bunu dile getirmem ile Serdar'ın beni bırakıp oraya koşması bir oldu. Görebildiğim kadarı ile yumruğu geçirmişti suratına.
Herkes oraya yönlenmişti fakat 14 bardak içki benim kafama iyice bastığından ben olduğum yerde kalmıştım. Dengemi sağlayamadan savruk savruk yürümeye başladım. Attığım 2. adımda yerin ayağımın altından kayması bir oldu. Tutunduğum şey ise birinin ceketiydi. Kim olduğuna bakmak için kafamı kaldırdığımda Çınar ile karşılaştım.
"Çınar?"
"Çınar beye ne oldu?"
"Şu an mesai saatleri dışındayız lütfen Çınar."
Kollarından doğrulmaya çalışırken tekrar düşmem bir oldu. Gözlerimiz birbirini bulurken Çınar ayaklarımdan da kaldırıp beni kucağına aldı. Ne olduğunu anlamamıştım ama o kafa ile birinin beni taşıması hoşuma gitmişti.
Restauranttan çıktığımızda hâlâ öylece gülerek karşıya bakıyordum. Arabayı tek eliyle açıp beni ön koltuğa oturttu. O zaman aklıma geldi sormak."Nereye gidiyoruz?"
Soruma cevap alamayınca kapının kapanışını izledim. Şoför koltuğuna da Çınar geçip arabayı çalıştırdı. Yol boyunca konuşmadık. Sorumu yeniledim.
"Nereye gidiyoruz?"
"Sarhoş hâlde eve gidersem annem beni öldürür demedin mi? Seni eve götürmüyorum işte. Sevgilin de bıraktı seni."
"Nereden duydunuz ya? Onu geçtim, ne sevgilisi?''
Düşünmeye başladım. İçki kafa yaptı tabi. ''He Serdar'ı diyorsun. Serdar benim sevgilim değil ki! O kızı kıskandırmak için rol yapıyorduk."
Çınar'ın güldüğünü işittim. Ona döndüğümde hızlıca konuyu değiştirdi.
"Sen cidden 14 bardak mı içtin?"
"Evet. Ben 14 yaşımdan beri içiyorum. Eskiden 3. bardakta sarhoş olurdum. Alıştım artık."
"Neden o yaşta başladın?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kardeşimin Bakıcısı
Teen FictionKapı durmaksızın çalarken yerimden zorla ayağa kalktım. Kapıya yaklaşıp, kapıyı açtım. Kapıyı açmam ile yere doğru bir adet Çınar yığıldı. "Çınar?!" "B-Beril.." Yere hızla çömeldim. Yoğun alkol kokusu burnumu doldurunca yüzümü ekşittim. "Çınar sen i...