GECE'DEN
Bitmeyen acılar, yalanlar, düşmanlıklar sardı etrafımı. Her an ölümle burun buruna geleceğimi bilerek yaşıyorum. Çaresizliğim boynumda bir zincir gibi asılı. Kaçış yok, mutluluk yok. Benim hikâyemde sadece acı var. Bilmediğim sırlar, oyunlar var.
Beynimi rehin alan bu düşünceleri bir yana bırakmak istiyorum. Sadece normal sıradan bir öğrenci olmayı istiyorum. Hoca ders anlatırken ben derin düşüncelerim ile sınıf tan soyutlanmıştım ta ki hocanın bana soru sormasına kadar.
''Gece, hayatta en çok korktuğun şey ne?'' ne saçma soru değil mi? Ben bu hayatta birçok şeyden korkuyorum. Sertaç tan sonra mutlu olmaktan, rahat bir şekilde nefes almaktan korkuyorum. Ama en korktuğum şey başıma gelmemiş miydi? Gözümden saklayamadığım birkaç damla süzülürken bakışlarımı sıradan kaldırıp sert bir şekilde hocaya diktim. Adam yutkunurken ''evet Gece cevabımı alamadım''dedi. Ukalaca sırıtıp yavaşça ayağa kalktım. Sıradan çıkıp hiçbir şey demeden sınıfın çıkışına ilerledim. Kapıya geldiğimde hocanın sesi ile ona döndüm. Bütün sınıf dikkatle bana bakıyordu. Özellikle de o çocuk. Bakışlarımı sertçe hocaya dikip ''mutlu olmayacağımı bile bile umut etmekten korkarım. Değer verdiğim bir insanı kaybetmekten ise ölesiye korkarım. Ama ne yazık ki hocam kimse beni anlayamaz'' arkamı dönüp sınıfın kapısını sertçe kapatarak çıktım. Evet, aynen dediğim gibi umut etmekten çok korkarım. Çünkü ne zaman umut etsem tüm umutlarım yarıda bırakılmıştır. Tıpkı Sertaç da olduğu gibi. Çünkü o bu hayatta ki tek umudumdu. Ve ne yazık ki onu kaybederek yarım kalmıştım. Gözyaşlarım yanaklarımı yakarken okulun bahçesindeki bir banka kendimi attım. Düşüncelerim, duygularım karmakarışıktı. Acı tıpkı bir zehir gibi damarlarımı yakıp kavuruyordu. Beni yavaştan öldürüyordu. Çarelerin olmadığı şu yalan dünyada sadece acı, ızdırap ve zulüm vardı. Bir çoğumuzun rahatça nefes aldığı bu koca dünyada bazı zalimlerin yüzünden masumlar sığamıyordu. Aldıkları nefes bile çok görülüyordu onlara. Ne kadar gaddarca. Ne kadar cahilce. Kendi çıkarı için yapılmayan eziyet yok.
Önüme uzatılan mendille ağladığımı fark ettim. Mendili almadan gözyaşlarımı elimle silip bakışlarımı mavi gözlere diktim. O çocukta peşimden gelmiş bana çok farklı bakıyordu. Sanki içimi tamamen okuyordu.
''Teşekkür ederim''deyip ayağa kalktım. Adım attığımda çocuk kolumu sertçe tutup bakışlarımın ona dönmesini sağladı. Konuşmasını bekleyerek kaşlarımı çattım. Ama o sadece sertçe bakmakla yetiniyordu. Ukala bir gülümseme atıp sertçe kolumu elinden kurtardım. Cevap vermesini beklemeden okulun çıkışına yöneldim. Dersten yeterince sıkılmıştım zaten. Biraz yürüdükten sonra karşıma bir grup serseri çıkıp laf atmaya başlamıştı. Sinirlerimi kontrol etmeye çabalıyordum. Maskeli halim olsa önemli değildi. Ama bu halimde birinin kavgamı görüp şüphelenmesini istemiyordum. Çünkü öyle bir durumda asla normal bir hayatı yaşama şansım olmayacaktı. Yanlarından geçmeye kalktığımda biri kolumu sıkıca tuttu. Sert bakışlarımı ona dönerken öfkeyle üfledim.
''Offf... Bir okul kaçağı bulduk beyler. '' diye gıcıkça gülümsedi kolumu tutan. Sinirli bakışlarımı gözlerine sabitleyip sinirle ''seni bir kere uyaracağım. Hemen şimdi o pis elini kolumdan çek.''
''Oooo... Beyler kızımız sinirlendi. Ne olur güzelim çekmezsem'' kendi kendime üçe kadar saymaya başladım. Etrafa göz atıp kimsenin olmadığından emin olunca hafif gerilip kolumu tutan çocuğun koluna sımsıkı tutunup sertçe onu yere savurdum. Çocuk yere acı içinde düşerken diğerinin koluna yapışırken bana doğru gelen bir diğer çocuğun göğsüne tekme attım. O çocuk hafif bir uçmadan sonra sert zeminle buluşunca kolunu tuttuğum çocuğu da diğerinki gibi sertçe yere savurdum. Birkaç tekmeyi karnına vurduktan sonra geri geri birkaç adım attım. Ta ki sert bir şeye sırtımı çarpana kadar. Hızla arkama döndüğümde mavi gözlü çocukla burun buruna geldim. Şaşkınca bana bakıyordu. Bir şey demeden yanından geçmeye kalktığımda yine kolumdan tutup soğuk gözlerini gözlerime dikti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE'NİN HÜZNÜ
ActionGECENİN KARANLIĞINDA YERE DÜŞEN GÖZ YAŞLARI. KIRILAN UMUTLAR. YAŞANILAN ACI KAYIPLAR. İNTİKAMIN VE DÜŞMANLIKLARIN ESİR ALDIĞI BİR AŞK HİKAYESİ. AYAZ İLE GECE'NİN ACI DOLU SIRLARI. BİRBİRİNE DÜŞMAN OLAN BU İKİLİ NASIL BİRBİRLERİNE AŞIK OLACAKLAR? PE...