2.4

9.3K 699 328
                                    

Yine bol Rosekook'lu bir bölümle karşınızdayım :D

Keyifli Okumalar!

Okulun bahçesinde durduğunda servis,öğrenciler aşağı inmeye başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





Okulun bahçesinde durduğunda servis,öğrenciler aşağı inmeye başladı.

Yarışmayı Jungkook kazanmıştı. Ve arkadaşları bahçede Jungkook'u elleriyle yukarıya kaldırıp indiriyorlardı.

Tae sinirli bir homurtu çıkardı. "Çocuğu ne kadar sevmesemde hakediyordu." dedi.

"Aynen. Üzerimden koca bir yük kalktı. Her ne kadar finale kalmasamda ilk ona girmem bile beni sevindirdi." dedi Jisoo.

" Bende ilk beşe girdim." Tae sırıtıp saçlarını geriye attı.

Güldüm.

Yarışmanın ikinci ve üçüncüsü diğer okullardan seçilmişti. Kolkola girmiş Lisa ve Jisoo'nun arkasından yavaş adımlarla ilerlemeye başladım.

Vicdanım rahattı. Ama yinede bilinmeyen numaranın bunu sana ödeteceğim mesajından sonra içimi bir huzursuzluk kaplamıştı.

Bu yaptığımdan sonra bana bunun acısını ödeteceğini biliyordum.

"Hayırdır? Tedirgin bakışlarınla etrafı süzüyorsun. Bir şey mi oldu?"

Tae kolunu omzuma atarak bana baktığında gülümsemeye çalıştım.
" Hayır, sadece uykusuzum." dedim.

" Sonunda yarışmalar bitti. İki hafta istediğimiz her boku yapabiliriz."

Göz devirdim. " Buna kavgayıda dahil etmiyoruz Tae bey." dedim.

Ofladı. " Zaten dövülecek  kimse yok şuan." 

Beraber okula girdik. İki hafta boyunca seçmeli dersler dışında bir dersimiz yoktu. Bu haftalarda okul gezi düzenliyordu genelde.

Başımın ağrıdığını bu yüzden uyuyacağımı söyleyip Tae ve diğerlerinin yanından ayrıldım.

Üzerimde adlandıramadığım bir yorgunluk vardı. Yatakhaneye geldiğimde Bir kaç kız dışında kimse yoktu. Yatağıma girdiğimde çok geçmeden uyumuştum.

Ter içinde korkuyla uyandığımda etraf karanlıktı. Gözlerimi ovuşturup etrafa bakınmaya başladım.

Yatağımdaydım. Ve herkes uyuyordu. Büyük ihtimal uyku saatine kadar uyanmamıştım. Aşağıya baktığımda Jisoo'da uyuyordu.

Yüzüme yapışan saçlarımı geriye atıp ter içinde kalan ensemi ovdum. Her yerim ağrıyordu.

Öksürüp boğazımı düzelttim. Ranzadan aşağıya inip terlikleri ayağıma geçirdim. Komidinin üzerinde elimi gezdirdim.

Sürahi boştu. Bardağı elime aldığımda onunda içinde hiç su olmadığını farkettim. 

"Kahretsin." diye fısıldadım. Boğazım kupkuruydu ve susuzluktan ölecektim.
Saat gece ikiydi ve yemekhaneden su almaya cesaretim yoktu.

Now Or Never, rosekook [Tamamlandı]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin