Yaslandığım bankta bakışlarımı Tae'nin üzerinde gezdirdim.
Jungkook'un bahsettiği kişi o olamazdı değil mi?
O fotoğraftan sonra Tae'nin olduğu gerçeği kafamda bir yerlerde kesinleşsede bu ihtimalı yok etmeye çalışıyordum.
Tae herşeye gülen pozitif yaşayan biriydi. Eğer oysa... kim bilir nasılda kırılmıştı.
Bundan tam üç sene önce Tae yaşadığı bir olaydan dolayı toparlanamamıştı. Hiçbir şekilde yemek yemiyor, kimseyle konuşmuyordu. Babası kaç defa benle konuşup Tae'nin çok kötü olduğunu odasından çıkmadığını söyleyip duruyordu.
Bana ailevi bir olay olduğunu söyleyip olayı geçiştirmişti. İki sene boyunca benle Jisoo Tae'nin yanında olmaya çalışmıştık. Sonuç bu sene eski haline dönebilmişti.
Onu bu duruma sokan olayın ailevi değilde tamamen Jungkook ve arkadaş grubunun yaşattıklarından dolayıysa sanırım kendime gelemezdim. Onlar bu okuldaydılar Tae çoğu zaman onları görüyordu. Ya hala içinde bir yerlerde bu çöküntüyü atlatamadıysa diye düşünmeye başladım.
" Çok yakışıklıyım değil mi?"
Gözlerimi kırpıştırıp daldığım yerden Tae'nin dediğine odaklandım. "Ne?"
"Çok mu yakışıklıyım diyorum,dalıp gitmişsin." dediğinde gülüp omzuna vurdum. " Sen git Jisoo'ya söyle onu."
Zil çaldığında yerimden doğrulup okulun kapısına doğru ilerlemeye başladık. Yine gün boyu yatma zamanı gelmişti.
" Jisoo ile Lisa nerede?" diye sordum.
"Bilmem derstedirler herhalde." dedi Tae.
Tae bana destek olup revire doğru ilerlemeye başladı.
Koridorda Jungkook ve arkadaşlarını gördüğümde çaktırmadan Tae'ye baktım. Tamamen bakışlarını başka yerde tutmaya çalışarak ilerliyordu.
Ona sormak istiyordum. Jungkook'la neden çekilmiş fotoğrafı vardı?
Şimdilik zamanı değil diye düşünüp kafamdaki soru işaretlerini takmamaya çalıştım.
Jungkook ve arkadaşları yanımızdan geçip giderken bakışlarım aralarındaki Jungkook'a kaydı.
Durgun bakışlarını önünde kenetlemişti. Benim ona baktığımı farketmiş gibi bakışları bana döndüğünde kafamı hemen önüme çevirdim.
Yanımızdan geçip gittiler, Tae'de beni revire iki gündür yattığım yatağa oturtturduktan sonra geri çekildi.
"Sargıyı açıp kremi sürme mi ister misin?" dediğinde geriye doğru kendimi çekip sırtımı yatağın başlığına yasladım. "Gerek yok Tae, ben yaparım. Zaten fazlasını yapıyorsun bile." dedim.
" Mal mısın lan? Resmi konuşma benimle, kaç senelik kankanım ben." dediğinde güldüm. " Doğru ,ama gerek yok. Zaten sıkıntıdan patlıyorum, burada yaptığım tek şey sargımı açıp krem sürmek, bırakta onu yapayım." dedim.
Omuz silkip " İyi o zaman dersten sonra uğrarız kızlarla, haydi gidiyorum ben."
" Tamam görüşürüz." el sallayıp Tae'nin odadan çıkmasını izledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Now Or Never, rosekook [Tamamlandı]
Fanfiction[TAMAMLANDI] "Bu kokuya sahip olduğun sürece benden kaçamazsın Rose."