Evrim
Perşembe
20:00Parmağımı yüzüme yaklaştırıp güldüm. Kuşum Nane de bana yaklaşmıştı. Onu öpüp kafesine koydum. "Hemen uyuyorsun. Dün akşam çok şımardınız. Yarın okula gideceğim ya, saygı gösterir misin?"
Alvin -tavşanım- de bacaklarım arasında gezdiğinde iç çektim. Az önce yatırmıştım ki. Yeni eve alışamamış mıydı? Eylülden beri babamdaydım.
Babam demişken... Hala eve gelmemişti. Sürekli beni evde yalnız bıraktığı için annemi daha çok özlüyordum. Annemle her gün durum değerlendirmesi yapardık.
İş yerindeki ilginç olayları anlatırdı.
Babam ise kahvaltı ve akşam yemeklerinde sessizdi.
Farklı insanlar, karşılaştırmamalıydım.
"Beraber mi uyuyalım yani?"dedim Alvin'i göğsüme alıp.
Çağıl ile uyuyamadım, bari seninle uyuyayım.
Uh, seni yerim, deyişini ses tonuyla hayal edip kızarıyordum. Evet, birkaç gündür hobim buydu.
Laptoptan Gumball'ı açarak "Okulda uyurum,"diye mırıldandım.
Uyuyamayacaktım.
Neyse.
Kapı açıldı. "Baba?"diye seslendim.
"Evrim, sabah konuşuruz."
"Peki."
"Aa oğlun mu? Şekerim neredesin?"
Bu kadın kimdi? Uzun topuklular, kıvırcık kısa saçlar, kırmızı ruj... Annem yaşlarında gözükmesine rağmen annem daha güzeldi. Çok yapmacık bir görünüşü vardı. Belki de bana şekeeerrim diye bağırmasından kaynaklı böyle düşünüyordum.
"Evrim, uyu."
"Çizgi film izliyordum..."
"Uyu, hayvanlarını-"
"Onların adları var."
"Neyse işte."
Alvin'i kucağıma alarak odama yürüdüm.
Of, telefonumu almamıştım.
Geri döndüğümde babamla o kadını yakın bir mesafede buldum. "Şey... Telefonum..."
"Uyu, telefonunu alma."
"Ama baba... Bugün pazar. Annemi arayacaktım."
"Arama!"diye çıkıştı.
Alvin korkup bana sokuldu.
"Ev hayvanat bahçesi oldu zaten. O mu seni alıştırdı, ha?"
"O kadın mı seni ilgisizliğe alıştırdı?"dedim pat diye.
"Ne diyorsun sen?"
Önüme bakarak boğazımdaki yumruyu boş vermeye çalıştım.
"Duydun."
"Odana." Alvin'i aldı. "Şimdi."
"Baba o burada uyumaktan korku-"
"Odana diyorum!"
"Ama ba-ba..."
Beni ittirince Nane tepki gösterdi. Sinirlenmişti.
"Annemden neden nefret ediyorsun?"diye hıçkırdım. "Senin alkolik-"
Babam beni ittirdi. "Odana! Nasıl böyle konuşursun sen!"
Hıçkırarak dizlerimi kendime çektim, kapıya yaslandım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vulcanus [bxb]
Short StoryLunaparkta sürekli çıkışı kaybeden bir çocukla ve onu her seferinde çıkışa götürmeyi görev bilmiş diğer bir çocuğun hikayesi. -Text-