~bölüm yetmiş üç~

3.8K 350 128
                                    

Evrim
Perşembe
16:30

Pikeden açılan ayaklarımı kapatmak amacıyla onları pikeye sardım.

Bilgisayarın ekranına bakmaktan acıyan gözlerimi kırpıştırdım.

Beyaz tişörtüme dökülmüş çikolataya da ofladım.

Beynimin içi bomboş bir şekilde robot gibi sonraki bölüm butonuna tıkladım. Bojack Horseman'in son sezonuna gelmiştim.

Çağıl'dan iki sezon ileriye.

Nane ise kafesinde kendi kendine gezinirken oyun oynuyordu.

"Of, sessiz ol nolur ya,"diye sızlandım. Başım migrenim varmış gibi ağrıyordu.

Nane ötmeye başladı.

"Sus dedim!"

Daha çok ötmeye başladığı an diziyi durdurdum.

Onu elime alarak kapıdan dışarı bıraktım. O da uçup çıktı.

Kapıyı kilitledim.

Tekrar yatağıma ve yiyeceklerime döndüğümde Nane dışarıda ötmeye devam ediyordu.

Dizide kaldığım yeri açtım ve karakterlere kilitlendim, günlerdir yaptığım gibi.

Yaptığım kahvenin son yudumlarını da mideme gönderdikten sonra karakterler konuşurken fiziksel özelliklerini, ne giydiklerini, Netflix'in butonunu inceledim.

Böylece hiçbir şey anlamadığım bir bölüm daha bitmiş oldu.

Nane yine ötmeye başladığı an kalkıp onu odaya aldım.

"Özür dilerim,"dedim kısık bir sesle.

Elimden uçarak çıktı.

Dolu gözlerimi koluma sildim. Bana küsmüştü, biliyordum. Herkes bana çok kızgındı.

Ben de babama kızgınım demek istiyordum ancak sadece çok kırgın hissediyordum.

Kalbim yine çocukluğumdaki gibi parçalarına acımasızca bölünmüştü. Her nefes alışımda bir yer batıyordu.

İnsanlara anlatmak istemiyordum, hiçbir şey yapmak istemiyor, önümdeki sınavı, babamı, annemi kimseyi, hiçbir şeyi düşünmek istemiyordum.

Kendimi pikeye dolamak yeterliydi.

Tuvalete girip yüzümü yıkarken insanların tavşanın ölmüş, neyi abartıyorsun, amma da ağlaksın, nasıl erkeksin demelerini dinlemek de istemediğimi düşündüm.

Alvin benim arkadaşımdı.

Aramızda bambaşka bir bağ vardı.

Babam her seferinde birisiyle bağlarıma neden zarar veriyordu ki?

Artık Alvin'in gidişinden sıyrılmıştım.
Sadece ne hissettiğimi bilmiyordum. Sanırım acıya fazla dayanıksızdım.

Camdan lacivert gökyüzüne bakarak gözlerimi kapattım.

Yaşlar dudaklarıma kadar aktı.

Artık neye veya niçin ağladığımı bilmiyordum.

Tek bildiğim ağlamak istediğimdi.

Bu anı,

Saçımı kestirdiğimi belirterek bozuyorum. Perçem de kestirdim. Dehşetül vahşet hissediyorum kendimi. Rahat rahat saçlarımı tarıyorum, ayrıca şirin olmuşum herkes şaşkına döndü kedi gibi seviyorlar benidhdhs

Başlarda kim bu kız falan oldum ama şu an çok mutluyum moralim yükseldi resmen saç kestirin moraliniz düzelsin😂

Vampiriniz❤


Vulcanus [bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin