~bölüm yirmi yedi~

6K 606 345
                                    

Evrim
Pazartesi
13:50

"Diren..."

"Direnemem..."

"Diren..."

Başımı sıraya gömdüm.

"Lanet olsun!"dedi Gülin beni ayık tutma çabalarının kesilmesiyle.

Coğrafyadan önceki ders öğretmenimiz yok diye coğrafyacı gelmişti ve dört derstir coğrafya işliyor, yaşamaya çalışıyorduk.

"Evrim? Uyuduğuna göre biliyorsun. Üçüncü soruyu sen yap,"sesiyle gözlerimi araladım.

İki dakika bari uyusaydım...

Gülin'in uzattığı kitaptaki soruya baktım. Sınıfa okuduktan sonra duraksadım. "Hocam içimden de okuyabilir miyim?"

"Çözmeye çalışırken ben,"dedi Murat arkamdan.

"Hocam B mi?"

"Hocam C bu. B olsa duramazsınız."

Sınıfta uğultu olmaya başladı.

Yanaklarımı şişirdim. "Ben çözüyorum, siz değil."

"Evrim geçiriyor yani lafı,"dedi Ulaş gülerek.

Ben de ona sırıttım. Ders kaynatmaya bayılıyordu.

Gülin sıraya cevabı yazdı ve "Hocam A mı?"dedim.

"Aferin. Anlat."

Gülin iyi ki sıraya yazmıştı.

Kısa bir bakış attıktan sonra ağzımı araladım ki kapı çaldı.

"Hocam selamun aleyküm. Öğrenciler için konferans var."

Bütün sınıf ayağa fırladı.

Üst sınıflardan olan Ateş aynı zamanda müdür yardımcısının gözdelerindendir, müdür yardımcısı her işinde ona güvenir. Konferansa öğrenci çağırmak gibi.

Coğrafya öğretmenimiz sıra olmamızı istediğinde Gülin kolunu bana sardı.

"Oo, bunlar da var ya,"dedi erkeklerden birisi.

"Aynen sevgiliyiz, aynen defol,"diye çıkıştı Gülin.

"Gülin utandı mı beyler?"

Gülin ofladığında geriye çekilmedim. "Aldırmasana. Dört senedir yapıyorlar, espri yapıp herkesi eğlendirdiğini sanan birkaç insan için suratını asma."

Omuz silkti. "Doğru, hepsi beyinsiz ordusu."

Gülerek başımı salladım.

Ateş ve Simge konferansa inerken konuşuyordu.

Fatma "Oo ship,"dedi üstümüze atlayarak.

"Zaten onlar flört etmiyor mu?"

"Aa öyle mi? Shipim oldu!"

"Bağırma armut kafalı!"dedi Gülin onun ağzını kapayarak.

Merdivenlerden inerken Simge'yi birisi durdurdu.

Anlamayarak arkama baktım.

"Eve gidiyorsun,"diye tok bir ses işittim.

Simge'nin abisi.

"Kanka bu Çağıl'ınki değil mi?"diye fısıldadı Fatma.

Teşekkürler Fatma.

Neden kendime sürekli acı çektiriyorum? diye iç geçirdim. Neden beni gerçekten sevecek birisini bulamıyorum?

Neden korkağın tekiyim?

"Abi önemli derslerim var."

"Çantanı topla."

"Rahat bırak beni. Okulda kalacağım-"

"Çantanı topla Simge!"

Herkes sesten dolayı arkaya baktı.

Simge ürkerek insanlara göz atıyor, ellerini arkasına saklıyordu.

Gülin elimi bıraktı. Ciddileşmişti. "Bekleyin beni."

"Nereye Gülin?"dedim şaşkınlıkla.

"Kızı duymadın mı?"diye sordu.

"Off ben gerildim nolur kavga çıkmasın,"dedi Fatma.

"Sana ne? Kimsin sen?"

"Kafana göre gelip onu okulundan  edemezsin diyorum." Gülin Simge'nin abisine diklendi, Simge'yi de arkasına aldı.

"Çık şuradan amına koyayım ya,"dedi çocuk gülerek.

Gülin onun bileğini tuttu. "Bir kızla düzgün konuş, kardeşin olsun olmasın. Gerçi kardeşinle de iletişimin iyi değil, orası ayrı."

"Feminst misin nesin sen?"

"Karşı cinsle iletişimi öğreten bir iyilik meleği de."

Çocuk yine güldü. "Kızım çekil şuradan, hasta mısın? Simge, hadi!"

"Hastayım, var mı problem?"dedi Gülin çocuk üstüne geldiğinde onu ittirip.

"Gülin, bırak,"diye seslendim.

"Sen... O kızsın. Simge ve o ibneyi evine alan kız."

O ibne.

"İbne mi?"dedim aniden. "İnsanları yönelimleri yüzünden yargılayıp gülerek ibne demen zeka seviyeni arttırmıyor."

İşte şimdi beni görmüştü. Yakışıklıydı, lanet olsun ki yakışıklıydı. Parlak kumral saçları, biçimli yüzü, ela gözleri, hafif bıraktığı sakalı, kalın dudakları ve dark tarzı... Yanında çocuk gibiydim.

"Üstüne mi alındın?"

"Çağıl hakkında öyle konuşamazsın. Kimse hakkında o kelimeyi kullanamazsın, batıyor."

Güldü. "Pekala."

"Komik olan ne?"dedi Gülin.

"Sensin."

Bana bakıyordu.

Üzerime doğru adım attı, irkilerek geriye bir adım attım. Dibime girmişti. Benden en az beş cm uzundu.

"Sana bir şey söyleyeyim ufaklık. Çok uzatmak istemiyorum. Malum kızlar..." Gülümseyerek bana eğildi. "Çağıl bir ibne ve bana hasta. Hep bana hasta olacak çünkü senelerdir böyleydi. Asla benden vazgeçemedi.  Anladın mı? Sonsuza kadar bu böyle devam edecek. Onun gibiler aptal acılara layık ve daha yolun başında."

Yüzüne ağzım açık, öylece bakakaldığımda merdivenlere yönelmişti.

Çağıl bana hasta.

Sana değil.

Sonsuza kadar bu böyle devam edecek.

Voo kaos.

Vee gittikçe büyüyoruz, harikasınız❄

Vulcanus [bxb]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin