Bölüm 9/ Seni asla öpmeyeceğim Soykan

24.8K 1.2K 31
                                    


₩ Bölüm 9: "Seni asla öpmeyeceğim Soykan." ₩

(Multimedya: Aras ve Masal)

İyi Okumalar...

"Hahhaha"

Dakikalardır attığım kahkahalarla herkes bana delirmişim gibi bakarken daha çok gülmeye başladım. Herkes yenilgimden dolayı delirdiğimi falan düşünüyordu ama ben Aras'ın espirisine gülüyordum. Ne istemişti? Ha onu öpmemi. Çok komik bir çocuktu bu yaa.

"Komik çocuk seni." diyip karnımı tutmaya başladım. Gülmekten karnıma ağrılar giriyordu artık. "Ben şaka falan yapmıyorum." dediğinde gözlerimden gelen yaşı sildim. "Bak hala devam ediyor." diyip bir kahkaha daha attım. Aras sinirle iç çekip kolumdan tuttuğunda "Nerden öğrendin böyle espiriler yapmayı?" dedim kahkalarım arasında.

Bana ters bir bakış atıp sahneden indirdiğinde kesik kesik nefesler alıp kendimi dizginlemeye çalıştım. Ama yok fayda etmiyordu. Aklıma geldikçe daha çok gülüyordum. "Espiri falan yapmadım. Gayet ciddiyim Farecik."

Bir an durup ona baktığımda gayet ciddi olduğunu gördüm. "Sen ciddisin" başını olumlu anlamda salladığında tekrar gülmeye başladım. "Kes artık gülmeyi." diye sinirle soluduğunda kendimi duvara yaslamak durumunda kalmıştım.

"Hayal gücün senle kalmamış, Nirvara yükselmiş mübarek. Söyle o hayal gücüne fazla uçmasın sonra yere çakıldığında canı çok yanar." Espirisi yapmaması beni daha çok güldürüyordu ben ve bu gıcığı öpmek. He hee. Bana doğru bir adım atıp dibime girdiğinde gülmemi yarıda kesmek zorunda kalmıştım.

"Kaybettin Farecik. Ne diyorsam onu yapmak zorundasın. Merak etme kendimle birlikte seni de uçuracağım." Bu sefer onun bana attığı gülümseme karşısında kaşlarımı çatıp ilk önce kahvelerine sonrada dolgun dudaklarına baktım. Çok güzel görünüyorlardı. İçime dolan onu öpme isteğiyle dolup taşarken hem kendime hemde Abidin'e Avatar Atakan'dan güzel bir yumruk çaktım. Ne düşünüyordum ben böyle yaa.

"Seni asla öpmeyeceğim Soykan."

"Bunu yapmak zorundasın."

"Başka bir şey iste." diye sinirle soludum. "Hayır bunu istiyorum Farecik. Ve ben bunu istediğim ilk anda itiraz etmeden vereceksin." Alayla gülüp "İnşallah canım yaa." dedim dudaklarımı büzerek. Anında bakışları dudaklarıma kayarken büzdüğüm dudaklarımı eski haline getirip heyecanla dişlemeye başladım.

"Hem ilk öpücüğüm olduğunu nerden çıkardın?" dedim sinirle. "Senden çıkardım, Kendime topladım Farecik." Abartılı bir şekilde gözlerimi devirip "Yanlış hesaplama Kedicik. Daha önce biriyle öpüştüm. Hatta biriyle değil baya kişiyle" dedim. Yalandan kimse ölmez yaa. Ölmez değil mi?

Kaşları anında çatılırken daha fazla bu sahneye katlanamayıp onu omzundan itekleyip beni hasp ettiği duvardan ayrıldım. "Yalan söylüyorsun Farecik."

"Neden yalan söyleyeceğim bee."

"Nedenini bilmem ama yalan söylediğinde dudaklarını dişliyorsun." diye beni cevapladığında hala dudaklarımı dişlediğimi farketdip hemen durdurdum kendimi. Dışarıdan bakıldığında bile bu yaşıma kadar sapsız geçirdiğim anlaşılıyorsa işim zordu valla. Napayım bende, Sevgili yapan telefon olsa bile bana sıra gelince şarzı biterdi. Siz düşünün artık ne kadar bahtsız olduğumu.

Gökten para yağsa benim kafama senet düşer, Evlenme programına katılsam bana gelecek olan talip son anda yanımda oturan sarışını görüp benden vazgeçerdi.

Sinirle soluyup ona verecek cevap bulamadığım için sustum. Susmamla beraber gülümsemesi genişlerken "Ama yinede seni öpmeyeceğim." diyip ayağına tekmeyi geçirdim. Ve bende böyle biriydim işte. Beni sinir edene tekme atar, Gıcık olduğum insana çok güzel laf sokardım. Ve öküz olan Kedicik beni hem sinir hemse gıcık ediyordu.

O ayağına giren acıyla benden uzaklaşırken ona gıcıkça gülümseyip bizimkilerin yanına gittim. Çok bile kalmıştım onun yanında. Derin'nin yanına oturmamla "Neye güldün sen sahne de kız?" diye anında soru yağmuruna tutmaya başladı beni. "Arascık espiri yaptı da ona güldüm." diye cavapladım onu. Bana inanmayıp şüpheli bakışlarını attığında omuz silktim. Güzel geçmesini istediğim bir gün daha o'nun yüzünden kötü geçmişti. Bir haftadîr hayatıma bodozlama dalmış bulduğu her fırsatta sinirlerimi bozuyordu.

Yarın saat sonra kalkmaya karar verdiğimizde masamıza gelen çocukla durmak zorunda kalmıştık. Çocukluğun gözleri hepimizin üstünde gezinip bende durduğunda ellerimi Emre'nin kollarına sardım. Bana bir gülümseme yollayıp bu sefer Emre'ye döndüğünde "İyi eğlenceler." diyip gitmişti.

"Kimdi o?" diye sorduğumda 3E ve Aras ayaklanmıştı. Emre "Önemsiz biri" dediğinde Gamze'yle birlikte bizde kalktık. Bunu sonra tekrar soracaktım onlara ama şimdi tek isteğim güzel yatağıma kovuşup bütün hafta sonu uyumaktı. Zaten o Aras ve Elizabeth Neriman yüzünden bir haftadır her gün sınıfı temizlemekten canım çıkmıştı. O ikisi bana dünyayı zindana çevirmek için gönderilen mahluklar olamalıydı. Yoksa bu ikisine başka bir açıklama yapamıyordum. Pis mahluklar sizi.

Bardan çıkıp vadalaştıktan sonra Emir ve Derin bir arabaya Emre ve Ege'de kendi arabalarına binmişti. Ben ise, Tahmin edin kime kaldım. Ben cavaplayayım. Bana şu anda sırıtarak bakan bir adet manda yavrusu olan mahluka kalmıştım. Derin'nin yanaklarından öpüp arabasına bindiğimde oda 3E' ye erekçe bir selam yollayıp oda binmişti. "Yine baş başa kaldık haa Farecik." Derin bir nefes alıp verdim. Eve gidene kadar kaza yapmamak için sakin olmalıydım. Bu pek mümkün olmasada bunu yapmalıydım. Kendi hayati tehlikem için yani. Yoksa onu düşündüğümden falan değil. Elimde olsa son sürat giden aradan onu camdan atardım.

"Sapık olduğuna bu akşamdan sonra kesinlikle eminim."

"Emin değil Fareciksin sen."

"Buz tuttu her yerim. Espiri yapmada ısınalım azcık." Gülüp arabayı çalıştırdığında kafamı cama yasladım. Fakat filmlerde faya kitaplardaki gibi uykum gelmemiş aksine kaçmıştı. Kafamı cama vura vura beynim zonkluyordu. Nasıl yapıyorlardı bunu yaa? Ben mi çok fazla anormaldim yoksa onlar mı fazla normaldi bilemeyeceğim ama kafam çok fena ağrıyordu bee.

Sonunda bu fikirden vazgeçip kafamı arkama doğru kaldırıp koltuğa dayadım. Ehhh böyle daha rahattı. En azından beyin kanaması geçirmezdim. Gözlerim artık kapanmaya başlarken esneyip iyice sokuldum koltuğa.

Bir süre sonra arabanın durduğunu anladığımda gözlerimi açmak istedim fakat yapamadım. Şu rüyamın en güzel yerindeydim. Bred Bittim bana evlenme teklifi ediyor o silikon dudaklıyı boşuyacağını söylüyordu. Gülümseyip kollarımı boynuna doladım. Fakat ben Bred'ime sarıldığımı sannederken gerçekten birine sarılıyordum.

Sırtım koltuktan ayrılırken kollarıma çarpan soğukla gözlerimi aradım. "Boşa o silikonluyu. Gel ben seni öperim." dedim uykulu halimle. Gözlerimi zorlayıp biraz daha açtığımda beni taşıyan Arad'a baktım. Dediğim şeye gülüp takrar bana dönceğini hissettiğimde utançla tekrar gözlerimi kapattım. Tam anlamıyla rezillik yani. Hep bu Bred'le çakma Vini yüzünden oluyordu. O güzel dudaklarını öpmemi istemişti vicdansızısın oğlu. Ben ise ona hayır demiştim. Tam dayaklığım biliyorum.

Bir süre sonra sırtım takrar yumuşak bir yerle buluşurken kollarım hala onun boynundaydı. Nefesini şu anda yüzümde hissedebiliyordum. Öpmezdi değil mi beni? Öperse döverim onu vallaha. Nefesi bu sefer dudaklarıma çarpmaya başladığında titrek bir nefes alıp verdim. Gözlerimi açma zamanıydı yoksa namusum elden gidecekti.

Gözlerimi açmaya niyetliğimde benden uzaklaşan nefesiyle birlikte kollarımın arasından çıkartmıştı kendini. 'Maşallah koala gibi sardın çocuğu' diyen Abidin'e orta parmağımı gösterdim. "Çok sağol Aras'cım" diyerek annemin sesini duyduğum da neden uzaklaştığını anlamıştım. Pis ırz düşmanı benim canım anam gelmeseydi alacaktı ilk öpücüğümü.

"Önemli değil, Ben gidiyim artık. Sizide iyi geceler."

Sesler uzaklaşırken annem üzerime pikeyi atıp oda çıkmıştı. Gözlerimi açmadan yagane ikinci aşkıma sarıldım. Bir erkekle öpmüşmemiş olabilirdim ama ben hergece yastığımla ateşli bir gece geçirebiliyordum. Buda o öküzü öpmekten daha iyiidi.

Hem o niye benim ilk öpücüğümü istiyordu ki? Pis mahlukat. Aklımı allak bullak edip gitmişti. Zaten yarım akıllının tekiydim. Böyle oyunlara geldikçe iyice kafayı yiyordum. İç sesime ve kalp atışlarımın seslerine kulaklarımı tıkayıp ateşli gecelerimin tek sahibine sıkıca sarıldım.

Bölüm Sonu

ErikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin