Bölüm 20/ Masum Bir Öpücük

25.3K 1.1K 21
                                    


3 E birbirlerine, bir karar almak için bakarken sınıfta derin bir sessizlik oluşmuştu. Birbirleri arasında geçen bir on saniyenin sonunda Ege tek kaşını kaldırarak tekrar ona dönmüştü ve diyeceklerini tartar gibi biraz daha düşünmüştü. "Evet Masal bizim için, özelikle benim için çok önemli ve özel... Amacın ne bilmiyorum Aras ama Masal'ın bir damla göz yaşına neden olursan. Seni o bir damla göz yaşında boğarız. Anlıyorsun değil mi beni?"

Aras başını anlıyorum dercesine salladığında, rahatlayarak nefesimi dışarı verdim. Ege sakin konuştuğuna göre, kavga çıkarmayacaktı ve hatta şu an Aras'ın bana yakın olmasına izin veriyordu. Gözlerimi kırpıştırarak 3E'ye döndüğümde Emir bu sefer söze girdi. "Tabi buna izin vermemizde Masal'ı Bora'dan korumaya çalışmanda etkili olmuş olabilir. Emre bize her şeyi anlattı, aramıza tekrardan hoş geldin."

Diğer tenefüs Derin sınıfı basıp beni kızlar tuvaletine soktuğunda dehşet içinde ona bakıyordum. "Tuvelete gelmek için beni yanında getirmedin umarım. Kanka yoksa sen cinsiyet mi değiştirdin de benim mi haberim yok? Benim yerime Emir'i çekmeliydin haberin olsun. Ve ben hala erkeklere ilgi duyuyorum prantez içinde belirtmiş olayımda.."

"Masal, Sökül çabuk. Bora ne iş?" Benim zeki üvey sisterım. "Ve tabi Aras' ıda." diye eklediğinde nefesimi sıkıntıyla dışarı verdim. "Bora'yı şimdi anlatayım. Aras'ı başka sefere olur mu? Onu gerçekten ciddi bir şekilde masaya yatırmamız gerekiyor. Onu değil, Aras konusunu. Ona göre evde bir masamız yok. Offf... Ne diyorum ben.." çenemi sıvazlayıp nefesimi dışarı verdim. "Anladın sisterım sen beni. Melis' side alıp bir kurt kasları gecesi yapalım. Şu partiden sonra olur mu?"

"Tamam öyle olsun bakalım." Bora konusunu anlatıp, Emre'ye düşman olduğunu ve bu yüzdende Aras'ın beni korumak için yaptığı oyunu anlatırken şekilden şekile girmişti sisterım. "Tuttum ben bu Aras'ı afferin ona, bak ne güzel korumuş seni"

"Evet..." diye mırıldandım. "Gidelim mi artık. Daha parti için spor salanonu düzelteceğim."

"Olur ama yardım etmek için bizide listeye eklemeyi unutma. Emir'le doğru düzgün baş başa kalamadık." fesatlıkla gözlerimi parlattığımda Derin "Masal.." diyip utançla bakışlarını çevirdi. "Sıstırım merak etme sizide yazacağım ama Emir'i çok başka bir iş için. Hala cezalılar."

"Yaa." başımı sallayıp koşarak ayrıldım Derin'nin yanında. Yanında kalsam Emir'e kıymamam için saatlerce yalvaracaktı. Onun için kaçmak en iyisiydi. Ne Ege ne Emir bu sefer kolay kurtalabilceklerdi ellerimden. Son derece kararlı ve kızgındım bu sefer.

Koridorun sonundan dönerken, kafamı sert bir şeye çarpmamla geriye doğru sendelemem bir oldu. "Arda?"

"Masal?" en az benim kadar şaşkın bir şekilde gözleri açtığında acıyan anlımı tutup avuşturdum. "Kafam gitti bee."

"Acıyor mu?" diyip sorduğunda "Sence" diye hamurdandım. Kesin kırmıştım. Dışarıdan pek kas falanda gözükmüyordu Arda'da. Kaslı bir çok değildi. Uzundu, kilosuda boyuyla orantılıydı ancak ama yüzü çok tatlıydı. Baby face dedikleri tip varya, Arda'da onlardandı. Galiba kemiklerine çarpmıştım. "Dur bakayım." elini uzatıp anlamı koyduğunda, beklemediğim bir hareket olunca ne yapacağımı bilememiştim. "Biraz kızarmış, refire gidelim istersen."

Başımı sallayıp "Gerek yok." diye fısıldadım. 3E onu benim yanımda görürse hiç iyi olmazdı. Hemen gitmeliyim yanından. "Emin misin?"

"O emin, sen Emine misin?" duyduğum sesle beraber, Ada'nın bedeni benden uzaklaşırken, sıkıntıyla nefesimi dışarı verdim. "Aras..." Aras'ın gözleri Arda'nın üzerinde gezindirip bana bakmadan elimi tutup "Yürü..." diye mırıldandığında gözlerimi kıstım. "Durur musun bir dakika?"

"Ne için." bana dönmeden gözlerini bana çevirdiğinde Arda'ya dönüp "Sağol." dedim. "Farecik..." ayy 3E bitmedi, birde üstüne Aras eklendi iyi mi? Nedir benim bu sahiplenen erkeklerden çektiğim yaa? "Kedicik..." diye fısıldadım onun gibi. "Bırakır mısın elimi...."

"Hayır." gözlerimi devirdim sinirle. "Derse girmeyeceğiz. İşimiz spor salonunda." durup omzunun üzerinden bana baktığında, başımın sırtına çarptım. "Ahh, Arda neyse, sendeki de ne yaa. Başım gitti." dudaklarımı büzerek anımı tuttuğumda, bana dönüp ellerimden tutup indirdi. "Yazık bana yaa." diye mırıldandım. Belli belirsiz bir gülümsemeyle ellerini anlama bastırıp okşar gibi dokundu. "Arda'nınki ne bilmem ama benimki kas." gözlerimi devirmek istesemde anlımda duran eli yüzünden ne yapacağımı bilemez haldeydim. Nefesimi tutarken heyacanla, ellerinin yerini bu sefee dudakları aldı. Ve anlıma acımı unuttaracak derecede masum bir öpücük bıraktı. "Geçti mi?"

Mayışmış bir şekilde gülümseyip başımı salladım. "Geçti." itirafım karşısında şaşırsada fazla üstünde durmayıp tekrar ellerimden tutup yürümeye başladı. Gözlerimi yerden kesip bize şaşkınlıkla bakanlara, bende şaşkınlıkla baktım. Bu çakma Vini şimdi herkesin içinde anlımda mı öpmüştü. Sıcak mı oldu ne?

Bölüm Sonu

ErikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin