🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Medyadaki müzikle dinleyin isterseniz...
🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿🌿
Kahraman ailesi de gözyaşları içinde hastanede sabahladılar. Yoğun bakımda ki kızlarını beklediler gözyaşlarıyla acıyla, dualarla...
Ve nihayet uzun ve geçmek bilmeyen saatler sonra Eda uyandı.
"İyi ama kırık ve çıkık olduğu için haraket edemiyor ağrısı oluyor...
Zaman lazım ayağa kalkması için..."Demişti Osman ailesine mecburen.Eda abisi Osman'a sordu zorla çıkan sesiyle " vurup kaçan bulundu mu tutuklandı mı abi...?"diye.
Abisi sinirlendi kardeşinin bu sorusu üzerine " kardeşim acı içerisinde hastane köşelerinde. Vurup kaçan halen dışarıda... " Dedi içinden.
Polis ifade almaya gelince Eda 'nın anlattıkları aileyi iyice sinirlendirdi. Özellikle Osman'ı çıldırttı.
Mehmet'te sinir krizi geçirip " nasıl halen yakalanamaz...?"dedi.
Polisler" sakin olun en kısa zamanda cezasını çekecek..." dediler. Bu tarz olaylara çok şahit oldukları her hallerinden belliydi ifade alan polislerin de. O'nlar da canla başla mücadele ediyorlardı yakalanması için.
*****
Eda'yı üç gün sonra eve çıkardılar. Ama daha birkaç tane ameliyat olması lazımdı yürüyebilmesi için ve uzun süre fizik tedavi gerektiriyordu. Bu süreçte Eda'nın psikolojisi ve tedaviyi istemesi çok önemliydi.
Ve Eda suçlunun bulunamamasına çok içeriyordu.
Farkındaydı abisi Osman.
Osman birde hemşire ayarladı hastanesinden ve kardeşine çok iyi bakmasını tembihledi.Bu sırada polisler Osman'ı aradı
" vurup kaçanın Ahmet Yılmaz olduğunu ve 25 yaşında olduğunu...Konya'ya kaçtığını,adresi tespit edeceklerini..." söylediler.Osman siniriyle hiç düşünmeden uçakla Konya'ya gitti.
" O zalim kalpsizi kendi ellerim ile adalete teslim edeceğim... Bu defa babamın başına gelen olayda ki küçük ve çaresiz Osman değilim
ben !" Diye kükredi.Konya'daki doktor arkadaşlarının yardımı ile adresi bulup yola koyuldu .
Ama Ahmet o akşam korkup"ya burayı bulurlarsa..." diye çoktan Antalya'ya arkadaşına gitmişti bile.
Dedesi ve ninesi ile vedalaşıp alelacele çıkmıştı evden.
Evdekilerin hepsi çok şaşırdılar. Ahmet'in gece gece bir anda kaçarcasına gidişine.
Ama Ahmet ısrarla" gitmek istiyorum" deyince bir şey de yapamadılar.***
Sabah namaz vakti kapı çalınınca Yılmaz ailesi çok şaşırdı.
Dedeleri kapıyı açıp baktı.
" Buyurun" dedi gelenlere.Osman ve yanındakiler Ahmet'i sordular.
İbrahim Bey" akşam gitti bilmiyorum...Hayırdır bu saatte...?" dedi.Osman sinirle" sanki ne yaptığını bilmez şekilde bu nasıl bir soru amca? Amca bak Ahmet'i saklamayın kardeşime vurup kaçtı..." dedi.
İbrahim Bey duyduğuyla şaşırdı hatta dehşete düştü. Ama torununda bir garip haller olduğunun da farkına varmıştı.Fadime nine mecalsiz sesiyle
" yapmaz benim torunum..." dedi.Osman sinirle" teyzem yaşına saygım sonsuz ama O'nu bana savunma lütfen..." dedi.
Fatmanur hanım şaşkınlıkla düşündü Ahmet'in birden bire gelmesini ve halinin hal olmayışını.
" Tavırları bir tuhaftı günlerdir. Gecede birden bire gitti..."Dedi içinden.Maşita ve Musa korku ile annelerine sarıldılar.
Asiye'de hiç bir şeyden habersiz namaz kılıyordu diğer odada.Osman ve arkadaşları müsade isteyip evi aramaya başladılar. Arkadaşları ararken Osman aileye öfkeyle olup biteni ve kardeşinin durumunu anlatıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabr-ı Sükût 4.Seri (Ahde Vefa Asiye)
RomanceNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... "Ah ah bilimiydim ki...