Merak edenlere gelsin.
🌹🌹🌹
Osman artık hayatının bir kasırgaya kapılıp gittiğinin farkındaydı. Hiçbir şey eskisi gibi değildi. Eskisinden daha sinirli ve öfkeli birisi olup çıkmıştı. Üniversitede ki öğrencileri ve stajer doktorlar, eğitimler verdiği cerrahlar bile karşısında duramıyordu. Hepsi Osman'ın kasırgasından nasibini fazlasıyla alıyordu. Hepsi şaşkınlardı önceden kızgın bile olsa böyle olmayan hocaları Osman'a neler olduğunu merak ediyorlardı...
Asiye zaten ruh gibiydi. Olanlara duyduklarına bir türlü inanamıyordu.
Ama yarım kaldığını, yarım bırakıldığını, ıssız bırakıldığını en önemlisi de kandırıldığını canı yana yana öğrenmişti. Ciğerleri, kalbi, ruhu zorla bedeninden alınmıştı.
Yarım bir cümle olarak bırakıldığını iyice anlamıştı da sonuna hangi noktalama işareti konulacak bir türlü bilemiyordu. Gözyaşları seller olup akıyordu ama nafileydi...*****
Osman delirmenin eşiğindeydi artık.
Duyduklarına tahammülü de kalmamıştı artık. Bir hışımla dönerek " yeter artık !" Diyerek öyle bir tokat vurdu ki sesi odada inlemişti. Erva hanım ve kızları şoka girmişlerdi.Erva hanım oğlunun karşısına geçerek " yazıklar olsun sana Osman! Bunu unutma! Benim kızıma kardeşine bunu da yaptın ya !" Dedi.
Osman kaşları çatık bir şekilde annesine ve kız kardeşlerine bakarak
daha önce hiç yapmadığı bu şeyi düşünmeye başlamıştı. Ama zerre pişmanlığı yoktu.🌹🌹🌹
Sizce neler oluyor?
Bu tokatı yiyen kimdi ve niçin yedi?
Hak etmiş midir?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sabr-ı Sükût 4.Seri (Ahde Vefa Asiye)
RomanceNOT:ÇALINTI VEYA EN UFAK BİR KOPYALAMA DURUMUMDA AVUKAT KUZENİM VE ABLAM TARAFINDAN GEREKEN TÜM YASAL İŞLEMLER YAPILACAKTIR... KURGUMUN HİÇ BİR KURUM VEYA KURULUŞLA ASLA VE ASLA EN KÜÇÜK BİR İLGİSİ YOKTUR TAMAMEN HAYALİDİR... "Ah ah bilimiydim ki...