FemLock! AU

•Serpentine'de Skandal•Kısım 1•

Kardeşimin ve eşinin aramıza katıldığı geceden yaklaşık 2 hafta geçmişti ve bu süre zarfında arkadaşım Sherly Holmes,kafasını yastıktan kaldıramayacak kadar hastalandı.

İlk başta halsizlik ve uykusuzluk belirtileri ile başlayan KOAH hastalığı geceleri geçirdiği solunum nöbetleriyle devam etti.Arkadaşımın bu zor durumunda derhal müdahale edebilmek için bir süre daha birlikte uyuduk.

Haftalardır çözmeye çalıştığı Mumyanın Burnu davası için kendini oldukça yıpratmış ve aşırı sigara tüketmişti.Hatta bir gece onu yerde çırpınırken yakaladım.Yanına koştuğumda iki kolunda da 5'e yakın nikotin bandı olduğunu fark ettim ve kâbus gördüğünü anladım.

Yine de müşterilerimizden çözmemizi istenen ilginç vakalar geliyordu.Ben de bir işte çalışmadığımdan oldukça sıkışık bir döneme girdik.Kardeşime yansıtmak istemediğimden mailime gelen herhangi bir davayı kabûl etmeye karar verdim.Müşterilerimizin yaşadığı olayların çözümü ne kadar kolay görünse de aklıma Sherly'nin "En zor vakalar çözümü en basit görünenlerdir." lafı geliyor ve arkadaşımın yeteneklerine sahip olmayışımdan dolayı umutsuzluğa kapılıyordum.Sonuçta,ben bir "üniformalı adam" gördüğümde sadece bir "üniformalı adam" görüyordum.Sherly ise o adamın tıraşından,subay mı,albay mı,asker mi ya da hangi bölükte olduğunu anlayabiliyordu.Kişiliğini bile tek bakışta çözümleyebilirdi.

Pencerenin önünde kara kara düşünürken telefonum çaldı.İrkilerek karamsar düşüncelerimden sıyrılıp arayanı cevapladım.
"Buyrun?"
"Johanna Watson ile görüşüyorum,değil mi?"
"Ta kendisi."
"Güzel.Şimdi,sizden aşağı inmenizi ve kapınızın önünde bekleyen siyah limuzine binmenizi rica edeceğim."
"Ne bu? Telefon şakası mı? Siz de kim oluyorsunuz?" dedim zaten bozulmuş sinirli tavrımla.Sonradan duyduğum ad ile söylediklerime pişman oldum.
"Ben Myra Holmes.Tam olarak tanışmadık ama yılbaşı gecesinden hatırlıyorsunuzdur.İşlerim dolayısıyla çok kalamamıştım bu yüzden sohbet edememiştik.Eğer,benimle Queen Mary's Rose Garden'da buluşursanız ben de size Pall Mall'dan iyi bir teklifle gelmiş olacağım." dedi ikna edici ses tonuyla.
"Elbette! Kaba tavrım için bağışlayın." dememle telefon yüzüme kapandı.Neydi şu Holmes kardeşlerden çektiğim...

Erkek kardeşimi olanlardan haberdar ederek yanımda gelmesini istedim.Etrafımda güvendiğim birinin olması içimi rahatlatacaktı.Eşinden de Sherly'nin yanında kalmasını rica ettik.Önemli bir durum olursa Bay Hudson ilgilenecekti.Ayarlamaları yapıp kardeşimle,gönül rahatlığıyla binadan çıktık.Lüks limuzine bindik ve bize çok da uzak olmayan ünlü gül bahçesine vardık.

                                       ***

Ziyaret saati olmasa gerek,etrafta kardeşim,ben ve iki iri yapılı korumadan başka insan yoktu.Manzara,çeşit çeşit güllerle,heykellerle ve Meryem'in tarihiyle kaplıydı.Ördeklerin yüzdüğü göletin ordaki çimenlikte yalnız başına bir bank duruyordu.Önceki ziyaretlerimde burada bank bulunmadığından emindim.Daha sonra bankta oturan kadını görünce özellikle bizim için koyulduğunu anladım.

Birkaç adım attıktan sonra kafamı uzatarak "Bayan Holmes?" dedim.Koruması "Buyrun Bayan ve Bay Watson.Banka oturun." dedi.
Adamın kalın sesi,sanki,dediğini yapmazsak suratımıza iki tane yumruk geçirecekmiş gibi çıkmıştı.Kardeşimin tedirgin bakışlarıyla karşılaşınca ben de bir kötü oldum.Banka oturduk.Myra Holmes solda ben ortada kardeşim ise sağ taraftaydı.Bank,tam da üç kişilikti.

Yanımdaki solgun yüzlü,baygın bakışlı,fazlasıyla zayıf ve oturmasına rağmen kendini belli eden uzun boylu kadına baktım.Bir asilzadenin giyim tarzına sahipti ve ayak bileklerine çıkan kırmızı botuyla dikkat çekiyordu.