-33. Koşu bandı.

1.7K 101 5
                                    

Diğer bölüm Ezgi'den olacak.  Hikayenin finaline az kaldı, duyrulur jkljljk :DdD

Multideki tatlı çift Bora ve Lara'nın reeli. :D 

 

**

Kahkaha atıp, onu orta parmağımla uğurladım. 

Gittiğine emin olunca kapıyı kapatıp arkamı döner dönmez iki tane kocaman sırıtan imalı gözlerle karşılaştım. ''Size açıklama yapmayacağım.'' 

''Yapacaksın, Lara. Yapacaksın.'' Bir an Bora burada zannettim ama o salak çoktan gitmiş olmalıydı. 

''Yağmur, Bora gibi psikopat psikopat konuşma. Benimle ancak o öyle konuşabilir.''

İkisi de kollarımı çekiştirip beni mutfağa doğru peşlerinden sürükledi. ''Dün gece beraber mi uyudunuz?''

Cevap vermedim. ''Sabah niye çığlık atıyordun?''

Yine cevap vermedim. ''Tamam, son soru. Bir şey yaptınız mı? Bize hemen anlat nasıl ol-''

''Hayır, saçmalamayın. Kahvaltı edelim hadi.'' 

Kızlarla kahvaltıya oturduk ve hayvan gibi yediler. ''Bundan sonra kahvaltıyı da sende yapacağız, Lara.'' Aylin ağzındakileri göstererek gülerken gözlerimi kapattım. 

''İştahımı kaçırıyorsunuz,'' dedim. 

''Aman, biz senin yerinede yeriz.'' Yağmur'a bezmiş bezmiş baktım. 

Kahvaltıda hayvan gibi tıkınan arkadaşlarım spor salonu diye tutturunca kalkıp hazırlanmaya başlamıştım. Yağmur yine bana şort giymem için kafamı ütülemeye başladığında, kot şortumu dolabıma sallayıp bir eşofman geçirdim. ''Spora gidiyoruz.'' dedim bastıra bastıra. 

''Sporda Bora'da olabilir.''

''Çıkar bakayım şu, uçuk kırmızı pantolonu.''

Sevgilim en azından yüzüme bakılacak kadar güzelleşmemi isterdi, her halde. Gerçi beni çirkin buluyordu ama olsun. 

O lafı ne koymuştu ama, ilk defa anneme ve babama beni yaparken özenmedikleri için sövmüştüm. Özenmemişler işte, bu açık ve net.

''Şort?'' 

''Al, onu bir yerine-'' derin bir nefes verdim. ''Neyse, Yağmur. Bak mutlu olmaya çalışıyorum.''

''Zaten mutlusun.'' dediğinde tek kaşımı kaldırdım. ''Bu maske, bebeğim.''

Elimi yüzüme sürtüp saçma şekiller almasını umursamadım. Sonra yüzümü astım. ''Anladın mı?''

''Ah, Lara. Salak, gerizekalı...''

Pantolonu bacaklarımdan geçirmeye çalışırken kilo aldığımı anlamıştım. Bu pantolon bana olmalıydı. Olması gerekiyordu. Düğmeyi ilikleyemeyince önümdeki saçı savurdum. ''Ver eşofmanı. Uğraşamam, bununla.'' deyip bacaklarımdan sıyırdım pantalonu.

Aylin bana eşofmanı fırlatırken havada yakaladım. ''Bora da beni beğenmese de olur. Ona mı hazırlanıyorum ben? Gitsin o zaman güzel kızlara baksın. Çok da umrumda.''

Yağmur çeneme dayanamayıp, telefonuyla uğraşırken eşorfmanı giydim. ''Zaten bay mükemmel çok daha iyilerini hak ediyor. Şu fiziğe bak. Çocuk gibi, sanki lisenin ilk başlarındayım. Şu göğüslere bir bak; Keşke tas kapatsaymışım ufakken, anca büyürdü. Hele şu kalçalar, ah pardon kalça diye bir şey yok ki! Neyseki bacaklarım düzensiz değil. Ya da ben öyle görüyorum.''

ŞİŞE ÇEVİRMECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin