Küçük Tesadüf Büyük Aşk (TAMAMLANDI)

25. BÖLÜM

***HERKESE KEYİFLİ OKUMALAR...***

Fırat iki haftadır şehir dışındaydı. Bir dava için gitmiş oradan da Ankara'ya ailesinin yanına uğramıştı. Nihayet bu gün dönüyordu.

Telefonum çaldığında saat 6'yı geçmişti. Fırat akşam için bana yemeğe gelecekti. Bana gelirken istediğim bir şey olup olmadığını soruyordu.

''Sen gel yeter, her şey var'' diyerek kapatmıştım telefonu. Sonrasında işlerimi erken bitirebilmek için bütün gün deli gibi koşturmuştum.

Neyse ki işlerimi erkenden bitirip eve gelebilmiştim. Üzerimi değişip mutfağa geçtim ve hızlıca bir şeyler hazırlayıp masayı kurdum.

Sonra da koşar adım odama çıkıp akşam için hazırlanmaya başladım. Bir kaç kıyafet denemesinden sonra ortalığı toplamaya başlamıştım ki çalan kapıyla son bir aynaya bakarak kapıya koştum .

Fırat açılan kapıdan hızla girip kapatırken beni kollarının arasına alıp sıkıca sarılmış ve öpmüştü. Günlerin özlemini dudaklarını dudaklarıma bastırarak gidermeye çalışıyordu anlaşılan.

Ayrıldığımızda ikimizde nefes nefese kalmıştık. Fırat daha fazlasını isteyen gözlerle bana bakarken benim bedenim uyuşmuş başımı döndüren öpücüğünün etkisİnden çıkamamıştım hala. Nefesimi ve kalp ritmimi düzene sokmak için çabalıyordum ki dudaklarımız tekrar buluştu.

Nihal'i kaldırıp kucağıma aldım. Nihal de bacaklarını benim belime sararken kollarını boynuma kaldırıp kendini bana bastırdı.

Bu hareketi kendimden geçmeme sebep olurken dudaklarımı ayırmadan içeri geçip koltuğa oturarak Nihal'i uyanan erkekliğime bastırdım.

Nihal hızla kendini geri çekmek için bir hamle yapmıştı ama onu engelleyip daha da sıkı sardım ve öpücüklerimi daha da yoğunlaştırdım.

Şu an tek istediğim şey onun sıcaklığıydı. Nihal'i istiyordum. Artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Şimdi burada benim olmalıydı. Hep benim olmalıydı.

Sabah, akşam, gece, gündüz, her saniye onunla bir beden olmalıydık. Ellerimi yavaşça badi'sinden içeri kaydırdığında Nihal'in nefesi kesilmişti. Ağzından çıkan ufak inleme delirmeme neden olacak cinstendi.

İşte o ses benim ateş almama yetmişti. Onu daha hırçın öpmeye başlamıştım. Bana karşı koymaması için ellerim bedeninin her yerinde gezinmeye başladığın da ağzından bir inleme daha çıkınca iyice kendime bastırdım.

Ellerimi biraz aşağı indirip badi'sini çıkarmak için girişimde bulunmuştum ki Nihal dudaklarını zorlukla ayırıp nefes nefese boğuk bir sesle ''korkuyorum'' dedi.

Sessiz kalıp tekrar ona eğildim ve öptüm. Yavaş yavaş öpücüklerimi boynuna indirdim. Sonra yavaş yavaş kulağının altına kadar devem ettirdim.

''Korkma sevgilim, canını yakmayacağım'' diyerek boynunu öpmeye başladığımda Nihal bir kez daha inlediğim de tekrar dudaklarımızı birleştirdim. Öpmeye, dudağına küçük ısırıklar bırakmaya başladım.

''Artık duramam güzelim'' dediğim an da Nihal kendini geri çekti. Kalkmak için girişimde bulunurken ellerimi beline indirip onu tuttum. Ama Nihal ellerimi tutup benden kurtulurken ayağa kalkmayı başardı.

Nefesi düzensiz bedeni alev alev yanarken bir adım daha geri giderek kafasını iki yana salladı.

''Yapamam Fırat'' dedi kesin bir ifadeyle. Şaşkınca ayağa kalktım ama korkutmamak için mesafeyi kapatma girişiminde bulunmadan tam karşısında ona bakmaya başladım..