🍓°1

1.5K 168 52
                                    

4 yıl olmuştu yazmayalı.
Elimde ki pembe günlüğün kapağını elden geçirip burukça tebessüm ettim.
Bu sırada Lisa'yı tamamen unutmuştum bile.

Aşağıdan gelen annemin sesi ile kendime gelebilmiştim.

"Chaeyoung!Hadi Lisa seni bekliyor!"

"Geliyorum!"

Dizliklerimi takıp koşarak aşağı indim.

Lisa ve annem mutfak masasında oturmuş beni bekliyordu.

"Şey biraz daha bekleyebilirdim sorun değil zaten kök saldım."

Gözümü devirdikten sonra annemin kollarını birleştirmiş çatık kaşlarla bana baktığını gördüm.

Lisa'yı benim kadar seviyordu ve her zaman onun iyi bir kız olduğunu,onunla arkadaşlık kurmam gerektiğini söylemişti.

Bende Lisa'yı sevdiğim için bana sorun değildi.

Bir kaç dakika sonra kaskımı taktığımda yüz ifadesi anında değişmiş ve ikimizinde yanaklarından öptükten sonra iyi eğlenin diyip bizi yolcu etmişti.

Güzel bir bahar gününde,öğle saatinde Lisa ile bisiklet sürmeye çıkmıştık.

Liseye gitmenin verdiği gerginliği aldığı su geçirmez bir gerçekti.

Lisa ile 9 yıldır -yani ilkokul 2. sınıftan beri- karşı komşu,sınıf arkadaşı,en yakın arkadaş,sırdaş ve sıra arkadaşı konumundaydık.

Bu kızdan kurtuluşum yokum anlayacağınız.

Sahil kenarında bir kaç kez turladıktan sonra kayalıklara oturduk.

Lisa sırt çantasından çıkarttığı su şişesini bir dikişte bitirimişti.

"Bu sefer bir sorun olmadı."

Doğrulayan mırıltılar ile başımı karşımda ki denize çevirdim.

Sorun derken bahsettiği şey,bir önceki bisiklet sürüşümüzde pamuk şeker satıcısına çarpması ve bir öncekinde de bisikletini denize uçurmuş olmasıydı.

Lisa bir an dikelip cebinden çıkarttığı ayna ile saçını düzeltti.

Sinyali çaktığım için bir şey demedim.

"Naber Lisa.Yine bisiklet sürüşümü?"

"Aynen.Sen?"

"Arkadaşlarımla sahil kafelerinden birinde vakit geçiriyoruz gelmek istersen beklerim."

"Ah,şey gördüğün gibi Chaeyoung ile vakit geçiriyorum."

"Anladım...Sanada merhaba Chae."

"Chaeyoung."

Diye düzelttim.

"Peki,sana da merhaba Chaeyoung.Nasılsın?"

"İyiyim Jennie."

"Peki beni sormayacaksın demekki.Neyse kızlar,size iyi eğlenceler."

Jennie Lisa'ya göz kırpıp yanımızdan ayrıldı.

"Jennie geldiğinde neden böylesin?"

"Ondan haz almıyorum Lisa.En yakın arkadaşım olarak ondan hoşlanman benimde onun yanında sevecen ve iyi olmam gerektiği anlamına gelmiyor."

"Neden ama bu kız sana bir şey yapmadı."

"Yapmasına gerek yok sevmiyorum Lisa.Tavrıları itici geliyor.Çok yapay birisi sanki her hareketini kasıtlı yapıyor gibi."

"Ah peki...Ben markete gidiyorum istediğin bir şey?"

Ayağa kalkıp benden bir cevap beklediğinde yan bakış attım.

"Sormam bile hata.İki kutu çilekli süt tabiki de."

Ve markete gitti.

Denizin manzarası ile baş başa kalmıştım.

Bu aralar daha çok içime kapalıydım ve agresiftim.

Belki de hiç giremediğim ergenliğimi yeni yaşamaya başlamışımdır.

Ya da belki de artık değişmişimdir ve kişiliğim böyledir.

Elimi telefonumu almak için cebime attığımda yanlışlıkla çorap kayalıklara düşmüştü.

Muzlu çorabı geri alıp sıkıştırarak cebime geri koydum.

Bana şans getirdiğine inanmayı bırakalı uzun süre olmuştu.

Ya da diğer bir tekinin dünyanın diğer ucundan olsa bile geri döneceğine inanmayı bırakalı...

Romeo and Juliet❞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin