🍓°5

1.1K 111 40
                                    

Günlerden cumartesi olmasının mutluluğu ile yataktan çıkıp lavaboya doğru ilerledim.

Hava pek güzel sayılmazdı,fakat bu yersiz mutluluğuma da engel değil di.

Yüzümü yıkayıp çişimi yaptıktan sonra ellerimi yıkadım ve tuvaletten çıktım.

Haftasonu olduğu için babam işe geç gidiyor du ve annemde evdeydi.

Cumartesi akşamları ailem ve Lisa'nın ailesi birbirlerini akşam yemeğine çağırırdı.Bu haftanın akşam yemeği de bizdeydi.

Ailelerimiz yıllardır çok yakındı.Çocuklarının olduğu gibi.

Annem hızlı bir şekilde salonda dolaşırken,süpürge makinasından çıkan ses kulaklarımı acıtıyordu.

Mutfakta ki tezgahın karşısında bulunan bar sandalyelerine oturduğum da sonunda kulak acıtan ses durmuştu.

Orta da duran büyük sürahiden,büyük bardağa su doldurup tek bir dikişte hepsini içtim.

Babam koltuklardan birinde gazete okuyor ve annem yerleri siliyordu.

"Evlendiğimizden beri aynı makinayla ev temizliyorum WonShik!"

Annemin sesini taklit ederek sürekli tekrarladığı sözü söyledim.

Annem bana yan bakış attıktan sonra yeri silmeye devam etti.

"Gerçekten,sürekli bunu söyleyeceğinize neden yeni bir süpürge almıyorsunuz?"

"Çünkü baban her seferinde bir bahane buluyor."

Annem viladayı bırakarak ellerini beline koydu ve babama doğru döndü.

Babam gazetesinden başını kaldırdı.Konudan haberdar olmadığına emin olsam da anlaması uzun sürmedi.Çünkü bu tartışma artık rutinleriydi.

"Bir ara alırız canım."

"Hangi ara?Sürekli bir ara diyorsun.Bu makinaları artık ikinci el mağazalarında bile bulamıyorlar."

"Acaba müzeye versek kabul ederler mi?"

Gülerek espri yaptığımda annemin ayağında ki terliği kafama nişanladığını görmemiştim.

"Anne!"

"Sus!"

"Ay tamam."

Koşarak odama gidip kargaşanın içinden çıktım ve derin bir nefes aldım.

Aynanın karşısına geçip başımı ovdum.İyi bir atıştı cidden...

Pjamalarımdan kurtulmam gerektiğini düşünüp üstüme Simpsons baskılı beyaz bir tişört altıma ise gri eşofmanımı giydim ve saçlarımı tarayıp topuz yaptım.

Saçlarımı sarıya boyamamdan dolayı bakımları da zor oluyordu bu yüzden aynanın önünde milyon tane saç bakım ürünü vardı.

Şuan birini kullanmak için üşenmiştim bu yüzden öylesine taramıştım.

Lisa ile cumartesi sabahı kahvaltısını sözleşmiş olduğum için beyaz spor ayakkabılarımı giyip;telefonumu,cüzdanımı ve evin anahtarını alıp dışarı çıktım.

Sahil Boyu Kasabası burdan-yani şehir merkezinden-pek uzak değildi.Bu yüzden Lisa ve benim alışkanlık haline getirdiğimiz bisiklet sürüşlerimiz ve arkadaşlarımızla birlikte olduğumuz vakitler hep burada geçerdi.

Şehrin karmaşasından,trafik seslerinden ve şehrin günlük karmaşasından kurtulduğumuz,bizim gibi gençlerin küçük cennetiydi Sahil Boyu Kasabası.

Romeo and Juliet❞ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin