11. bölüm - Öpsem seni

1K 96 40
                                    

( Yazar'dan )

Serkan, Melis, Sinem ve Ahmet Burak'ın evinden çıktılar. Merdivenleri inerken Melis ile Sinem önden yürüyorlardı, Serkan ise Melisin tam arkasındaydı. Melis Serkanın nefesini ensesinde hissediyordu. 

Merdivenler bir-iki dakikada bitmişti. Ama bu kısacık zamanda ki yakınlaşma Serkanı çok fena yapmıştı. Apartmandan çıktıktılar ve dördü aynı yönde yürümeye başladılar. 

A: Bir şey diyeceğim. Burak'ın anne ile babası bildiğim kadarı ile varlıklı insanlar. Oğullarına bir ev alsalar da bu çocuk kiradan kurtulsa fena mı olur?

SE: Oğlum sen bunları tanımıyorsun. Burak neler çekti çocukluğunda sırf onların keyfi bozulmasın diye. 

S: Bu kadar da olmaz ki ya. 

ME: Nasıl bu kadar umursamaz olabiliyorlar? 

A: Biz yardım edelim. Olmaz mı?

SE: Olmaz. Daha önce denedik neredeyse bir ay kendimizi affettiremedik. O yüzden bence hiç karışmayalım. İstemiyor yani zorlamaya gerek yok. Babam da onunla çok konuştu ama her şeyi  kendi başına halletmek istiyor. 

ME: Nereye gidiyoruz biz şimdi? 

A: Ben eve gidiyorum. Bir duş alıp sabah kadar uyuyacam. 

Serkan güldü. Ellerini ceplerinden çıkarıp Ahmeti omuzlarından tuttu ve  sarstı. 

SE: Yoruldun mu paşa? Eee Ahmet bey öyle mafya peşinde koşmak kolay değil. 

A: Yapma oğlum ya zaten her yerim ağrıyor. 

S: Biz ne yapacağız?

Diye sordu Melise. 

ME: Bilmem. Bende belki eve giderim. Gel istersen bizde takılırız. 

S: Olablir aslında benim yapacak bir şeyim yok. 

A: Serkan sen?

SE: Ben? Hiç bir fikrim yok. Takılırım ben de bir yerlerde. 

Melis fısıldayarak konuştu. 

ME: Çağlayı ara sen gezip tozarsınız. 

Serkan duymuş. Çarpık gülüşünü yaptı. 

SE: Efendim bir şey mi dedin?

ME: Ne münasebet ben sen ile konuşmuyorum bir kere. 

SE: Haa tabi tabi. 

Melis yanlarından geçen taksiyi durdurup arka koltuğa oturdu. 

S: Görüşürüz. 

Deyip o da arabaya bindi. Ahmet arkalarıdan el salladı. 

A: Ben de bir taksi bulayım bari. 

SE: Dur dur şuradan ana yola çıkalım buluruz. 

A: Nereye gitmeyi düşünüyorsun?

SE: Eve gidecem abi yalnız başıma nereyi gezeyim. 

A: Niye öyle dedin kıza?

SE: Kızınca çok güzel oluyor da ondan. Yanakları böyle al al oluyor. 

A: Sen var ya sen çok fenasın.

İkisi de gülerek yürümeye devam ettiler. 

***

Ömer ne yapmalıydı? Defneye söylemeli miydi Fikretin geleceğini? Niye söylemesin ki? Ya da niye söylesin onlar için Fikret o kadar önemli değildi ki? Defnenin Fikretten haz etmediğini biliyordu. Gıcık kapıyordu ona. Normaldi tabii. Bir adam onun karşısına dikilip karısına aşık olduğunu söyleseydi Defneden daha tehlikeli olurdu. 

Bitmeyen AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin