Bitmeyen Aşk

17. bölüm - Yasak hareketler

( Yazar'dan ) 

Bütün gece Serkanın başı Melisin kucağında uyudular. 

Güneş evin içini aydınlatmaya başladığında Serkan gözlerini açmaya başlamıştı. İlk önce durumun farkına varamamıştı. Gözlerini ovaladı ve kıpırdanmak istedi. Yattığı yerin ne yastık, ne de yatak olmadığını anlayınca gözlerini kocaman açtı. Saçlarında hissettiği elleri tutup gözlerinin önüne getirdi. 

Yok artık! 

Evine biri girmiş, bir de yanına yatmış. Onun ise ruhu bile duymamıştı. 

Kalkıp arkasına baktı. Melis başını arkaya yaslamış uyuyordu. Serkan şaşkınca onu izlemeye başladı. Burada olduğunu nasıl anlamıştı? Ne zaman gelmişti? Bütün gece nasıl uyumuştu bu şekilde? Hiç bir fikri yoktu. 

Melisi yatırmak istedi. Onu kucağına alıp yükarı yatağa götürmek için merdivenlere doğru yöneldi. Bir kaç adımdan sonra Melis uyanmıştı. 

ME: Serkan? 

Deyip onu itti ve kucağından indi. 

ME: Napıyorsun sen? 

SE: Ben... Seni yükarı yatağa yatıracak- Bir dakika ya. Asıl sen napıyorsun? Burada olduğumu nereden anladın? 

ME: Ben senin odana girip biraz ortalığı karıştırmış olabilirim. 

Dedi suçlu bir şekilde. Serkan güldü. 

SE: Vay be. Melis hanıma bakın. Okadar çok mu özledin beni? 

Dedi dalga geçer gibi. Ona yaklaşıp ellerini beline koydu. 

ME: Saçmalama Serkan!

Deyip onu itti. 

ME: Sizinkiler ne haldeler haberin var mı? Bütün gün haber vermeden nereye gidiyorsun sen? Meraktan öldüler insanlar ya.

SE: Tamam ya sakin ol. 

ME: Sakin falan olmayacağım. Hemen anneni ve babanı ara!

Serkan tam bir şey söyleyecekti ki Melis sesini yükseltti. 

ME: Hemen dedim!!!

SE: Tamam ya. Allah Allah. 

Telefonunu cebinden çıkardı ve açılmasını bekledi. Açıldığında ekranda gördüğü şey ile şaşırdı. 113 cevapsız arama ve 64 tane mesaj vardı. 

Durum sandığından daha kötüydü. Annesini aradı. Defne hemen açmıştı. 

D: Oğluşum? Neredesin oğlum sen? Aklım çıktı sana bir şey oldu diye? Niye aramadın beni? 

SE: Şarjım bitmiş anne. 

ME: Yalancı!

Serkan parmağı ile susması için işaret etti. 

D: Niye eve gelmedin evladım? 

SE: Anne ben iyiyim merak etme. Biraz daha takılırım burada. 

D: Oğlum babanın kalbi iyi değil. Bunu bildiğin halde niye haber vermiyorsun? Sebebi mi olacaksın bu adamın? 

SE: Babama bir şey mi oldu anne?

Dedi panikleyerek. 

D: Yok, şimdilik bir şeyi yok çok şükür. Ama sen böyle yapmaya devam edersen olacak. 

SE: Tamam anne. Bugün hastanede sunumum var. Onu bitirdikten sonra eve geleceğim. 

D: Oğlum şimdi gelsene. Kahvaltını eidp öyle gidersin hastaneye.