24-Jongin'e En Fazla Bu Kadar İhanet Edebilirim

977 110 80
                                    

Bölümsüz kaldığımda kendime acımayacağım. 🙂

''Bu yaptığı saçmalık.''

Sıcak bir yaz günüde yapmak istediğim son şeyleri yapıyordum. Bayan Choi'nin bizi okulda kimsenin kalmadığı bir günde çağırıp son sınavların sonuçlarını yanımızda kontrol etmesi ve bundan dolayı Chanyeol'un söylenip durması bunlardan sayılırdı.

''Pekala. Bitti artık gidiyoruz işte.''

Benim yerime cevap veren kişi en az benim kadar sıkılmış görünen Tao'ydu. Başımı sallayarak onu desteklediğimi gösterdim. Chanyeol neyse ki sonunda susmaya karar vermişti.

Onları eve bırakmayı teklif ettiğim için birlikte arabama doğru gidiyorduk. Issız alanda dikkat çeken iki arabadan biri bana aitti.

''Onun ne işi var burada?''

Tao'nun çatık kaşlarla sorduğu soruyla dikkatimi ona verdim.

''Kimin ne işi var?''

Sıcak havaya rağmen enerjisi tam olan Chanyeol araya girip sordu. Tao'dan cevap beklerken bir yandan gömleğini çekiştirerek biraz serinlemeye çalışıyordu.

''Abim burada.''

Başka bir şey söylemeden hızlı adımlarla arabamın birkaç metre ötesindeki diğer arabaya ilerlemesini izledim.

''Abisi mi varmış?''

Chanyeol'un sorusuna omuz silktim. Bu konuda bildiğim bir şey olduğu söylenemezdi. Ama Tao'nun daha önce abisinden bahsetmediğine emindim. Bir an kendimi abisinin nasıl biri olduğunu merak ederken buldum. Tao'yla yakın sayılırdık. En azından bir abisi olduğunu bilmem gerekiyordu.

''Yok artık.''

Arabadan çıkan uzun bedenle gerildim. Ufak ufak attığım adımların tamamen dururken elim ağzımı buldu.

''Ne? Ne oldu?''

Chanyeol aniden neye tepki verdiğimi bulmak için etrafına bakınırken benim gözlerim şimdi bakışları bana kilitlenmiş tanıdık siluetteydi. Bana gülümsediğini görünce daha fazla rezil olmamak için elimi ağzımdan çektim. Adımlarım istemsizce ona yöneldi.

''Onu tanıyor musun?''

Chanyeol birkaç adımda bana yetişince sordu. Tanıştığımız gecenin aksine üzerinde basit bir tişört ve pantolon vardı fakat evet onu tanıyordum.

''Yifan. Onu tanıyorum.''

Tao karşısında ona bir şeyler anlatmaya çalışırken Yifan beni izliyordu. Yanına gidip karşısında durana kadar sakin bir gülümsemeyle beni süzdü.

''Sehun?''

Neşeli bir sesle beni karşılaması ona bir şeyler anlatmaya çalışan Tao'nun sessizleşmesini sağladı. Esmer oğlan şaşkınca bana dönerken abisiyle nereden tanıştığımızı merak ettiğini biliyordum.

''Merhaba Yifan.''

''Birbirinizi nereden tanıyorsunuz?''

Chanyeol'un sorusuyla Yifan'a baktım. Gergin bakışlarımı fark edince yüzüne yamuk bir gülümseme yerleşti.

''Bir mekânda karşılaşmıştık. Tanışıp biraz sohbet ettik. Hepsi bu.''

Sadece ikimizin bildiği sırrı saklamanın verdiği heyecan gözlerinden okunuyordu.

''Neden buradasın Yifan?''

Tao bıkkın bir sesle söyledi. Abisine bu şekilde davranması beni şaşırtmıştı. Yifan'ın burada olmasından hoşlanmamış gibiydi.

Where Butterflies Never DieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin