bölüm 16

838 73 24
                                    

çok erken başlayan ve zamanın yavaşladığını hissettiren günlerden biriydi. neredeyse elli saattir ayakta gibiydi ve bugün hangi gündü?

"neyi düşünüyorsun jaehyun?"

"hm?" jaehyun kaldırdığı kaşlarını indirerken sordu. doyoung ona hafifçe gülümsedi. "oh. sadece eve gidip uyumak, yıllarca uyumak için sabırsızlanıyorum. evet... bir yıl kulağa iyi geliyor."

bugün finallerinin son günüydü ve jaehyun çok yorulmuştu; evine gitmek, yemek yemek ve uyumak için sabırsızlanıyordu.

ama aynı zamanda, doyoung'la daha fazla vakit geçirmek istiyordu.

aklını okumuş gibi, doyoung jaehyun'un elini tuttu. "gidelim bebeğim."

doyoung evine kadar jaehyun'u sürükledi.

jaehyun'un evine geldiklerinde, doyoung dolapların içlerini karıştırmaya başladı. "hey jaehyun, tencerelerin nerede?"

"en soldaki dolapta olmaları lazım. neden soruyorsun?"

"bize biraz ramen ve atıştırmalık hazırlayacağım. sen de bir film seç, böylece yerken izleyebiliriz. tamam mı?"

"tamam."

--------

jaehyun yorulmuş bir şekilde sıcak kanepeye uzandı ve vücudunun iyice kanepeye yayılmasına izin verdi.

doyoung elini jaehyun'un kısa, siyah buklelerinin arasından geçirdi. saç tutamları âdeta avcunun içindeki çizgileri takip ediyor gibiydi ve cildini gıdıklıyorlardı. doyoung jaehyun'un kafasına parmaklarıyla hafif hafif masaj yapıyordu.

jaehyun iç çekti ve kafasını tekrar doyoung'un koluna yasladı.

sevimsiz bir korku filmi izlerken kanepede yan yana oturdukları düşünülürse bu biraz garip olmalıydı, ama değildi.

jaehyun'un başı ağırlık yapmaya başladığında doyoung onun uyuyakaldığını biliyordu. bu sırada ekrandaki kız çığlık attı.

doyoung saçlarındaki elini hareket ettirmeyi bıraktı ve jaehyun birkaç mırıltı çıkardı ama uyanmadı.

doyoung kıkırdadı ve jaehyun'un alnına dokundu. onun yüzünü göremiyordu, ama jaehyun'un  gözlerini zar zor açtığını söyleyebilirdi. "uyandım," diye mırıldandı, sesi uykulu çıkıyordu.

doyoung hiçbir şey demedi ama ellerini tekrar hareket ettirmeye başladı. jaehyun neredeyse mırlayacaktı.

jaehyun'u tekrar sarstı. "tamam, uyandım."

doyoung sırıttı. "elbette uyandın," sesi alaycıydı.

jaehyun inledi  -tam bir inleme gibi değildi- çok yorgun gözüküyordu. "bu çok iyi hissettiriyor."

doyoung güldü. "sana söylemiştim bebeğim."

jaehyun yarı açık gözleriyle doyoung'a baktı. "gerçekten uyanığım," diye mırıldandı.

doyoung dalga geçti. "evet, elbette," koltuktan kalltı. diğerinin de elinden tutarak ayağa kaldırdı. jaehyun ilk önce biraz sallandı ama ayakta kalmayı başardı. "hadi seni yatıralım."

lavender::dojaeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin