1.7

2.7K 178 24
                                    

#Charlotte Lawrence- Just The Same

"Ya anne yalvarırım vallaha hemen gidip geleceğim!"

"Hayır Elvan! Olmaz dediysem olmaz."

Ben böyle işe bir şey derdim ama. Hayır yani Mavi'ye parkta buluşmayı teklif ederken aklım nerdeydi benim?

Muhtemelen Bradd'e...

Ofladım. Konserden sonra aldığım dışarı çıkma yasağı yüzünden annem şimdi parka gitmeme izin vermiyordu. Acilen bir plan yapmalıydım.

Patates doğrayan annemin yanından ayrılıp salona geçtim ve telefonu elime alıp ne yapabileceğimi düşündüm. Annem kendi isteğimle dışarı çıkmama asla izin vermezdi. Ama eğer bir iş çıkarsa...

Aklıma gelen şeyle "Yes be!" diyerek sessiz bir çığlık attım.

Allah aşkına söyleyin bana, benden daha zeki biri var mı bu dünyada?

Ay tabiki de yok!

Şeytani bir ifadeyle telefonu elime alıp çabuk planımı uyguladım. Daha sonra koltuğa oturup içimden bir dakika saydım.

Tam elli sekizinci saniyede "Elvan!" diye bağırdı annem. "Ayaz'ın kardeşi anaokulunda hastalanmış. Git onu alıp eve bırak çabuk."

Allah allah bak sen şu işe...

"Ya hayır ben gitmem!"

"Elvan ayağa kaldırma beni! Çabuk diyorum çocuk bekliyor!"

Yalandan bir oflamayla "Aman be!" diye bağırdım. "Zaten çile taşıyım ben, Elvan sürünsün anca!"

Söylene söylene kapıdan çıktıktan sonra converslerimi giyip kahkaha atarak binadan aşağı indim ve kendimi dışarı atar atmaz çabucak Ayaz'a yazdım.

Elvan: Ya Ayaz bir tanesin sen!

Elvan: Sana dondurma ısmarlayacağım!

Elvan: Ha işe yaradığı için o küçük atom karıncası Kayra'ya da!

Ayaz: Qwkdlwofowucuaua

Ayaz: Ayaz kahraman her zaman iş başında

Ayaz: Yeter ki yardıma muhtaç prensesler olsun ;)

Elvan: Ben prenses değilim :)

Bir an duraksadım. Allah'ım şu sırıtan ifadeyi kullanmak huy olmuştu.

Ayaz: Evet sen conversli bir prensessin

Elvan: Ne kadar doğru bir tespit

Ayaz: 👊🏻

Elvan: 👊🏻

Telefonu sırıtarak kapatıp cebime attım ardından koşmaya başladım. Ben Elvan Karaca, istediğim her şeyi elde ederdim. Ayaz'ın anaokula giden Kayra adında küçük bir kardeşi vardı. Ayaz'a, anneme Kayra'nın hastalandığı ve onu almam için beni göndermesi gerektiğiyle ilgili bir mesaj atmıştım. Annem Ayaz'ı o kadar çok seviyor ve o kadar çok güveniyordu ki, aklından bile geçirmezdi benimle iş birliği yapabileceği.

Ayağınızı denk alın oğlum!

Şeytana pabucunu ters giydiririm ben.

Ve gördüğünüz gibi yine çok yerinde deyimler kullanırım.

Allah'ım harikayım!

Koşarak parka gittiğimde nefes nefese kalmış bir halde elimi karnıma koyup soluklandım. Niye koşarak geldiğimi de bilmiyordum ki, maksat heyecan olsun işte. Nefeslerim düzene girmeye başladığında hafif kalabalık olan parka somurtarak bakıp boş bank bularak oturdum.

Benim şansım yoktu. Hafta sonunda ve yaz aylarında olduğumuz için park kalabalıktı. Şimdi bunca kişinin içinde nasıl bulacaktım ben Mavi'yi? Çocuk zaten artistin tekiydi! Uyuz ediyordu beni.

Parkı süzmeye devam ederken gelen bildirim sesiyle derin bir nefes aldım. Hadi bakem!

Mavi: Bir an gelmeyeceksin sandım

Mavi: Cezalı olduğun için annenden izin almak zor oldu değil mi

Mavi: Ya da dur izin falan almadan kaçarak mı geldin

Elvan: Ayaz adında harika bir arkadaşa sahibim

Elvan: Onu bul teşekkür et yoksa nah gelirdim

Mavi bir süre yazmayınca kaşlarımı kaldırıp etrafıma bakındım. Acaba yine beni görüyor muydu?

Mavi: Bugün ki ip ucu biraz büyük

Mavi: Hatta söyleyip söylememek arasında çok kaldım ama eninde sonunda öğreneceksin sonuçta

Elvan: Dökül

Mavi: Fotoğrafçılık okuyorum

Mavi: Ve fotoğraf makinem olmadan çok nadir dışarı çıkarım

Elvan: Yani şu an fotoğraf makinen yanında

Mavi: Zeki kız ;)

Elvan: Geliyorum hazır mısın?

Mavi: Her zaman gülüw

Elvan: Mal skfkwocıwkkf

Elimde telefonla ayağa kalkıp parkın içine doğru yürümeye başladım. Mavi gözlü, fotoğraf makineli, kaslı bir çocuk... Hımm.

Çoluk çocuğun arasından etrafı tarayarak giderken elimdeki telefondan bir süre ses çıkmadı. Sanırım gerçekten onu bulmamı bekliyordu.

Hadi be kızım Elvan! Şu ana kadar hangi oyunu kaybettin ki, artist bir Mavi'ye yenileceksin?

Bankta oturan insanlara göz ucuyla tek tek bakarak giderken gözüme birisi çarptı ve duraksayarak onu süzdüm. Görebildiğim kadar gözleri maviydi, fotoğraf makinesi yoktu ama kaslı bir şeydi. Valla bu Mavi olmasa bile taliptim ben.

Bildirim sesiyle dikkatim dağıldı.

Mavi: Beni bulacaksın diye milletin erkeklerini süzme

Mavi: Getirtme beni oraya

Şeytani bir şekilde sırıttım. İşte bu! Mavi Bey kıskançtı. Hemde fazlasıyla. Yani ben burda birine yavşarsam...

Mavi: O sırıtışı biliyorum

Mavi: Ne yapacaksın

Bir adım o kaslı çocuğa doğru attığımda tekrar yazdı.

Mavi: HAYIR!

Mavi: SAKIN DÜŞÜNDÜĞÜM ŞEYİ YAPMA!

Ah, artık çok geçti.

🌈

Şarkıları dinleyerek okuyun he akdkakkd

GÖKKUŞAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin