4.5

694 49 34
                                    

#Ariana Grande- İnto You

Güneş ve deniz.

Yaz ve eğlence.

Ya da sadece biz.

Muğla'da günler çok çabuk geçiyordu. Özellikle yaşadığımız o tarihi sahil gecesinden sonra her şey çok daha eğlenceli hâle gelmişti.

Ayaz ve Şeyda artık sevgiliydi. Nihayet!

Çağrı ve İrem takılmaya devam ediyorlardı ama aralarında ciddi bir şey henüz yoktu.

Ceyda ise o geceden sonra Murat'la çok fazla vakit geçirmişti. Sanırım iyi anlaşıyorlardı.

Ha! Bir de biz varız.

Mavi ve Gökkuşağı.

Yusuf ve ben.

Göze sokmak gibi olmasın ama en güzeli de biziz. Eheh.

Bu Muğla'daki dördüncü günümüzdü ama biz daha yeni denize girme fırsatı buluyorduk. Bundan öncesinde bu güzel şehri gezmiş ve iki sahil konserine katılıp çılgınlar gibi eğlenmiştik. Onların yorgunluğu ile de dün neredeyse kaldığımız tesisten hiç çıkmamıştık.

Ama bugün deniz çok güzeldi ve ben yüzmek için sabırsızlanıyordum!

"Ayaz biraz da sağ omzuma."

Yusuf'la aynı anda tip tip yanımızdaki ikiliye baktık. Şeyda gözündeki, ünlü cenazesi gözlüğü ile hafif öne doğru eğilmişti ve arkasında duran Ayaz elindeki güneş kremini ona sürüyordu.

"Buraya mı?" dedi Ayaz tatlı çıkması için zorladığı sesiyle, Şeyda'nın omzuna dokunarak.

"Evet, çok sür oraya."

Gözlerimi devirdim.

Yusuf'a baktığımda yüzünü buruşturuyordu. Burnuna parmağımla vurdum ve bu hâline kendimi tutamayıp güldüm. O da bakışlarını bana çevirip gülüşüme eşlik etti.

"Ne gülüyorsunuz siz bakayım?"

Üstünde yattığımız hasıra iyice yayılarak sırtımı, yan bir şekilde yatmış, elini başının üzerine koymuş Yusuf'un karnına doğru yasladım. Ben hemen önünde oturuyordum.

"Acaba niye?" dedim iğneleyici bir sesle ve at gibi sırıtan Ayaz'a baktım. "İnsan bu kadar belli etmez sevgilisi olduğunu."

"Bu ne mıç mıçlık abi," diye söylendi Yusuf ardından yerden aldığı bir avuç kumu Ayaz'a doğru fırlattı.

Ayaz ağzının içinden afili bir küfür savurduktan sonra çatık kaşlarla Yusuf'a baktı. "Elvan'ın götünden ayrılmayan ben miyim lan?"

Yusuf ağzını bükerek onu taklit etti ama bir şey demedi. O sırada gözlerim güneş kremi banyosu yapan Şeyda'ya kaydı.

"Şeyda, utanma kanka kremi ye. İçine de güneş değer belki."

Gözlüklerinin arkasından bana bakıp burun kıvırdı ve Ayaz'ı eliyle savuşturdu. "Akşama ızgarada közlenmiş domates gibi olacaksın Elvan. Sonra görürüm ben seni."

"Izgara demişken," Yusuf yattığı yerde dirseklerinin üzerinde doğrulunca sırtım gövdesine yaslı olduğu için ikimiz de kıpırdanmıştık. "Gitmeden bir mangal yapsak mı?"

"Olur valla," diye sırıttı Ayaz. "Murat'a söyleyelim de bize bir yer bulsun."

"Sahi onlar nerde?" diyerek etrafıma bakındım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 28, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

GÖKKUŞAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin