20.Bölüm🌿🌿

2.9K 121 9
                                    

Yeni bölümle tekrar merhabalar, nasılsınız? Umarım iyisinizdir...
Fazla uzatmadan sizi yeni bölümle başbaşa bırakıyorum!!

Multi;Havin Kozan👈(soyadını fark  edenler)

–———
"Bir dakika Demir , biraz konuşalım mı?

Bana sadece başını sallamakla yetindi.
—————
Demirle beraber avluya doğru yürüdük. Demir;

" Ne oldu Havin? Bir sorun mu var?dedi ben de;

"Aslında var." deyince 'Ne var' anlamında kafasını salladı.

"Aslı Baran'nın neyi oluyor" dedim.
Demir ise yüzüme hüzünle bakıp;

"Aslı Baran'nın öz annesi değil yani Baran'nın annesi o küçükken vefat etmiş sonrada babam annemle evlenmiş öyle..?"

Duyduklarıma inanamadım aslında Baran'dan duyduğumda inanmak istememiştim şimdi ise gerçeklerle yüzleştim kim bilir bizi daha ne bilinmezlikler bekliyordu dalgın bir şekilde Demir ile beraber salona geçtik.

Baran beni bekliyormuş gibi ayağa kalkıp;

"Benimle gel" deyip yukarıya çıktı ben de mecburen peşinden gittim. Odaya girer girmez kapıyı sertçe kapatıp beni kapıyla arasına aldı ve iyice yaklaşıp aramızda ki mesafeyi sıfıra indirdi tehditkâr bir sesle;

"Bana hemen Demirle ne konuştuğunu açıkla!"

"Seni ilgilendirmez" dedim gözlerinin içine cesaretle bakarak...

Sert bir şekilde kapıya yumruk atıp derin bir nefes aldı;

"Beni deli etme de cevap ver!" dedi. Gerçekten ürkmüştüm bir de ona bu kadar yakınken ama cevap verecektim;

"Bir şey konuştuğum yok soru sordum o da cevap verdi"

"Ne sordun?" dedi. Bende alay eder gibi;

"Soru sordum" dedim. Dişlerini sıkıp bal gözlerini gözlerimin içine dikip;

"HAVİN!!" diye kükredi, ilk defa adımı söylemesinin şaşkınlığındaydım kalbim çok hızlı atıyordu ve ben bunu korkudan attığını varsaydım.

"Hadi ben senin kardeşinle konuştum  peki ya sen , kiminle konuştuğun belli değil" dedim. Bu sözlerimin üzerine sert yüzü bir anda yumşadı ve;

"Sen beni kıskandın mı? Ee söyleseydin ya ben seninle de konuşurdum!"dedi. Ben de çirkefleşerek;

"Ne kıskanıcam be! Ben sadece bana karışmadan önce kendine bakmanı söylüyorum"

" Öylemii!" dedi ve bakışlarını dudaklarıma indirdi nefesini yüzüm de hissedebiliyordum.

"Öyleyse o çeneni hiç boşuna yorma güzelim,  malum sana çok lazım oluyor"

Bana olan yakınlığından rahatsız oldum ve onu sertçe ittirip;

"Güzelim sensin" diye saçmaladım kapıdan çıkarken;

"Yalnız o güzelim değil yakışıklım olacaktı!"

Çıldıracaktım nasıl bu raddeye gelmiştik hâlâ anlamış değildim...

————

Bu konuşmanın üzerinden tam iki hafta geçmişti. Baran ile hiç konuşmamıştık. Geceleri geç saatlerde gelip odadaki kanepede uyuyordu,  sabahları ise ben uyanmadan çıkıp gidiyordu. Birtek akrabaları hayırlı olsuna geldiklerin de onlara görünüyordu o da Yade'nin zoru ile...

YAZ YAĞMURU Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin