MAVİ MELEK | Rüyadan kalbe

-4-"Neden bana Mavi Melek diyorsun?"

Medya: Levlâ
Şarkı önerisi: Shawn Mendes-Mercy

___________________________________

 Yemek için geldiğimiz kafe küçük, sıcak bir yerdi. İçeresi oldukça sade ve tatlı bir şekilde dekore edilmişti.

Eylül ile cam tarafında bir yere yerleştik. Bizim oturmamızla yanımıza kıvırcık saçlı, orta yaşlarında güler yüzlü bir kadın geldi. Sarı saçları boya gibi durmuyordu. Menüleri masaya bıraktı.

"Ne alırdınız hanımlar?" diye sordu kadın gülümseyerek. Çok samimi, sevecen bir yapısı vardı izlenimlerime göre.

Bu kadını şimdiden sevmiştim. Yemekler de güzelse ne âlâ. Kadının sorusuna hitaben;

"Merhaba , acaba öneriniz nedir?"

"Tavuklu makarnamızı öneririm. Pişman olmazsınız."

"O zaman ben tavuklu makarna alayım. Eylül sen?" ona hitaben döndüğümde o da kadına dönerek cevap verdi.

"Ben de aynısından alayım."

"Tamamdır, hemen geliyor." Kadın menüleri de alıp gitti.

Kısa bir süre sonra da siparişlerimiz gelmiş ve çoğunu götürmüştük bile.

"Ay Levlâ hakikaten de güzelmiş makarna." dedi karnını ovuşturup arkasına yaslanarak.

Başımı sallayarak onayladım "Gerçekten güzeldi , tıka basa doydum." Artık daha fazla yemeyecektim. Pencereden dışarı baktığımda hava güzeldi. Ben dışarı seyretmeye dalmışken Eylül'ün konuşmasıyla ona döndüm.

"Hadi dökül." Dedi bir anda.

"Kurtuluşum yok yani?" dediğimde beni onaylarcasına başını salladı. Mecbur anlatacaktım artık.

"Dükkanda gördüğün adamın adı Barın. Gerçi ben de bugün öğrendim ismini ama neyse" dedim elimi boş ver derecesine sallayarak. Eylül hadi derecesine bana bakıyordu. Devam ettim. "Onu rüyamda gördüm bir kaç gün önce. Onunla tanışmadan önce. Aslında tam olarak o muydu emin değillim neyse öyle işte. "

"Nasıl yani? " diye sordu anlamaz bakışlar atarak. Bu yüzden tüm olayı başından itibaren anlattım.

Gördüğüm rüyayı, Barın Bey ile karşılaşmamızı onun bana söylediklerini tüm ayrıntılarıyla anlattım. Artık konuşmaktan yorulup arkama yaslandım.

"Mavi Melek ha?" dedi muzır bir şekilde gülerek.

"Buna mı takıldın Eylül cidden?! "

"Ne var canım! Hem karşılaşmalarınız bir işaret bence. Bu kadar tesadüf olamaz herhalde." Ah bu kız.

"Eylül saçmalama istersen." Dedim uyarırcasına.

"Hiç de saçmalamıyorum canım. Sen olayın şokuyla anlamıyorsun. Bak sana söylüyorum daha çok karşılaşırsınız. "hızlı hızlı konuştuğu için nefes nefese kalmıştı.

"Neyse ne. Anlat dedin anlattım. Artık kalkalım."

"Peki. Bakalım daha ne kadar kaçacaksınız Levlâ Hanım?!" Ona cevap vermeden çantamı alıp ödeme yapılan yere gittim. Eylül de arkamdan geldi.

Ödemeyi de halledip arabaya yerleştik. Gözlerimi dinlendirmek için kapattım. Bugün epey yorulmuştum. Araba hareket etti ve biz sakin bir şekilde yol alıyorduk. Şunu söyleyebilirim ki Eylül gerçekten iyi araba kullanıyordu. Tüm kurallara uymaya dikkat ediyordu. Onun yanında uzun bir yolculuğa çıktığınızda içiniz rahat olurdu. Buna kefil olabilirdim.