Bu gün doğum günüm. 18. Yaş günüm ve hiçkimse hatırlamıyor. Belki de unutmuş gibi yapıyorlardır.
Pardon kendimi tanıtmayı unuttum.
Adım Gece Demirci , Trabzon'luyum, İstanbul'da yaşıyorum, sınavlara hazırlanmak ve dersleri kaçırmak gibi ufak sorunlarım var. Yani okuldaki sıradan bir kızdım.En yakın arkadaşım Açelya'nın beni dürtmesiyle kendime geldim.
"Kızım kalksanda biraz dolaşsak.Her teneffüs sınıfta kalmaktan sıkıldım." dedi. Bende canım arkadaşımın gazabından korktuğumdan gıkımı çıkartmadan peşinden sınıftan çıktım.
Aklımda hala doğum günüm vardı. Normalde her yıl saat tam 16:20'de kutlardık. Çünkü ben tam o saatte doğmuşum. Ama hiçbir yıl kimse unutmuş gibi yapmazdı. Belkide bu yıl süpriz yapmak istemişlerdi. Bilmiyorum. Eve gidince görücez.
Bahçeye çıktık ve boş bir bank bulup oturduk.
"Kanka ben kimya defterimi bitirdim de senden ödünç olarak defterini isteyebilir miyim?"
"Tabii veririm Açelya'cığım. Ama nasıl bitirdin koca defteri çok merak ediyorum?"
"Çok saol kankaların kankası. Soruna gelecek olursak ders dışında önemli şeyleri yazmıştım zamanı geldiğinde ona bakarsın. " dedi ve yüzüme sulu bir öpücük kondurdu. Yüzümü buruşturup yanağımı sildim. Tabii o da bu halime gülmekle yetindi.
🔹🔹🔹
Okuldan 15:30 gibi çıktık. Aslında doğru eve gidicektim. Ama Açelya beni ısrarla kırtasiyeye sürükledi. Artık emindim bundan, arkamdan iş çeviriliyordu.
Bari haber vereyim diye ablamı aradım.
"Abla ben şimdi kırtasiyedeyim. Biraz geç gelebilirim. Abime haber verir misin?"
"Tabii tatlım. Fazla gecikme saat dört buçuktan önce evde ol."
"Peki görüşürüz." dedim ve kapattım.
Bana çok uzun gelen bir süreden sonra Açelya ile evin yolunu tuttuk. Saate baktığımda 16:10 olduğunu gördüm.
"Hadi 5 dakika sonra evde olmalıyım. Biraz daha hızlı ol."
"Niye ki? Böyle bi kuralınız mı var evde?" sanki bilmiyormuş gibi bunları söyledi bende ona cevap vermeden yürümeye devam ettim.
Nagehan teyzeden yani Açelya'nın annesinden bizde kalması için izin almıştık onun için bize geliyordu. Aslında her yıl doğum günlerimizde birbirimizde kalırdık hatta benim doğum günümde ilk o söylerdi ama 'unuttuğu' için ona ben sormuştum.
Saat 16:13'de binanın önüne gelmiştik. Heyecanla elimdeki anahtarla binanın kapısını açtım.
"Niye bu kadar heyecanlısın?" diye sordu. Kendisine sinirli olduğumdan cevap vermeden asansöre yöneldim.
Asansöre binip 5 numaraya bastık. Tekrar saatime baktım saat 16:16 olmuştu içimden 'Hadi hadi' diyip duruyordum en sonunda asansör kapısı açıldı. Bende hızla evimin kapısına geldim. Saat 16:18. Ellerim titreyerek anahtarı deliğe sokup kapıyı açtım.
Etraf karanlıktı. Kış ayı olduğundan hava erken kararıyordu ama evin içi kapkaranlıktı. Her süpriz parti klasiği gibi perdeler çekilmiş ve ev kapkaranlık olmuştu. Arkamdan Açelya da içeri girdi ve kapıyı kapattı.
Ben saate bakıyordum. Saat 16:19'du saate bakarak bekledim. Tam 16:20'ye geçtiğinde ışıklar açıldı ve süpriz diye bağırışıldı.
Bende gülümsedim. İçeride saklanan yaklaşık 6-8 kişi vardı. Ablam, abim, sınıftan Açelya kadar yakın olmasak ta anlaştığım Derya, yan komşumuz Meliha teyze,Nagehan teyze, ablamın arkadaşı Sevim abla ve abimin arkadaşı Çağrı abi vardı.
Bunları düşünürken saat 16:21'e geçtiğinde benim hayatımı altüst edecek o sesi duydum.
Zihnimin içinde kalın ve tok bir erkek sesi 'İyi ki doğdun prenses' dedi.
Etrafıma bakındım ama kimse yoktu, zaten tanıdığım bir seste değildi.
Wow! Zihnin içinde demek ha!?
Yazım yanlışlarım varsa özür dilerim. Umarım beğenirsiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Element Krallığı
Science Fiction81 milyon alem vardır. Biz sadece belli başlı olanları biliriz. Melekler, insanlar, hayvanlar, bitkiler, cinler ve şeytanlar. Peki ya bilmediklerimiz... Normal bir kız olduğunu düşünen Gece'nin macerasına kulak vermeye ne dersiniz? Kapak tasarımı: @...