Deli!

Piknik

"Neredesiniz,geldiniz mi?"

"Kapının önündeyiz güzelim.Seni bekliyoruz."

Telefonu kapatıp arka cebime koydum.Bugün hafta sonu olduğu için piknik yapmaya karar vermiştik.Odanın kapısını açıp dışarıya çıktım.Hızlı hızlı basamakları inip anneme seslendim.

"Ben gidiyorum."

Oturma odasından çıkan annem ve babam yanıma geldiler.

"Kızım bu arkadaşların kimler?"

"Dedim ya baba.Birkan,yani sınıftaki arkadaşlarla."

Az kalsın yakalanıyordum!

"Nereye piknik yapmaya gideceksiniz?"

"Bilmiyorum."

Annem gözlerini kısmış bilmiş bilmiş bakıyordu.Çünkü her lafın arasından Birkan çıkıyordu ve annemin anlamasından çekiniyordum.

"Niye öyle bakıyorsun anne?"

Sanki sevgilim!

Anın büyüsüne kapıldım lan!

Tabi ki sevgilim.

"Hiç.Dur bekle bir dakika."

Annem mutfağa girip elindeki piknik sepetiyle çıktı.

"Birkaç şey hazırladım.Yersiniz arkadaşlarınla."

"Sağol Sultanım."

İkisinin de yanaklarını öpüp evden çıktım.Arabayı gördüğüm tarafa doğru yürüyüp ön koltuğa oturdum.

"Beril sen oturacaksın diye bu hayvan herif kırk yıllık arkadaşını yani beni oturtmadı!Kıymetini bil."

Can yakınarak konuşurken Birkan'a öpücük gönderdim.

"Sus lan sen!Orası daima yengenin."

"İşte benim eniştem."

Dilek ellerini çırpıp konuştuğunda kulaklarıma kadar kızardığımı farkettim.

Bir kere de utandırmayın lan!

"Aa sevgilim neden öyle diyorsun?Ben Birkan'dan daha romantiğim."

"Ya canım öyledir!Çıktığımız günden beri odunluğunun farkına vardım."

Can ve Dilek'in atışmalarını gülerek dinlerken,Birkan arabayı çalıştırmış ve elimi tutmuştu.

"Nasılsın güzelim?"

Şuna bak ya.Oğlum tam ısırımlık değil mi?Müzeye mi koysam acaba?

"İyiyim,sen?"

"Ben de iyiyim.Eee nereye gitmek istersiniz?"

Dilek koltukların arasından kafasını sokup yanağımdan makas aldı.

"Beril ailecek gittiğimiz yere gidelim.Orası çok güzel.Böyle yemyeşil alanı var görmeniz lazım.Enişte bence oraya gidelim."

Birkan tebessüm edip kafasını salladı.

"Bana uyar baldız ama önce markete uğrayıp almamız gereken şeyler var.Sonra da et almak için kasapa gidelim."

Dilek tekrar ellerini çırpıp geri koltuğuna oturdu.

"Ya ben senin şu tatlı hallerini yerim."

"Can ya."
***
"Güzelim ne istersen al."

Birkan'la el ele marketi dolaşıyorduk.Dilek'le Can'da mangal için et almaya gitmişlerdi.Birkan kolunu omzuma dolayıp iyice kendisine çekti beni.Çenesini başıma dayayıp belli belirsiz bir öpücük kondurdu.İçim huzurla dolduğunda derin nefes aldım.