Yedi

38.3K 2.8K 2.2K
                                        

*Multimedya Kayra

Korkuyordu. Korktuğu şeyler o kadar çoktu ki korkmadığı şeyleri saysa daha çabuk bitirirdi. Karanlıktan korkmazdı ama yalnızlıktan korkardı. Rezil olmaktan korkmazdı ama birini sevmekten korkardı. Şimdi de en korktuğu şeylerden biri oluyordu.

"Pamir,nereye gidiyoruz?"

Ormanın çıkışına kadar yürümüşlerdi. Daha sonra bir arabaya binmişlerdi. Arabanın kimin olduğunu bile bilmiyordu. Pamir bir anda onu süreklediği gibi tek kelime etmeden arabaya bindirmişti. Şimdi ise yarım saattir yolda olmalarına rağmen Kayra'yı ve sorularını görmezden gelmişti.

"Pamir! Cevap ver!"

Kayra nadir sinirlendiği anlardan birini yaşayacaklarını hissediyordu. Tüm bu olanlar da neydi böyle?

Yine dinlenmediğini anlayınca Pamir'in koluna vurdu. Pamir nihayet ona dönmüştü.

"Bekle Kayra. Anlatacağım her şeyi."

Kurduğu ilk ve son cümle de bu oldu. Yolculuk boyunca bir daha konuşmadılar. Kayra ne olduğunu anlamıyordu. Telefonda kimle konuşmuştu? Ne olmuştu da birden kaçar gibi ayrılmışlardı.

Orman yolundan çıkmadılar. Ağaçlar biraz olsun azalmadı. Hatta daha da sıklaşmıştı. Sanırım gittikçe ormanın derinliklerine iniyorlardı. 3 saat sonra araba durduğunda bir benzin istasyonundalardı.

"Lavaboya girebilirsin. "

Pamir arabadan indiğinde Kayra da peşinden indi. Pamir telefonunu çıkarırken bir yandan da markete doğru yürüyordu.

Kayra peşinden gitmedi. Kafayı yiyecekti. Ne oluyordu böyle? Pamir arkadaşı olmasaydı kaçırıldığını düşünecekti ama ona güveniyordu. Başını belaya sokmazdı. Kayra'ya kötü bir şey yapmazdı. Telefonundan nerede olduklarına bakmalıydı. Elini cebine attığında ne yazık ki telefonunu bulamadı. Tabi ya! Çadırda kalmıştı.

"Merhaba. Şu an tam olarak neredeyiz acaba?"dedi çalışana. Adam ona ilk garipçe baktı.

"Şehirden ç-"

"Gidelim Kayra. Zaman kaybedemeyiz."

Pamir Kayra'yı kolundan tutup nazik bir şekilde arabaya bindirdi. Elindeki poşetleri Kayra'nın kucağına bırakmıştı. Kendisi de dolaşıp koltuğuna oturdu.

"Acıkmışsındır. Atıştır bir şeyler. Birkaç saat sonra varacağız."

"Pamir,neredeyiz? Korkmaya başlıyorum. Bir sorun mu var? Birinden mi kaçıyorsun? Beni niye peşinden sürüklüyorsun?"

Pamir direkt Kayra'nın gözlerine baktığında Kayra gözlerini kaçırmamak için zor tuttu.

"Şu an senden tek istediğim bana güvenmen. Söz veriyorum. Her şeyi açıklayacağım."

Pamir'i uzun zamandır tanıyordu Kayra ama hiç ona güvenmek zorunda kaldığı bir an olmamıştı. Biri ona sorsaydı arkadaşların arasında en güvendiğin kim diye Pamir en sonda olurdu. Şimdi ise bu saçma durumun nasıl gerçekleştiğini bilmediği için sanırım yapacağı tek şey ona güvenmekti.

Gerçekten de birkaç saat sonra araba durdu. Hava kararmak üzereydi. Pamir arabadan inince Kayra da peşinden indi. Gördüğü tek şey kocaman araziye yapılmış evdi. Etrafta başka hiçbir şey yoktu.

"Hadi."

Kayra,Pamir'in arkasından ilerledi. Pamir evin kapısına vurduğunda içeride başka birilerinin de olduğu belliydi. Kapının arkasından ayak sesleri geldiğinde Pamir arkasına dönüp Kayra'ya baktı.

"Korkma."

Onun susmasıyla kapı açılmıştı. Kapıdaki kız Kayra'yı süzerken Kayra da aynısını yapıyordu.

"O mu?"

"Evet."

Pekala. Kayra hala ne olduğunu anlayamıyordu. Pamir içeri girdiğinde Kayra hiç uzaklaşmasına izin vermeden peşinden yürüdü. Bu tanımadığı yerde tanıdığı tek insanla olması en iyisiydi.

Oturma odası olduğu belli olan odaya geldiklerinde kapıyı açan kızla aynı görünen bir kız daha vardı. Bu kız kapıyı açandan daha kısaydı ama görünüşleri bire bir aynıydı. Pamir'i gördüğünde koşarak ona sarıldığında Kayra onlardan biraz uzaklaştı.

"Hoşgeldin. Biraz erken oldu ama seni görmek güzel."

"Seni de görmek güzel Işık. Diğerleri nerede?"

"Av. Gelmek üzerelerdir."

Av mı? Daha kimler vardı? Nasıl avlanabilirlerdi?

"Bu Kayra."

İki kız da ona baktığında Kayra bakışlarından rahatsız olmuştu. Neden aradıkları bir şey varmış gibi onu inceliyorlardı?

"Ben Işık. Bu da ikizim Işıl. Tanıştığımıza memnun oldum Kayra. Seni nihayet görmek-"

"Işıl herkes geldiğinde aşağı kat hazır olsun. Herkes Kayra'yla tanışacak."

Kız Pamir'den aldığı uyarıdan sonra yanlarından ayrılınca Kayra dayanamayarak Pamir'e döndü.

"Kim bunlar? Burası neresi?"

"Biraz daha bekle. Gerçekten anlatacağım her şeyi. Lütfen biraz daha sabret Kayra. "

Pamir oturduğu koltuğa Kayra'yı da kolundan çekip oturttu.

"Telefonum kampta kaldı. Ne zaman döneceğiz?"

"Dönmek mi?"

Işık gülmeye başladığında ne olduğunu anlayamıyordu. Bu kızın neyin vardı böyle?

"Işık git ve diğerlerine acele etmelerini söyle."

Kapı sesi tam o anda duyulmuştu.

"Ah gerek kalmadı. Geldiler."

Kız kapıya bakmaya gittiğinden Pamir de ayağa kalktı. Elini uzatıp Kayra'yı da kaldırdı. Eve dolan gürültü sesleriyle Kayra gelenlerin kaç kişi olduğunu kestiremedi.

İlk önce kapıdan 3 numara saçlarıyla bir çocuk girdi. Koşarak gelip Kayra'nın önünde durduğunda Kayra korkarak bir adım geriledi.

"Bu o mu? Gerçekten o mu?"

"Evet. O."dedi Pamir.

"Merhaba ben Ömer. Sen de Kayra'sın. Gelmeni o kadar uzun süredir bekliyoruz ki. "

Gelmesini mi bekliyorlardı? Bu insanların hepsi Kayra'yı nereden tanıyorlardı?

Odaya o çocukla birlikte 2 erkek ve 1 kız daha girdiğinde Işıl da yukarı çıkmıştı.

"Hazırladım Pamir. Gidebiliriz."

Hazır olan neydi bilmiyordu ama buna hazır olmayan tek kişi sanırım Kayra'ydı.








Merhaba ben geldim. Yeni bölüm gelmeyeli ne kadar oldu bilmiyorum. Bunun için sizden özür dilerim.

Sizi çok özledim. Umarım hala bu hikaye için yeni bölüm bekleyen birileri vardır.

Yeni hikayelerim olduğunu söylemiştim. Birini yayımladım. Sizi oraya da beklerim.

Bu arada aşığım ben Timothée'ye. Siz de olun diye Kayra'yı o yaptım.

💙

-T

COINCIDENCE ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin