Serseri Liseliler

Bölüm 112: Anneciğim Ben yeni gelinin Ege

yukarıda Ege var.

Eylül;

Bugün Güney'le birlikte kaçacaktık ama annemin sıkı yönetime geçmesiyle kaçamamıştık üstüne Güney'in  babasını arayıp tüm her şeyi anlattı.Arabada dışarı baktığımda annemin geldik demesiyle okula bakarak " Güney'in babasını aramak zorunda mıydın!" bana kızgın şekilde bakarak " sen seçtin Eylül" Sen seçtin Eylül'le demek istediği şu annem bana seçim yapmak zorunda bıraktı; Güneyin babasını mı arım yoksa dayını arayıp dolunayı mı şikayet edim!!! diye sordu eğer dolunay deseydim babası Batuhan'la olduğunu öğrense oradan da irem bunu duysa tüm plan suya düşerdi bende Güney'i seçmiştim!" çantamı sertçe alarak kapıyı açtım " Eylül okul çıkışı gelip alacağım ona göre!!!" Gözlerimi devirerek " tamam seni bekleyeceğim Anne!" Kapıyı örterek içeri girdim.

Okula girerek merdivenleri çıkarak sınıfa girecekken benle uğraşan , adının Şule olduğunu öğrendiğim kız kapıda duruyordu.Beni baştan aşağı süzerek " bakın benim biricik ürkek kölem de gelmiş!" omzuma kolunu atarak beni kendine çekerek " Şimdi bize gidip kantinden 3 kaşarlı tost yanına da 3 kola kap gel!!!" dediği sırada arkadan dolunay geldi.

Dolunay:

Sıramdan kalkıp pencere önüne geldiğimde Eylül'ü okulun bahçesinde gördüm.Annesiyle araba da konuşuyordu sonra inerek okula girdiğinde sınıflarına doğru ilerledim.

sınıfların önüne geldiğimde şu gıcık kız Eylül'ün omzuna kolunu atmış bir şey söylüyordu.Onlara yaklaşarak kızın kolunu Eylül'ün omzundan alarak kendime döndürerek grubunun üstüne ittim.Arkadaşları tutmuştu. Kendini düzelterek bana ters ters bakıyordu. " Eğer bir daha kuzenimi rahatsız ettiğini görürsem bu okulu sana dar ederim!" Bana yaklaşarak gıcık şekilde bir gülümseme vererek " Burası senin okulun değil yalnız!!!" Ona gözlerimi devirip şekilde bakarak " aaa ben bunu unuttum ya, o yüzden şu an çok korktum biliyor musun?" Bu lafıma sevinerek daha da üstüme geldiğinde bende üstüne giderek " salak mısın kızım dalga geçiyorum senle..! Senden korkmak mı?" Onu aşalayıcı şekilde süzerek " Sen dövüşe biliyor musun? o tırnaklarla ancak cımalarsın gibi geliyor da" yüzüne baktığımda kasıldığını gördüm bu da sinir oluyor demektir.Elini kaldırıp bana tokat atacakken elini tutarak " ne oldu süslü palyonça sinirlendirdim mi?" onu geri atarak yere popo üstü düştü.Oturduğu yerde öyle bir çığlık attı ki kulağımı patlattı sandım!

Onun bağırışıyla sınıftakilerin hepsi toplanarak bana kötü şekilde bakıyordu.Kapıyı kilitleyeceklerini anladığım için Eylül'ün elini tutarak kapıdan dışarı atarak kapıyı kilitledim.

" kızlar sizce kavga için güzel bir sabah değil mi?" Bana anormal şekilde baktıktan sonra içlerinden bir hamle yaparak bana gelmeye başladığında yumruk yaptığı kolunu tutarak ters çevirerek yana attım. Arkasından biri daha gelerek beni tutacakken onun saçını çekerek tahtaya yapıştırarak tahta da yazılı olan şeyleri kızın yüzüyle silerek beline vurarak yere attım. " Kızlar gerçekten de bu musunuz? Bende sizi bir şey sanmıştım!" önümde ki iki kişi sinirlenerek hızla geldiğini görmemle biraz ileri kaçarak öğretmen masasının üstünde ki sileceği alarak masanın üzerine çıktım.O hızla gelen iki salak da tahtaya yapışmıştı. pencerenin yanın da ki kız gelip bileğimden tuttuğunda diğer ayağımla yüzüne vurdum " sorryyy !" Arkamda ki görmediğim kız da aynı şeyi yaparak bileğimi Tutacakken üstünden atlayarak ona dönerek yüzüne tahtayı silecek şeyi üfleyerek bir yumruk attım.

"Kızlar olmuyor böyle..!" karşımda sinirli şekilde bakan Şule denen kızın yanına gelerek " Eğer bir daha kuzenime karışırsan bu yaptıklarımdan daha kötü yaparım sizi..!" arkada ki kızlara göz işareti yapınca tekrar saldıracaklarını anladığımda Şule'nin saçından tutarak onlara dönerek "Canınızı yakmak istemiyorum kızlar!" Şule'ye bakarak oldukları yerde durdurdular onlara Şule'yi atarak gidecekken " Sen kim köpek de benim saçımdan tutarsın!!!" diyerek sandalyeyi alarak bana attığında ondan hızlı davranarak yere eğildiğim için sandalye  pencerenin camını kırarak aşağıya düştü. Pencerenin yanına gelip baktığımda " oh kimseye bir şey olmamış!!!" dediğim o sırada biraz uzakta ki müdür bana sinirli şekilde bakıyordu.O hızla kafamı içeri sokarak Şuleye dönerek " manyak sandalye  atmak nedir" bana gülümser şekilde bakarak sınıftan çıkarak gittiler.