Yorum sayılarının düşmesi, eskisi gibi yorumlar gelmemesi beni çok üzüyor :(
Lütfen YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN.
Keyifli okumalar. <3
"Kafamın içinde bir şeyler dönüyor."
Yerimde zıplarken gülerek Eymen'e baktım. "Kafamın içinde domuzlar dönüyor!"
Eymen sıkıntıyla nefesini vererek "Sana çok içmemen gerektiğini söylemiştim, değil mi?" dedi.
Gülerek "Ama ben çok içtim!" dedim.
"Sadece lavaboya gitmiştim Kavin," dedi sıkıntıyla. "O arada kaç bardak içki içtin?"
İki elimi de havaya kaldırıp kıkırdadım. "Milyon tane içtim."
"İyi b-" derken susup derin bir nefes aldı. "Aferin sana."
Eymen'in kafasına konan horozu savuşturmaya çalıştığımda Eymen "Ne yapıyorsun?" dedi şaşırarak.
"Başının üstünde yeşil bir horoz var! Onu kovmaya çalışıyorum."
"Ah, Tanrım," diyerek ellerimi tuttu. Yeşil gözlerini gözlerime çevirerek "Eve gidiyoruz," dedi.
Dudak büzerek "Eve gitmek istemiyorum," diye mırıldandım.
"İyi değilsin. Eve gitmemiz gerekiyor."
Başımı iki yana sallayıp ona itiraz ettim. "Hayır, iyiyim. Korona testim negatif çıktı."
"Kavin," dedi uyarır gibi. Bu çocuk ne kadar sıkıcıydı böyle!
"Biliyor musun," dedim konudan alakasız bir şekilde. "Ben bazen Artvin'de yaşamak istiyorum."
Kaşlarını kaldırdı. "Artvin mi? Neden?"
"Artvin'in dağları böyle dik ya," deyip elimle göstermeye çalıştım, fakat başarılı olduğum pek söylenemezdi. "O dağların hemen yamacına bir havuz koyardım. Sonra dağa çıkıp aşağı yuvarlanır cumburlop havuza girerdim. Bu benim hayallerimden."
"Değişik hayallerin var."
"Bence gayet normal bir hayal."
Eymen cebinden bir miktar para çıkarıp bar tezgahının üstüne koyduktan sonra bana baktı. "Gidiyoruz."
"Hayır, gitmiyoruz."
"Gidiyoruz, dedim."
"Ben de gitmiyoruz dedim. Sor bana pişman mıyım?" dedim köşede sigara içen adamı görünce.
Bakışlarımı Eymen'e çevirip gülümseyerek "Biliyor musun, ben senin izmaritlerini topluyorum," dedim.
Şu ana kadar on izmariti toplamıştım bile. Ona belli etmeden toplamaya çalıştığım için azdı izmaritlerim.
"İzmaritlerimi mi topluyorsun?" kaşları havaya kalktı. "Neden?"
Omuz silktim. "Bilmem, topluyorum işte. Bana seni hatırlatıyorlar,"
"Beni şaşırtıyorsun Kavin."
"Şaşırtmayı severim," deyip bir kadeh içki daha içmeyi planladım ama Eymen bana engel oldu.
"Geliyor musun yoksa seni kucağıma alıp mı götüreyim Kavin?" dedi Eymen sıkılmış bir sesle.
Ellerimi yukarıya kaldırıp kocaman gülümsedim. "Kucağına al."
Nefesini verip bacaklarımdan tutarak beni kucağına aldığında kaşlarımı çattım. "Hey! Ben kucağına al dedim, poponla kesişmek istiyorum demedim!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kavin | texting
Short StorySiyah deri koltuğa oturdum, ellerimi dizlerimin üstüne koyup ona baktım. Dövme yaptırıyordu. Omzuna Rusça bir yazı kazdırıyordu. Yazının anlamını bilmiyordum. Deli gibi merak ediyordum ne yazdırdığını. Dövmeci - yani Yüsra - dövmeyi yaparken "Sence...