Multimedyadaki fotoğraf Eymen ile Kavin'i temsil etmektedir. :)
"Artemis'in Orion'ı, Eymen'in Kavin'i..."
Keyifli Okumalar! 🧚♀️
Yeşil oduncu gömleğimin kollarını dirseklerime kadar katlayıp tepsiye dizdiğim bardaklara kola doldurmaya başladım.
Selinlerin evime gelmesinin üstünden on beş dakika geçmişti. Onlara oyun oynayabileceğimizi veya film izleyebileceğimizi söylediğimde film izlemeyi tercih etmişlerdi.
Tepsiyi alıp salona doğru yürümeye başladım. "Kutu oyunlarını oynamak varken neden bu korku filmini izliyoruz?"
Selin'in bu soruyu sormasının nedeni deli gibi korkmasıydı. Filmin daha başında olmamıza rağmen Selin deli gibi korkuyordu.
Elimdeki tepsiyi orta sehpanın üzerine koydum. "Oyunları filmi izledikten sonra oynamaya karar verdik ya," diyerek konuşmamızı ona hatırlatmaya çalıştım.
Arda cips kasesini kucağına almış tekli koltukta oturuyordu. Selin ile Rüzgar aynı koltukta oturuyordu. Eymen ise çift kişilik koltukta oturmuştu.
Tepsideki bardaklardan birini alıp Eymen'in yanına oturdum. Selin "Bu film çok korkunç ama!" diye mırıldandı.
"Bence o kadar da korkunç değildir," dedim omuz silkerek. Korku filmlerinden korkmazdım. Genellikle komik gelirlerdi bana.
"Altıma yapacağım farkında mısın?"
Rüzgar "O kadar korkma Selin," diyerek ona baktı ve alaycı bir tavırla sırıttı. "İstersen Winx'in yeni çıkan dizisini açabiliriz."
Bunu Selin'le dalga geçmek için söylediği çok aşikardı. Ah Selin ah... Bu konu her zaman alay konusu olacaktı.
Selin'in yanakları hafifçe kızardığında Rüzgar sırıtarak önüne döndü. Arda "Bir susun ya!" diyerek araya girdi. "Sizin yüzünüzden filmden hiçbir şey anlamadım."
Bu uyarı ile birlikte herkes sustu.
Kola bardağının kenarını dudaklarıma yaslayıp bir yudum alarak bakışlarımı televizyona çevirdim.
Sırtım Eymen'e dönüktü, bacaklarımı kendime doğru çekmiş tek kolumla sarmıştım.
Başımı koltuğun kenarına yasladıktan birkaç dakika sonra saçlarımda bir nefes hissedince kaşlarımı çattım.
Omzumun üzerinden arkama baktığımda Eymen ile göz göze geldim.
"Ne yapıyorsun?"
"Saçların güzel kokuyor Kavin."
Çünkü Elidor ile yıkadım...
"Saçlarımı neden kokladığını sorabilir miyim?" dedim iğneleyici bir sesle.
Dudak büzerek "Burnumun dibindeydi," dedi. "Benim suçum yok. Burnum koklamış."
Gözlerimi devirdim. "Şu an saçmaladığının farkında mısın?"
Omuz silkti. "Saçmalayıp saçmalamadığım kişiden kişiye göre değişir."
Tek gözümü kısıp dilimi yanağımın içinde gezdirdim. "Hilal'i neden rezil ettin?" diye sordum.
Sonunda bu konuyu dile getirebilmiştim.
Kaç gündür bu konuyu konuşmak istiyordum ama fırsat bulamamıştım.
Eymen "Gerçeklerin ortaya çıkması gerekiyordu," diye yanıtladı sorumu.
Bana asıl sebebini söyle.
![](https://img.wattpad.com/cover/196173642-288-k106297.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kavin | texting
Historia CortaSiyah deri koltuğa oturdum, ellerimi dizlerimin üstüne koyup ona baktım. Dövme yaptırıyordu. Omzuna Rusça bir yazı kazdırıyordu. Yazının anlamını bilmiyordum. Deli gibi merak ediyordum ne yazdırdığını. Dövmeci - yani Yüsra - dövmeyi yaparken "Sence...